İyi okumalar:)
Ben ilk ihanetimi ailemden yemiştim, okulda beni hep dışlamışlardı sonra gerçekten beni sevdiğini düşündüğüm biri girmişti hayatıma ama beni sırf rezil etmek için beni sevdiğini öğrenmiştim, hem de tüm okulun önünde. Yüzüme nefretle ve tiksinerek bakmıştı. Belkide en başından beri bana öyle bakıyordu ama ben bir türlü gözümün önündeki perdeyi kaldıramamıştım.
Ailem beni istememişti zaten ilk başta. Başkalarımı beni isteyecekti...
Çok fazla sarsıldım aynı zamanda çok kez de ayakta durdum.
Geçmişimi pek bilmiyorum, bana geçmişimi anlatacak birileride yok zaten.
Sana ilk başta "Yalnız olmayan ama bir o kadar da yalnız olan biri" demiştim hatırlıyor musun?
Benim ruhum yalnızdı sadece, bedenim dimdik ruhum çöküktü.Bugün cumartesiydi yani dershaneye gidecektim.
"Aynen hayat çok güzel" diye mırıldanarak kalktım yatağımdan.
Her zaman ki gibi geç kaldığım için Emir defalarca aramış fakat ben o sıra güzellik uykumda olduğum için duymamıştım.Evden çıkmadan önce telefonum çalmaya başladı, arayan Emir'di.
"Efendim." dedim sesimin yumuşak çıkmasına özen göstererek.
"Ooo sonunda pamuk prenses uyanabilmiş. Günaydın prenses hazretleri." Söylediği şeyle kıkırdadım.
"Hazretleri?" dedim.
"Şuan buna mı takıldın cidden." Emir nefesini sesli bir şekilde verdi, "Umarım hazırsındır." dedi.
Dudaklarımda çarpık bir gülümsemeyle konuştum.
"Hazır değilim desem oracıkta kalp krizi falan geçirir misin ?"Emir nerdeyse çığlık atarak konuştu.
"Bak sakın, böyle bir şey söyleme daha gençliğimi yaşamak istiyorum ben. Daha gençliğimin baharındayım." Bu sefer büyük bir kahkaha attım dış kapıdan çıkarken."Şaka şaka geliyorum yanına." Derin bir nefes aldığını duydum ve birden telefonu suratıma kapattı. Kaşlarımı çatıp siyah olan ekrana baktım trip mi atıyordu?
Emir'in sokak lambasına yaslandığını gördüm, yanına vardığımda bana gülümseyip konuştu.
"Gidelim mi biraz daha geç kalırsak yetişemeyeceğiz." dedi.Dershaneye tam zamanında varınca ikimizde derin bir nefes aldık ve koşar adım merdivenleri çıktık.
Biyoloji dersindeyken bir anda sınıfın kapısı tıklanıp kapı açıldı ve içeri bir erkek girdi.
"İyi dersler, sınıfa yeni geldim. Adım; Ulaş."
Umursamaz bir şekilde konuşmuştu.
Biyoloji hocası oturması için ona yer
gösterdi.Yanımdan geçerken Emir ile arasında sözsüz bir bakışma gerçekleşti ve Emirin bedeninin kasıldığını hissettim.
İlk tenefüste Emirin enerjisi bir anda düşmüştü, yeni gelen çocukla aralarında anlamadığım bir şey vardı.
"İyi misin?" diye sordum elimi elinin üzerine koyarak. Bakışları elinin üzerindeki elimde oyalandı daha sonra bana bakıp cevap vermek yerine başını yukarı aşağı salladı.Benimle göz temasından kaçınıyordu çünkü gözlerindeki öfkeyi ve hüzünü görmemem için ama ben çoktan fark etmiştim bile.
Ama üzerine gitmek istemedim, tenefüste hep yerinde oturdu gözleri bir noktaya dalıp gidiyordu."Emir iyi değilsin lütfen ne olduğunu anlatır mısın?" dedim bu durum canımı sıkmaya başlamıştı, benimle bile konuşmuyordu.
Bakışlarını bana çevirdiğinde gözlerinde aynı duyguları aradım ama bulamadım, farklı bi duygu vardı ama çözememiştim.
Emir tam konuşacakken bir anda arkamda berilen gölgeye baktım. Ulaş sırıtarak Emire bakıyordu, bakışlarım ikisi arasında mekik dokuyordu resmen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN AYDINLIĞI
Genç Kız EdebiyatıGüvenmek o kadar kolay mı? sanmam. İnsan güvenini kaybedince bir daha geri gelir mi? Açelya, herkes tarafından terk edilmiş, ihaneti yaşamış ama buna rağmen ayakta kalmıştı. Küçüklüğünde yaşadığı olaylar o büyüdüğünde de yakasını bırakmamış. Kim d...