" Bu yaşta bu kadar acı,
İnan bana fazla. "Bölümü multimedia'da ki şarkıyla okumanızı tavsiye ederim.
" Çünkü seni gördüm. Ne tepki vereceğini merak ettim. Hadi bin arabaya gidiyoruz. " Gözlerimi devirdikten sonra tam arabaya binecektim ki arkamda ki ses buna engel oldu.
" Hey İzel! " Bu ses Çağatay'a aitti. Yavaş hareketlerle Mete'ye döndüğümde sinirli bir şekilde yanıma geldiğini gördüm. Bu sırada Çağatay'da tam karşımda durmuş, elinde ki telefonumu bana uzattı. Mete benden önce davranıp telefonu alınca Çağatay bana bakarak iğneleyici bir tonda konuşmaya başladı.
" Telefonunu masada unutmuşsun da. Ayrıca nişanlını neden bana sordun? " Sesli bir şekilde yutkunduktan sonra konuşmaya çalıştım.
" Şey ııı- "
" Sana hesap mı verecek lan? " Mete'nin ani çıkışı yerimden sıçramama neden olmuştu. Uzatmayın ama! şuan yerin dibine girmek istiyorum.
" Mete gidelim lütfen. " diyip kolunu tuttum. Gözleriyle resmen beni öldürmeye çalışıyordu. Ki başarılı olmuştu da. Mete arabanın sürücü koltuğuna yönelince bende Çağatay'a döndüm ve " Özür dilerim. " diye fısıldadım. Hızlı bir şekilde arabaya bindiğimde Mete hiç beklemeden gaza bastı.
" Mete yavaşlar mısın? " Mete beni duymuyor yada duymamazlıktan geliyordu. Çünkü kurduğum cümleden sonra daha hızlı sürmeye başladı. Neredeyse 200'den hızlı gidiyorduk. Yanından geçtiğimiz her arabanın korna çalması korkumu daha da çoğaltıyordu.
" Mete yavaşla! " Sanki olabilirmiş gibi daha hızlı sürdü. Ne zaman aktığını farketmediğim gözyaşlarımı elimin tersiyle silip gözlerimi kapattım. Bu hızla kesinlikle ölecektik. Bedenimin titrediğini farkettim. Mete bir şeyler söylüyordu ama gözlerimi açamıyordum. Koltuğu sım sıkı tuttuğumu ellerimin acımasından anlamıştım. Araba durmuştu ama ben hala gözlerimi açamıyordum. Yüzüme gelen tokat gözlerimi açmamı sağladı. Mete panikle yüzüme bakıyordu.
" Öldürecektin bizi aptal! "
" Bundan sonra sana karşı davranışlarım değişecek İzel. "
" Bir daha seninle arabaya falan binmeyeceğim. " Gözlerimden hâlâ yaşlar akmaya devam ediyordu. Kafamı cama yaslayıp dışarıyı izlemeye başladım. Biraz sonra Mete'nin evine gelmiştik.
" Bundan sonra bu evde kalacaksın. Dışarıya adımını attığın an haberim olacak. Öyle herkesle tanışıp konuşmayacaksın. " Söyledikleriyle ağzım açık kalmıştı. Ne demek bundan sonra bu evde kalacaksın?
" Ne saçmalıyorsun sen? Bu konuyu daha önce konuşmadık mı? "
" Bir lafımı da ikiletme lan. Ara babanları haber ver. He illa kalmam diyorsan okulu bırakırız olur biter."
" Mete bak lü- " Mete'nin sinirle kalkan kaşları sözümü yarım kesmişti. Başka çarem yok değil mi? Telefonumu istemsizce elime alıp babamın numarasını tuşladım. Sahi ne kadar olmuştu onlarla konuşmayalı? 2. çalıştan sonra babam telefonu açtı.
" Söyle İzel." Ee yok artık. Neredeyse bir aydır konuşmuyoruz ve telefonumu 'söyle İzel' diye mi açıyorsun babacığım?
" Bir arkadaşımla eve çıkmaya karar verdik. Yurtta pek rahat değilim."
" Kızım evin masraflarını bilmiyor musun? Nasıl karşılayacağım ben onu? Özel yurttasın hala rahat değilim diyorsun yahu."