Harry bu tanımadığı yabancı kişiden korkmuştu ama onu kurtardığı için minnettardı.
"B-ben t-teşekkür ederim."
Az önceki şoku atlatamadığı için nefes nefeseydi.
"Önemli değil. Ne kadar büyümüşsün."
Zayn tabi ki de onu yıllar sonra görmüyordu. Zaten hep onu izliyordu. Vicdanını ancak böyle susturabiliyordu.
"Beni tanıyor musun?"
"Elbette asıl sen beni tanımadın mı?"
Biraz oyundan zarar gelmezdi. Biraz sonra yanlarına Liam da geldi.
"Ooo Harry kocaman adam olmuşsun hey o sarı saçların nereye kayboldu?"
Harry bu dediğine kıkırdadı.
"Ama ben sizi tanımıyorum siz kimsiniz?"
"Louis ve Niall'ın yakın arkadaşları bizi onlara götürür müsün?"
"Buna nerden emin olacağım?"
"Bakkk sen şu ufaklığa büyümüş de bizi sorguluyor aynı Niall."
"Liam tamam. Bak Harry haklısın şu an en doğrusunu yapıyorsun aferin sana ama babalarınla görüşmemiz lazım eğer sana zarar verecek olsaydım arabanın altından kurtarmazdım."
Harry düşününce mantıklı bulmuştu.
"Servisime haber vermeliyiz."
*******
Kapının çalmasıyla Louis kapıyı açmaya gitti. Harry ve arkasındaki iki adamı gördü.
"Hoş geldiniz."
Louis zaten bu anı bekliyordu. Onlarla tekrar görüşmek için bir yol arıyordu o onları bulamadan onlar onu bulmuştu.
"Baba bu abiler sizin arkadaşlarınızmış."
Louis başını salladı.
"Harry neden tanımadığın insanlara güveniyorsun seni kaç kere uyarmıştım bebeğim."
"Ama baba o abi beni arabadan kurtardı."
Louis şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.
"Harry iyi misin bebeğim bir yerine bir şey oldu mu bakayım sana dikkatli ol-
"Hiç değişmemişsin Louis."
Louis başını kaldırıp Zayn'e baktı.
"Aynı korumacı Louis."
Liam arkadan seslendi.
"Arkadaşlar kusura bakmayın sizi bölüyorum ama kurt gibi açım daha sonra birbirinizi öldürebilirsiniz. Hahaha bu arada kurt gibi mi dedim zaten ben bir kurdum hahahahah."
"Woahh gerçekten kurt musun?"
"Bebeğim hadi sen üstünü değiştir sonra yemeğe gel."
Diğerlerine dönerek devam etti.
"Rahatınıza bakın ben de yemek hazırlayayım."
Herkes yemek yedikten sonra birbirine bakıyordu. Louis artık konuşulması gerektiğini biliyordu.
"Bebeğim doydun mu?"
"Evet baba eline sağlık odama çıkıp ödevlerimi yapacağım."
Aslında Harry orda kalıp her şeyi dinlemek istiyordu ama babasının buna izin vermeyeceğini biliyordu sabırlı olmalıydı.
"Afiyet olsun hadi koş bakalım."
Harry gittikten sonra koltuklara yerleşmişlerdi Niall da eve yeni gelmişti.
"Ben geldim."
Niall Zayn ve Liam'ı görmesiyle şaşırdı.
"Demek biz sizi bulamadan siz bizi buldunuz."
Liam kaşlarını kaldırdı.
"Bizi mi arıyordunuz oysa en son bizi bırakıp giden de sizdiniz."
Zayn Liam'ı sakinleştirmek için elini tuttu.
"Liam buraya bunları komuşmak için gelmedik biliyorsun."
Louis mahçup bir şekilde başını eğdi.
"Ben özür d-"
"Hayır Louis buna gerek yok sen haklıydın."
Bu sefer herkes şaşkın bir şekilde Zayn'e bakıyordu.
"Ne olursa olsun kader değişmez ve onu korumak için elinden geleni yaptınız asıl suçlu biziz. Ben ben onu öldürmeye kalktım. Ama şimdi buraya yıllar öncesinde yapamadığımı yapmaya geldim her şeyi anlatmaya. Çünkü her şeyi anlatırsam asıl onu koruyacağım."
Herkes pür dikkat Zayn'in anlatmasını beklerken yukardan bir çığlık koptu.
"BABA!"
Louis koşarak merdivenleri tırmandı.
"HARRY!!"
Diğerleri de peşinden geldiğinde kırık camı gördüler ama kimse görünmüyordu. Yerde yine geçen gün gelen zarfın aynısından vardı.
"Onu almanın vakti geldi."
Harry gözyaşlarıyla babasına sarılıyordu küçük Harry korkudan titriyordu.
"Louis onu burdan götürmeliyiz."
"OLMAZ! ONU BIRAKAMAM!"
"Baba beni bırakma."
"Louis kendine gel onları bulmamız lazım onu almak isteyenleri bulmamız lazım! Bulalım ki onu almasınlar. Yalnız olmayacak Louis."
Louis de ağlamaya başlamıştı masum bebeğini bırakamazdı onu bir tek o koruyabilirdi.
"Niall lütfen bir şey söyle."
"Louis Zayn haklı yerimizi biliyorlar onları bulmamız lazım."
"Louis Liam onu burdan götürecek tamam mı?"
"Harry'i istemeyen Liam mı? Onu neden korusun ki ya ona zarar verirse?!"
Liam başka bir durumda buna alınabilirdi ki alınmaması gerektiğini de biliyordu ama Louis de gerçekleri bilmiyordu.
"Louis şu an duygularınla hareket ediyorsun mantıklı düşün birbirimize güvenmek zorundayız tanrı aşkına biz birbirimizin her şeyini biliriz hadi artık zamanımız yok!"
Hepsi aşağı indiğinde Louis Harry'e küçük bir sırt çantası hazırladı. Liam kurt formuna dönüştüğünde Harry hayretle ağzını açmıştı bir yandan da korkuyla babasının kolunu sıkıyordu.
"Harry bebeğim bana bak şimdi Liam ile gideceksin anlaştık mı ondan korkma o sana asla zarar vermez söz veriyorum sonra yanına geleceğim."
Harry korkuyla başını salladı. Babasına güveniyordu o onu hep korurdu. Louis sırt çantasını Harry'e taktıktan sonra Liam'ın sırtına bindirdi. Başını öptü.
"Sıkı tutun bebeğim bu eğlenceli olacak."
"Liam çok dikkatli olun ona bir şey olmasın en kısa sürede geleceğiz."
Zayn Liam'ın başını okşadı ve gülümsedi. Liam ormana doğru uluyarak koşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
INFINITY
FanfictionÜç vampir ve bir kurtun yaşadığı eve bebek gelirse ne olur? Üstelik bu bebek insansa...