Basketball Daddys

24.bölüm

"Artık çıkabiliriz."
"Ama saçlarım..."
"Yoldaki bir kuaförde ördürebiliriz. Şimdilik bunu tak."
Kafamdaki şapkayı kafasına geçirip elini tuttum.

Normalde daha tatlı bir etek giyecekti ama üstü ıslandığından değiştirmek zorunda kalmıştık.
"Bir saniye! Tatlı mıyım?"
"Çok tatlısın. Çok güzelsin. Çorabın kaymış."
Eğilip beyaz çorabımı düzeltirken içime giydiğim ten rengi taytı da toparladı. Üstüme siyah şişme bir mont giydirdi. Kapıdan çıktığımızda bizimkiler hazır bir şekilde bekliyorlardı. Gözlerinin altında büyük siyah halkalar vardı.
"Aman Tanrı'm, ÇOK TATLISIN!"
Kenneth koridoru inletircesine bağırıp koltuk altlarımdan tuttu ve ben-
"Dikkat et. Kafasını çarpmasın bir yere."
Kevin korkuyla kafamı tutarken Kenneth beni kendine çekti ve kucaklayıp yanaklarımı öptü.
"Bugün ayrı bir tatlısın."
Yanağını yanağıma yapıştırırken kolunu popomun altına koyup kalçamın gözükmesini engelledi.

Jason elinde kamerayla bizi videoya alırken asansöre bindik. Kenneth kafamdaki şapkayı ters çevirip dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Kıkırdayıp karşılıp verirken ellerimi kulaklarına koydum.
"Üş..ümüş."
Kulaklarını okşayıp çekiştirirken dudağımı sertçe ısırdı.
"A-Ah!"
Dudaklarımı rahat bıraktıktan sonra Jason'a döndüm.
"Babacık, dudağım..."
Sızlandığımda yanıma yaklaştı ve alt dudağımı emdi. Dudağım zonklarken asansör kapısının açılıp kapanması bir oldu.

Hızla dudaklarımı dudaklarından çekerken Kenneth beni yere indirdi. William eteğimi düzeltti. Şapkamı eski yerine takarken Victor elimi sıkıca kavradı. Kevin diğer elimi kavrarken asansörün durmasıyla birlikte çıktık.

☆
☆
☆

"Soğukk!"
Hızla arabaya binip ellerimi ovuşturmaya başladığımda diğerleri de çevreme oturdu.
"Güzelim birimizin kucağına oturmalısın yoksa Daniel, Kevin'ın kucağına oturacak.
Bunu hayal edip kıkırdadıktan sonra Kevin'ın kucağına yerleştim.
"Ohooo... her doğum günü çocuğuna böyle olacaksan doğum günümü yarın olarak değiştireyim Amelia."
Gülümseyip Kevin'ı öptükten sonra sızlanan Daniel'e baktım.

Kevin ellerini bacaklarımda gezdirirken bir elini tutup karnıma koydum.
"Karnım üşüdü."
"Isıtalım karnını."
Daniel önümde diz çökerken kazağımı ve gömleğimi yukarı sıyırdı.
"N-Ne yapıyorsun?!"
"Seni ısıtacağım."
"Bu daha çok be-"
Kafasını gömleğimin altına sokup sıcak nefesini karnıma üflediğinde gıdıklanarak çığlık attım ve kafasını itmeye çalıştım.
"Çıkar, çıkar kafanı!"
Diliyle yalayıp göbek deliğimi dişlediğinde tükürüğüm boğazıma kaçtı ve öksürdüm.
"D-Daniel..."
Karnıma öpücükler bırakırken yerimde sallanıyordum.
Kevin hafif çıkmış sakallarını boynuma sürterken yanımda oturan Victor eğilip dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

Daniel nefes nefese geri çekildikten sonra dudaklarını yaladı.
"Isındın mı?"
"Ç-Çok! Ih... Isırma."
Kevin'ın elleri içime girip göğüslerime geldi ve belirginleşen göğüs uçlarımı okşadı. William uzanıp gömleğimi ve kazağımı çıkarmama yardım ederken vakit kaybetmeden elleri sütyenimin kopçasını buldu.
"Sikeyim."
Ensemi kavrayıp beni kendine çekerken dengemi kaybedip üstüne doğru düştüm.
"Çok güzelsin!"
Eteğimin fermuarı açılırken nereye bakmam gerektiğini anlayamıyordum.
"Y-Yavaş... Yavaş! Beni de düşünün lütfen..."
"Beni düşünmeyin demelisin Amelia. Şuan hepimiz seni düşündüğümüz için bu haldeyiz."
"H-Hangi hal?"
Gerginlikle yutkunup gözlerimi kırpıştırırken William bileğimi tutup elimi pantolonunun üstünden kasıklarına koydu.
"O-oh..."
Elimin altında kalp atışını duyuyor gibiydim.
"Ö-ölecek miyim?"
Kıkırdarken popomun sıkıştırılmasıyla kafamı göğsüne yaslayıp dudaklarımı dişledim.
"Belki sadece ufak tutulmalar ve morarıklıklar..."
"U-ufak..."
"İlk başta ufak olmasa da iki haftaya kadar ufalacağından eminim."

Bacaklarımdan tutarak kucağına çekti ve kasıklarını kasıklarıma sürttü.
"İ...İki haf- ah!"
Jason göğsümü yaladığında gözlerimi kapattım.
Kısacası...
Ölecektim!

☆☆☆☆☆☆☆☆
Nedense bu bölüme aşırı güldüm...