Harry Benim Olacak

675 51 30
                                        

"Liam abi kimden kaçıyoruz?"

Liam bu soruya ne cevap vereceğini bilmiyordu henüz kendi bile tam olarak kimden kaçtıklarını bilmiyordu. Ki zaten şu an cevap veremiyordu.

"Liam abi neden cevap vermiyorsun."

Liam kurt olduğunu hatırlatmak için uludu.

"Ah pardon şu an bir kurtla konuşmaya çalışıyorum. Ben acıktım.''

Liam koşmayı bırakıp durdu. Eğilerek Harry'nin sırtından inmesini bekledi. Harry Liam'ın kürkünü okşadı.

"Kürkün yumuşacık battaniye gibi."

Liam içinden gülümsedi ve Harry'nin yanağını yaladı. Harry gülerek söylendi.

"Heyy iğrençsin dur."

Liam bir anda insan formuna dönüştü.

"Küçükken de hep böyleydin beni sevmiyordun alındım. Hey ne bakıyorsun dik dik?"

Harry gözlerini kaçırıp vücudunu gösterdi.

"Ne var oğlum ben de olan sende de var tabi seninki daha küçük."

Harry elleriyle gözünü kapattı yanakları kızarmıştı.

"Bak sen böyle güzel vücutta görmemişsindir. Louis zaten kuru bir şey Niall desen kas yok bir şey yok."

"Heyy Louis babamın kasları var ve çook güçlü Niall babam da öyle."

Liam karşıda gördüğü evin asılı olan çamaşırlarına doğru ilerledi kendine bir tişört ve pantolon alıp giydi.

"Harry kaç."

"Nee??"

Harry'nin elini tutup kaçmaya başladılar evin sahibi de arkalarından bağırıyordu.

"Liam abi başkasının çamaşırlarını mı çaldın?!"

"Benim için hava hoş da sonra Louis çocuğumun terbiyesini bozuyorsun diye beni azarlamasın. Aç bakayım sırt çantanı baban ne koymuş? İki saattir tepemde senle koşuyorum."

Harry çantasındaki iki sandviçi ve meyve suyunu çıkarmıştı.

"Su var mı Harry bu kurt çok susadı."

"Al bakalım kurtçuk."

Yemeklerini iştahla yedikten sonra tekrar yola koyuldular.

*******

"Zayn Louis buraya bakın."

Üçü eğilmiş yerdeki ayak izine bakıyorlardı.

"Bu insan ayağına ait değil." dedi Zayn.

"Öyleyse doğru yerdeyiz." diye onayladı Louis.

Önce evin etrafını aradılar daha sonra kokuyu takip edip yakındaki ormana girdiler. Zayn ikisine döndü.

"Böyle olmayacak daha hızlı hareket etmeliyiz. Ayrılalım."

Louis başını salladı.

"Olmaz ikiye biriz."

"Sorun yok siz ikiniz gidin."

"Zayn h-"

"Ben yalnız kalmaya alışkınım sorun değil."

Louis'in gözleri buğulanmıştı. Kendini mahçup hissediyordu. Niall ve Louis bir tarafa Zayn bir tarafa yönelmişti. Uzun bir koşturmanın ardından kokunun son bulduğu yerde durmuşlardı.

"Niall koku alamıyorum."

"Ben de Louis o zaman buralarda bir yerlerde olmalı."

Eski simsiyah bir şatoya gelmişlerdi. Dışarıdan bile ne kadar kasvetli olduğu belliydi. Her yerinde sarmaşıklar vardı.

"Girelim."

"Louis bizi neyin karşılayacağını bilmiyoruz."

"Niall ne olursa olsun girmeliyiz kimin peşimizde olduğunu öğrenmeliyiz."

Niall Louis'i durduramayacağını biliyordu. Paslı demir kapıyı ittirip içeri girdiler. Bahçede biri onları bekliyordu.

"Hoş geldiniz Bay Tomlinson ve Bay Horan. Hector sizi bekliyor ah tabi yanında da çok değerli-

"HARRY!!!"

Louis koşarak içeri girdi.

"Louis sakin ol!!"

Zayn elleri zincirle bağlanmış başı adamlar tarafından tutulmuş eğik duruyordu. Gözleri kırmızının en koyu tonundaydı.

"Ooo kimleri görüyorum. Küçük Harry'nin vampir babaları gelmiş oh ne tatlı."

Louis ellerini yumruk yapmış gözleri kırmızılaşmaya başlamıştı. Niall ise onu tutuyordu.

"SEN KİMSİN?!"

"Cık cık cık. Yanlış sorudan başladın Louis. Benim kim olduğum önemli değil ne istediğim önemli. Ahh tabi ya benim ne istediğimi zaten biliyorsunuz."

"ONU BİZDEN ALAMAZSIN!! ASLA!! O BENİM OĞLUM!"

Hector koca bir kahkaha attı. Bu o kadar yüksek sesliydi ki kulak tırmalıyordu.

"Oğlun demek. Hahahahaha. Onu sen mi doğurdun Louis? Anne de diyor mu bari sana hahahaha."

"YETER BU KADAR KES GÜLMEYİ."

Adam hızla Zayn'in yanına gidip elini boğazına sardı.

"Zayn Zayn Zayn. Benim küçük masum sevgilim. Kalbini çok kırmışlar."

Niall ve Louis adamın dediğini anlamamıştı. Zayn adamın yüzüne tükürdü ellerindeki zincirden kurtulsa onu oracıkta öldürebilirdi. Adamın da gözleri kırmızılaşmaya başlamış dişleri sivrilmişti.

"Bu yaptığın çok ayıptı sevgilim kırıldım."

Uzun tırnaklarını Zayn'in boğazına batırmaya başladı. Louis ve Niall ileri atılmaya çalıştılar ama arkadaki adamlar bunu engelliyordu.

"Bırak onu senin derdin bizimle."

Adam onu umursamayıp Zayn'in gözlerine bakmaya başladı.

"Zamanında arkadaşlarını değil de beni seçseydin şu an bu durumda olmazdın. O kurt sevgilin seninle ilgilenmemiş bile çok bitkin görünüyorsun sevgilim.''

Zayn yüzünü okşayan elden kurtulmak için başını çevirdi.

''Seninle işim biteli çok oldu Hector onların bu konuyla alakası yok.''

''Hadi ama bırak bu numaraları sen de pişmansın baksana onlar seni bir çocuk için bıraktı üstelik o bir insan.''

Hector tiksinircesine yüzünü buruşturdu.

''Onun adını ağzına alma seni öyle bir mahvederim ki yamulttuğun yüzün sonsuza kadar öyle kalır!!''

Louis kendini durduramıyordu içindeki karşı tarafı öldürme isteği vücudunun alev almasına neden oluyordu.

''Bu kadar sohbet yeter! Şu an size Zayn mi Harry mi diye seçim yaptırmak isterdim ama siz seçiminizi zaten çoktan yaptınız. O çok sevdiğin arkadaşların seni seçmediler ama ben seni her zaman burada bekleyeceğim bebeğim.''

Adamlarına Zayn'i çözmelerini söyledikten sonra son kez onlara baktı.

''Harry'i kendi ellerinle bırakacaksın Louis. İşte o gün Harry benim olacak. Ve Zayn'i dinlemediğin için çok pişman olacaksın.''








INFINITYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin