6. BÖLÜM - ATEŞTEN GÖMLEK

3.9K 481 244
                                    

Ee hadi mutlu, aşk dolu, tutkulu, sevgi yüklü, bol gülmeli ve çok çok güzel anılarla dolu bir hafta olsun :) GÜNAYDIN...........

-*-

Biz sevgiye özlem duyan yürekleriz,
Biz herkese olağan gelen o sevgiye
Hasret nefes alıp verenlerdeniz...
Her gece saçımı okşayan bir eli düşledim,
Bir sabah uyanıp da bana sevgiyle hazırlanan bir kahvaltıyı,
Ya da üşüdüğümde üzerimi örtecek bir aşkı...
Biz herkesin olağan hayatını bir mucize gibi izleyen gözleriz
Ve bıkmadan, usanmadan o mucizevi sevginin
Yüreğimizin kapısını çalacağı anı hayal ederiz...
Bizim için hayat ateşten gömlekti
Ve beklediğimiz o ateşin söndürülmesi değil,
O kor ateşe aldırmadan bizi saracak o cesur yürekti...

-*-

Ateş ve Elif terasta kahve içerken sessizliğin verdiği o huzur ikisini de sarmıştı. Çünkü yan yanaydılar, çünkü şuan aynı gökyüzüne bakıyorlardı, çünkü Ateş yıllar sonra ilk kez mutluydu.
“Seninle buraya geleceğim anı hep hayal ettim. Evli olarak, mutlu bir çift olarak-”
“Ateş yapma!”

Ateş ona dönüp, gözlerine baktı, “Sadece konuşuyoruz Elif. Bu kadar mı uzaksın bana? Bu kadar mı istemiyorsun beni?” anlamıyormuş gibi bakıyordu kadına, “Elif benim Ateş! Senin sevdiğin adamdım ben. Anlamıyorum, bu kadar unutmuş silmiş olmanı hazmedemiyorum.” Öfkeliydi, çok ama çok öfkeliydi, “Ya da benden sakladığın bir şeyler olduğunu düşünüyorum,” dediği an Elif’in kanı çekilmişti.
Birden ona döndü, “Bunu da nereden çıkardın?” diye bağırarak sordu.
“Bilmiyorum. Tahmin ediyorum diyelim ve tepkine bakılırsa da çok yanılıyormuşum gibi gelmedi.”
“Öyle bir şey yok.”

“Neden o kadar sinirlendin o zaman?” elinin üstüne kendi elini koyup sıktı, “Ne olmuşsa, ne olursa ben hep yanındayım. Beni kendinden itme. Tamam çekme ama, uzaklaştırma da...” Güven veren bir ifadeyle gözlerine bakıyordu. “Ben seni hiç ama hiç bırakmayacağım Elif. Asla...” kızı ensesinden tutup kendine çekti ve özlediği o dudakları nefesi kesilene kadar öptü. Özlemle yanan yüreğini susturarak da geri çekildi, “Şimdilik... Sadece şimdilik bu geceyi bu kadarla bitiriyorum. Ama Elif, ben susup sen konuşmaya başladığında emin ol o kahveler yine yarım kalacak.” Çapkınca gülümsedi, “Ve seninle kahvelerimizi yarım bırakmayı çok özledim. Seni çok özledim Elif.” Yanağını okşadı. “Sende beni özledin bunu biliyorum.”
Adam kalkıp gittiğinde Elif saatlerce orada oturup ağladı. Biliyordu, Ateş her şeyi biliyordu hemde her şeyi. “Ah Alev ah!”

***

Tuğra’nın heyecandan kalbi duracaktı. Karşısında oturan kız ise elini kolunu nereye koyacağını bilemeden sürekli pozisyon değiştiriyordu, bunun da heyecandan olduğunu fark ediyordu Tuğra.
Geldikleri yere göz gezdirdi ve “Aç olmadığına emin misin?” diye sordu kıza yeniden.
“Evet.”
Tuğra gülerek kafasını kaşıdı, “Peki.” Derin bir nefes alıp verdi, “Bak Pelin, ben öyle her kızın peşinden koşan, çapkınlıklar yapan bir hergele değilim. Ne istediğimi de ne hissettiğimi de biliyorum.”

“Tuğra bu benimle ya da seninle ilgili değil.”
“Ya kiminle ilgili? Bana Nilüfer deme, benim o olaylarda hiçbir suçum yok,” dedi kaşlarını çatarak. “Neden bedelini ben ödüyorum? Neden bana kesiliyor en ağır ceza?”
“Çünkü abin de o kadın da senin hayatında. Onları çıkaramazsın. Yeğenlerin var, arkadaşım her onlara baktığında terk edildiğini, eksik bırakılan yanını hatırlıyor. Kendisine vermediği sevgiyi annesi başkalarına vermiş, başkalarına ‘evladım’ demiş, onlara her baktığında bunları görüyor.”

AŞK'4.SANİYE * İ.G.A.S. II - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin