Challenges of being a senior sibling [BL] [Tamamlandı]

9.Bölüm

Size acıdım ve kitabı çok beğendiğiniz için bir Bölüm daha atmaya karar verdim. 50 yorum olmazsa atmam ha.😀

Önceki bölüm

Mert'in yüzünde bir anlığına ürpertici bir gülümseme belirdi. Kitabın ağzına sıçmıştı. Daha da sıçması sorun olmayacaktı.

-Öncelikle bekle. Seni biriyle tanıştırmak istiyorum!
.
.
.
.
.
-Şimdi sıçtım ağzına! Bağcılar kekosu seni!

Mert, hızla ayağa kalktı ve evden ayrıldı. Hızla Chen Gongjun'un evine doğru koştu.

Hızla koştuğu için kısa sürede varmıştı. Pis evin içine girdikten sonra seslendi.

-Chen Gongjun! Hemen gel!

Chen Gongjun, evin içinden çıktı. Mert ile ayrıldıktan hemen sonra tekrar görüşmelerini beklemiyordu. En azından bir kaç gün sonra olacağını düşünüyordu.

-Kıdemli kardeş. Bir sorun mu var?

Mert'in yüzünde büyük bir heyecan vardı. Neşeli görünüyordu.

-Var tabi ki amk bebesi! Sana harika bir fırsat sunacağım!

-Evet. Benimle gelmelisin! Acele et!

Mert, hızla evden çıktı. Arkasından da Chen Gongjun geliyordu. Neler olduğunu anlayamıyordu. Neden bu kadar aceleci davranıyorlardı ki?

Mert, yüzünde büyük bir neşe ile konuştu.

-Sana bir görevim olduğunu söylemiştim. Onu tamamlayacağım. Ustanın evine gidiyoruz!

Chen Gongjun bir anda dondu. Ciddi bir yüzle Mert'e baktı ve konuştu.

-Kıdemli Kardeş, sen ciddi misin?

Mert, hızlıca konuştu.

-Evet ciddiyim. Sana bir fırsat yakaladım. İntikamını alacaksın.

Chen Gongjun, buna inanamıyordu. Fakat inanmak da istiyordu. İntikamını bu kadar kolay mı alacaktı?!

Kıdemli kardeş, antik ırka aitti. Kesinlikle bir bildiği olmalıydı. Ona güvenecekti. Bazen anlaması zor biri olsa da içinde sevgi dolu olduğunu düşünüyordu.

Sonuçta onun için gelmişti. Tüm bunlar da onun için oluyordu.

Mert ve Chen Gongjun, ustanın evine geldiler. Chen Gongjun bir an tereddüt etse de devam etti. İkisi bahçeye kadar geldiler.

Ahmet, hala yere çömelmiş bit haldeydi. Göğüslerine bakıyor ve okşuyordu. Yüzünde pis bir gülümseme vardı. Elleri tam da aşağıya gelecekti ki..

Mert, seslendi.

-Bak kimi getirdim. Seninle tanıştırayım. Bu Chen Gongjun!

Ahmet, hızla toparlandı. Anlamamış gibi bakıyordu.

-Ne alaka amk? Ne yapayım onu? Elin çan çin çonu!

Mert, Ahmetin Çince bilmediğini fark etmişti. Chen Gongjun'a döndü ve konuştu.

-Onu tut. Kaçmasına izin verme!

Chen Gongjun, kaşlarını çattı. Neden ikisi de aynı dili konuşuyordu? İkisi de mi antik ırka aitti? Fakat anlaşamıyorlar gibi görünüyordu.

-Kıdemli kardeş. Neler oluyor? Ustayı nasıl yakalayabilirim ki?

Mert, elini alnına vurdu ve derin bir iç çekti.

-Ağh, bu iki salak! Neyse plana göre ilerleyeceğim. Yanlış tahmin etmiyorsam..

Mert, ciddi bir şekilde Ahmete döndü ve sordu.