▸ bölüm #13: fotoğrafik hafızanın kullanım alanları

712 84 312
                                    

bölüm on üç | fotografik hafızanın kullanım alanları

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bölüm on üç | fotografik hafızanın kullanım alanları

önceki bölüm de bu gün içinde atılmıştır ve yenidir. okuduğunuzdan emin olmayı unutmayın! ( yazar çıldırmış olmalı. )

Stephen Strange, zar zor sığdığı küçük motel odası yatağında komodine koyduğu telefonundan gelen tek bir bildirim sesi yüzünden uyanmıştı. Maalesef ki uykusu fazlasıyla hafifti.

El yordamıyla telefona yetişmeye çalışırken komidindeki kitaplara elinin tersiyle vurmuş, küçük yığının yeri boylamasını sağlamıştı ki bu uykusunu tamamen açan son hamle olmuştu. ''Siktir,'' diye mırıldandı yatakta doğrulurken. Eskiden sık sık küfür etmezdi ama anlaşılan sefil bir hayat yaşamak herkesi küfüre alıştırabiliyordu.

Telefonunu uzanıp aldı, kitapları sonra da toplayabilirdi. Ekranda, bilmediği bir numaradan gelen bir mesajın ilk birkaç kelimesini görebiliyordu. Kaşlarını çattı, telefon numarası neredeyse kimsede yoktu ve olanlar da artık Stephen ünlü bir doktor olmadığı için onu arayıp sorma zahmetine girmezlerdi. Telefonun şifresini girip mesajı açtı.

'Merhaba doktor!' yazıyordu ekranda. 'Senden bir ay süre istediğimin ve bu süre boyunca kapına dayanmam gerektiğinin farkındayım ama sürpriz, senin uzmanlık alanına karışmak gibi olmasın ama sanırım hastayım. Benimki kadar olmasa da zeki beynin bir şeyler kurgulamaya başlamadan haber vermek istedim ki randevumuzdan hoşlanmadığımı düşünme. Yarın yine kapında olacağım.'

Pekala, Stephen'ın emin olduğu bir şey varsa o da bu mesajın bir açıklama mesajı oluşuydu ki Tony Stark'ın var olan hiçbir insana bu kadar uzun bir açıklama yapmayacağından emindi. Elbette Stephen ondan açıklama falan beklemiyordu, Tony bu gün ses çıkarmasa hiçbir şey düşünmezdi ( Belki kendi hakkında olumsuz şeyler düşünebilirdi gerçi. ) ama böyle bir mesaj almak...

'Tony.' diye ağladı kalbi.

'Gidip ona bakmalıyız. Sen doktordun.' dedi beyni.

'Tony.' diye tekrar ağladı kalbi. 'Tony. Tony. Tony.'

Beynine söz geçirse de kalbine söz geçiremeyeceğinden emindi. Bu yüzden yatağından kalktı, yorganı toplamamış, düşürdüğü kitapları bile kaldırmamıştı. Tek istediği şey direkt Tony'ye ulaşmaktı ki bunu kalbi mi yoksa beyni mi istiyor ondan bile emin değildi artık. Tony Stark hayatında girdiği andan beri Stephen'ın tüm varlığını etkisi altına almaktan hiç çekinmemişti.

Banyoya girip yüzünü yıkamış, üstünkörü bir tıraş olmaya çalışmıştı. Birkaç yerde eli titrediği için yüzünde ufak kesikler bıraksa da dudağına yakın olan hariç hiçbiri çok kanamamıştı. Küçük pamuk parçalarını kesiklerin üzerine yapıştırdıktan sonra odadaki son mobilya olan dolaba yönelmişti. Giyinmeye çok vakit harcamadan fitilli, uzay grisi bir kazak ile siyah kot pantolon geçirdi üstüne. Telefonunu, motel odasının anahtarını ve cüzdanını ise cebine sıkıştırmış ve uçarcasına motelden çıkmıştı. Bir anda damlamasının korkutucu olacağını fark edip Tony'ye geleceğini haber veren bir mesaj atmaya karar verdiğinde kahve dükkanındaydı.

clockwork & mechanic ☰ ironstrange, auHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin