Benim bugüne kadar en eğlenerek yazdığım bölümlerden ilk beş'e girecek bir bölümdü- finaldi. Ben çok ama çok eğlendim. Umarım sizlerde eğlenirsiniz :) keyifli okumalar....
FİNAL..........
Saniyelerimi aldı sana aşık olmam...
Çarptım,
Baktım
Ve bittim...
Bir bakışınla yerle bir ettin.
Annem bu dünyaya bir erkek getirdi,
Sen o erkeği adam ettin...
Aşık olmam dört saniyemi aldı,
Sen ise ömrümü...
Tüm bakışlarım sana feda olsun sevgilim...
31 ARALIK AKŞAMI
Tuğra elini sıkı sıkı tuttuğu karısını nikahtan hemen sonra kendi kafesine getirdiğinde Pelin gördükleriyle şaşkına uğramıştı ve dönüp adama baktı, “İstemiyorum demiştim Tuğra.”
Tuğra kadının gözlerini kendi bakışlarına hapsedip açıklamasını yaptı, “Neden düğün istemediğini biliyorum sevgilim. Kimsemiz olmadığı için. Ama sen de ben de kimsesiz değiliz Pelin, bizim kocaman bir ailemiz var. En önemlisi ileride düğünümüze şahit olan kızlarımız olsa da bugünü merak edecek küçük bir konuğumuz var, öyle değil mi?”
Pelin adama sımsıkı sarıldı, “Seni çok seviyorum be adam, seni çok ama çok seviyorum.”
“Bende sizleri çok seviyorum Pelin. Sen bana ‘aileni elinden aldım,’ dedin. O çok yanlış bir cümleydi birtanem, sen bana kocaman kan bağı olmasa da, gerçek sevgiyle birbirine bağlı bir aile verdin. Teşekkür ederim.”Ve el ele kocaman masada onları bekleyen ailelerinin yanına giderken Pelin’in beyaz elbisesi çekiştirildi. Tuğra ile Pelin o yana dönüp baktıklarında Tuğra’nın anında kaşları çatıldı.
“Pelin teyze üzülme, biz kocaman bir aileyiz,” dedi Çağrı Selin’in elini tutarak. “Hem bizde büyüyünce bir sürü bir sürü çocuklarımız olunca sana da veririm biraz.”
Pelin anında Tuğra’ya dönüp, “Sakin hayatım, çocuk o çocuk, ne dediğini bilmiyor,” diye mırıldandı.“Lan ne dediğini bilmeyen çocuk, çocuk yapmayı nereden biliyor acaba?”
Pelin Çağrı’ya döndü, “Ya Çağrıcığım bu konuları bir on-on beş sene-”
“Otuz-kırk diyecektin her halde hayatım. Çünkü ben bunamadan ya da ölmeden bu edepsiz oğlu edepsize kız mız vermem.” Tuğra karısını da çekiştirerek hazırlanan masaya doğru ilerlediler. “Adama bak. Pipisi kadar boyuyla bana kafa tutuyor.”Bugün yepyeni bir yıla gireceklerdi. Tuğra da özellikle bugün evlenmek istemişti. Yepyeni bir yıla yepyeni bir hayatla başlamak istiyordu. Mekanı bugüne özel kapatmıştı, Pelin düğün istemese de, en azından aileleri ile küçük bir kutlama yapmak istemişti Tuğra. Hem yeni yılı, hem de nikahlarını kutlayacaklardı. Kar manzarasının hakim olduğu cam kenarına kurulan masa mumlar, çam ağacının dallarından oluşan motifler, araya serpiştirilmiş led ışıkları ve kırmızı fiyonklarla hazırlanmıştı. Mekanın geri kalan her yeri pırıl pırıl ışıklarla, tüllerle, balonlarla süslenmiş, ortaya da kocaman bir yeni yıl ağacı yerleştirmişlerdi. Altında da sayısız hediye kutuları vardı ve tabiki köşelerde yanan şömineler...
Tuğra ve Pelin masaya geldiklerinde başlarında patlayan konfetiler, çocukların sevinç çığlıkları ve Mert’in çalan gitarına eşlik eden Elif’in muhteşem sesi ile gece başlamış oldu.
İlk danslarını eden çift birbirlerinin gözlerinden bakışlarını ayıramıyorlardı. Tuğra kadının şakağına öpücük bırakıp kulağına fısıldadı, “Sana ilk aşık olduğum günü hatırladım şimdi.”
“Çok uzun zaman oldu-” dediğinde Tuğra dudağı ile susturdu kadını.“Dün gibi... Her anı, her saniyesi... Pelin ben seni öyle büyük bir aşkla sevip, öyle bir tutkuyla bağlandım ki... Tarif edemiyorum.”
“Tuğra... Sus... Yeterince heyecanlıyım.”
“Senelerdir susturdun beni kadın... Şimdi bir ömür aşkımı dinlemekle cezalandırıldın.”
İkisi de kahkahalarla gülerken, Ateş şarap kadehini alıp Elif’in yanına gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK'4.SANİYE * İ.G.A.S. II - FİNAL
Romanceİmkansız Aşkın Tanımlarıydık seninle... İmkansızdık, Yine de aşka ilk anda kapılmaktan kaçamadık... Düştük, Her seferinde kalktık Ama bir türlü o 'Mutlu Son' yazısını Sonumuza yazamadık... Biz mi beceremedik aşk denilen duyguyu yaşamayı, Yoksa tüm y...