9

1.7K 71 17
                                    

Merhaba!

Multimedya : Yavuz&Bade çiftimiz...

İyi okumalar!

"Anneni içeri almayacak mısın?"

"Annem olsaydı alırdım." dedim ters bir şekilde.

"Aynı babansın. Çekil önümden." diyerek beni kenara itip evin içine girdi. Çıkardığı ayakkabıları vestiyere koydu. Çantasını ve montunu salondaki koltuğun üzerine bırakarak etrafı toparlamaya başladı.

"Toz bezlerin nerde?"

"Toz bezim yok."

"Nasıl olmaz!"

"Hijyenik değiller." dedim. Dediklerime göz devirdi ve mutfağa geçerek eline kağıt havluyu ve camsili alarak salona geldi.

"Murat söyledi hasta olduğunu. Neden haber vermedin?"

"Çocukken sana ihtiyacım vardı. Şimdi değil." dedim. Elindeki kağıt havlu yere düştü. Hızlıca kendini toparlayarak yenisini kopardı.

"Neden geldin?"

"Kaya seninle yemek yemek istedi."

"Neden?"

"Sana değer veriyor. Hatırlamazsın ama çocukken tanışmıştınız."

"Tuhaf."

"Ne tuhaf?"

"Annem bile terk edip umursamazken, elin adamının bana değer vermesi. Sence de tuhaf değil mi?"

"Seninle konumaya çalıştım. Beni reddeden sendin."

"Evimizi terk edip bizi reddeden sendin."

Derin bir nefes verdi. Ayağa kalktı ve bilgisayarıma uzanıp kapattı. Koltuğun üstündeki yastığı ve battaniyeyi katladıktan sonra odama girdi. Bir süre odamda kalınca orayı temizlediğini anladım. Ona karışmak istemiyordum. Fazlasıyla yorgundum ama bunun devam etmesini de istemiyordum.

Vestiyerdeki çantamı aldım botlatımı giyinerek evden çıktım. Ateşim vardı. Bu yüzden montumu almamıştım.
Sokağın başındaki mini markete iki paket kanat ve birkaç paket baharat aldım. Marketten çıkınca az ilerisinde kalan manava girdim. Salata malzemeleri ve birkaç kilo mandaline ve üzüm alarak eve doğru yürüdüm. Bahçe kapısını araladığımda kapının önündeki ikizlere baktım.

"Burası mı acaba? Annemi arasana." dedi Murat.

"Burası." diyerek cevap verdim. Kenara kayarak bana yer verdiler. Anahtarı çantamdan çıkartıp kapıyı açtım. Ayakkabılarımı çıkarttığımda ikisi de bana uydu ve içeri geçtik.

Çantamı vestiyere astım ve kapıyı kilitledim. Poşetleri mutfağa bıraktım ve koridorda duran ikizlere baktım.

"Salona geçip oturun." dedim. İkizler çantalarını vestiyerin kenarına bırakıp montlarını astılar ve salona geçtiler.

"Ben Melda." dedi kız. Ona başımı salladım tebessüm ederek.

"Alerjiniz olan baharat var mı?"

"Yok." dediler aynı anda.

O sırada annem içeri girdi. Çocuklarını gidip öptü ve bana döndü.

"Markete gittiğini söyleseydin keşke."

"Izgara kanat, pirinç pilavı, salata ve mercimek çorbası uygun mu?"

"Yemek seçilir mi?" diye sordu. Cevap vermeden mutfağa geçtim.

Salata malzemelerini yıkayıp kesme tahtasının üstüne koydum. Öğlen yaptığım yemekler akşama az geleceğinden yanına aynı yemekleri yapacaktım.

Bostan SokakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin