Basketball Daddys

21.bölüm

Elimdeki dondurmayı yalarken Kevin şapkamı William ise atkımı düzeltti.
Elimdeki eldivenleri Daniel'e gösterdim.
"Bunları çıkarmak istiyorum."

Gerçekten yanlarında rahat olmak hoş bir duyguydu. Eldivenimi bile ben çıkartmak zorunda değildim.

Daniel eldivenlerimi çıkarttıktan sonra montunun cebine koydu ve elimi tuttu. Sahil kenarında yürürken esen soğuk rüzgar yüzüme-
Çarpıyordu diyeceğimi sandınız değil mi? Ah, hayır çarpamıyordu. Çünkü önümde set gibi dizilmiş Victor, Kenneth ve Jason vardı.

Dondurmamın bir ucunu yalarken bir anda William eğildi ve diğer ucunu yaladı.
"Hey, o benim!"
"Damlayacaktı güzelim."
Saçlarımı okşadıktan sonra dudağımın kenarına dilini uzatıp yaladı.
"O da damlayacaktı."
Dudaklarını dudaklarıma bastıracakken dondurmayı uzaklaştırmadığım için yanağına çarptı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Yanağında pembe dondurma kalırken suratı asıldı ve yanağını koluna sildi.

"Yılbaşı yaklaşıyor."
Hepsi bir anda duraksarken ben de durdum.
"Ne yapacağız?"
"Paris?"
"Londra?"
"Hollanda?"
"Mosco- ah hayır orası fazla soğuk olur."
"Japonya?"

Rastgele yer isimleri söylerlerken yanlarında durmuş dondurmamı yalayarak izliyordum.
"Berlin."
Sıranın bana geldiğini düşünüp bir şey söylerken hepsi yutkundu.
"Yeni yıl için Berlin'i mi istiyorsun?"
"Oh, hayır. Bir yer istemiyorum. Sadece rastgele yer isimleri söylemiyor muydunuz?"
Hepsi kıkırdarken ben de gülümsedim.

"Yılbaşı için tartışıyorduk. Senin görmediğin bir yerde kutlamak istiyorduk."
"Bunun için çok tartışmanıza gerek yok. Çoğu yeri görmedim."
"Çok görmek istediğin bir yer var mı?"
Elimi çeneme koyup düşünürken dondurmamı Daniel'e doğru uzattım.
"İsviçre nasıl?"
Daniel eğilip dondurmamın çevresini yalarken diğerleri kafa salladı.
"Hiç yılbaşını orada geçirmemiştik. İlginç olacakmış gibi hissediyorum."