-61-

5.8K 199 56
                                    

Bir süre yeni bölümü geciktirdim fakat, hafif aksiyonlu bir sonla bölümle sizlerleyim. Umarım beğenirsiniz, sevgiler..🖤

____________________________________________________________

Destina'dan

Malkoç, ağzıma bant yapıştırdığında onun ayağına tüm gücümle basmıştım.

-"Senin ben ayağını..."

İnlemişti, yüzümü buruşturup elimi ağzıma götüreceğim sırada bileklerimden sertçe kavrayıp kollarımı arkada birleştirmişti. 

-"Şimdi bu prenses uyuyacak..."

Kıpırdanmaya çalışırken nefesimi tutmuştum. Mendildeki kokuyu içime çekmediğim sürece ona karşılık verebilirdim! Pars bunu bana anlatmıştı...Hadi Destina sakin ol.

Yutkunup gözlerimi kapatmıştım. Nefesimi tutmak için zorluyordum, Pars beni havuzun içinde dakikalarca nefesimi tutmam için zorlardı. Ciğerlerim buna alıştığı için zorlanmamıştım bile.

Benim bayıldığımı düşünen Malkoç elindeki mendili burnumdan çekmişti. Beni sandalyeye attığında mimiklerimi oynatmamak için kendimi zor dizginlemiştim. Kalçamı acıtmıştı it herif!

Adımları odanın içinde yankılanıyordu, hala odadan çıkmadığı için kıpırdayamıyordum.

Cep telefonunu açtığını anımsamıştım. Bir numarayı seri bir şekilde tuşlamıştı,

-"Alo!"

Karşı taraftan bir süre ses gelmemişti...

-"Alo! Mekan hazır mı? Bugün biraz eğleneceğiz gibi görünüyor.."

Göknel'den inleme sesi yükselmişti,

-"M.."

Malkoç bir süre sessiz durup,

-"Göknel'i pansumanlayın, bana lazım. Diğer oyuncağımızı da hazırlayın ve özel olarak tasarladığım yuvasına koyun. Piç kurusu oyuncağını görünce sevinir eminim."

Nefesimi kontrol etmeye çalışıyordum, nabzımı yavaşlatmalıyım...Hayır hayır bir yumruk daha kaldıracak mecalim kalmadı.

Malkoç boğazını temizleyip,

-"Ah! Beni aptal mı sandın Destina?"

Boynuma elini koyduğunda bacağımın arasına sıkıştırdığım bıçağı alıp Malkoç'un boynuna dayamıştım. Malkoç sırıtıyordu,

-"Vahşi, severim! Kan fantezim var biliyor musun? Ah nereden bileceksin yatak şansı vermedin ki bana?"

Bıçağın ucunu boynuna iyice dayamıştım, boynumu sıkmaya başlamıştı.

-"Oh, Pars'tan alışkınım...Boynumu istediğin kadar sıksan da boğulmam Malkoç."

Yutkunup, kaşlarını çatmıştı. Beni ayağa kaldırıp, duvara yaslayarak kendisini kasıklarıma dayadığında yüzümü buruşturmuştum.

-"Hadi ama, bir kere sevişsen benimle seni bırakırım söz."

Gözlerime uzun uzun bakıyordu, bıçağımı omzuna dayamıştım.

-"Düşünmeme izin ver."

Arkasını döndüğünde bıçaklayıp koşacaktım! Hadi buna kanabilirsin...

Cebinden bir kelepçe çıkartmıştı,

-"Eski bir polis olduğumu unutmadın umarım?"

Bıçağı vücuduna sürttüğümde zevke gelir bir hale gelmişti, bileğime kelepçe takacağı sırada çaktırmadan bıçağı arkasına geçirip sırtına dayamıştım. Eli tam bacağıma gelecekken kapı açılmıştı,

TANBEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin