C. D. V. 38

6.3K 461 541
                                    

Deyim Yerindeyse - Bir Ben Yabancı

"Yiğit?" Eylül bir kez daha sorgularmış gibi Yiğit'in ismini bastırarak söyledi.

"Az önce konuştuk ve barıştık." Yiğit kendinde misin?

"Az önce konuştunuz ve barıştınız?" Rüzgar da aynı Eylül gibi konuşmuştu.

"Aynen kardeşim." herkes şaşkın şaşkın onlara bakarken hiç bozuntuya vermiyorlardı.

"Biz şimdi gidelim o zaman sonra buluşuruz."

"Bir dakika ya." Çağan Yiğit ve Ece'yi durdurdu.

"Ben yeni geldim ikiniz de arkadaşım olduğunuza göre sizi de görmek istiyorum oturur musunuz?"

Kaan kafeye girerken Yiğit ve Ece'yi görmesiyle ağzının açıldığını maskenin altından bile görebiliyordum.

"Oha. Barıştınız mı lan siz?"

"Sen de mi biliyordun?" Eylül Kaan'dan cevap beklerken Yiğit cevapladı.

"Evet."

Ortamda öyle bir hava vardı ki asla anlatamazdım. Yiğit ve Eylül'ün bakışması diğerlerinin gerginliği her şey çok garipti. Ayrıca Yalkın'la Enes'in varlığı beni daha çok geriyordu.

Onlar yanımızda olmasa da geriliyordum.

"Yiğit ben gideyim sen arkadaşlarınla konuş görüşürüz." Ece diğerlerine de veda edip kafeden çıktı.

"Sen bu kızla ne zaman sevgiliydin pardon?"

"Harbi aga neden bizden gizledin?"

Yiğit gayet rahat bir şekilde masadaki sudan bir yudum aldı.

"Size hesap vermek zorunda mıyım?"

"Değilsin tabi ki özür dileriz." Eylül de ceketini alıp kafeden çıktı. Onu daha önce hiç böyle görmemiştim.

Bende hemen toparlandım.

"Çağan yarın buluşuruz." Eylül'ün arkasından çıkıp ona yetiştim Gökçen de yanımdaydı.

"Eylül!" Eylül durmayınca kolundan tutup onu durdurdum.

Göz yaşları içinde bize döndü.

"Neden ağlıyorsun?" ikimiz de anlamamıza rağmen anlamamazlıktan geliyorduk.

"Çünkü hala onu çok seviyorum."

İkimiz birden Eylül'e sarıldık.

**

"Sonra ikisini el ele görünce şok oldum işte. Sinirden ne yapacağımı şaşırdım."

Resmen benim bu sonunda bulduğum dediğim arkadaş grubum çıkmazın dibine vurmuştu.

Gökçen'in telefonu çalarken masada sessizlik hakimdi.

"Efendim Ata?"

"İyiyiz sorun yok. Evet ordayız. Tamam görüşürüz."

"Ne oldu?" Eylül gözleri kırmızı kırmızı Gökçen'e bakıyordu.

"Ata ve Rüzgar buraya geliyor." Eylül kafasını sallarken bizde sessizce onları beklemeye başladık.

**

"Ya eski sevgilim diye tanıtıyor bir de eski sevgilinse neden elini tutuyorsun puşt?"

Eylül iki saattir Yiğit'e nefretini kusuyordu. Ama haklıydı. Bunca zamandır arkadaşız diye kendini kandırması dolayısıyla en çok kendine kızgın olduğunu anlayabiliyordum.

Canlı Ders Vakası | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin