4.Bölüm - "İlk Son"

417 21 6
                                    

-Ekibin hepsi geldikten sonra Rıza ve Mesut, Aylin'in ekibe katıldığını açıklar.
Selin:Tekrar hayırlı olsun o zaman Aylincim.
Aylin:Teşekkür ederim.. Sizde çok sağolun müdürüm.
Rıza:Seni ekibimde görmek benim için büyük bir onur Aylincim. Ama müdürüm pek mesafeli sanki Rıza baba iyidir.
Aylin:Peki, teşekkür ederim Rıza baba.
Rıza:Şimdi oldu işte...
-Mesut, Aylin'e sarılır.
Mesut:Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez kardeşimle aynı ekipte olacağım be.
Aylin:Abimm...
Ali:Bu arada biz tanışmadık galiba Aylin, ben Ali. Bunlarda ekibin çaylakları Volkan, Hande, Arda ve Eda.
Aylin:Memnun oldum..
-Hakan öyle uzaktan seyrediyordur. Aylin'in gözleri Hakan'a kayar, birkaç dakika öylece birbirlerine bakarlar. Onların bakışmasını Rıza böler.
Rıza:Tanışma işleri bittiyse işimize geri dönelim.. Hande neydi şu cinayet olayı?
-Ekip masaya oturur. Aylin, Mesut'un yanında,Hakan her zaman ki gibi en köşededir. Hande birkaç dosyayı Rıza'nın önüne bırakır.
Hande:Kuyuda ki adam cesedi... Yol çalışması yapan ekipler bulmuştu.
Rıza:Detaylar var mı elimizde?
Hande:Bulabildiğimiz kadarıyla hepsi dosyada müdürüm.
-Selin dosyayı inceler.
Selin:Necip Mert. 38 yaşında bekar, adam yaralamadan birkaç da gasptan suç kaydı var ama tutuksuz yargılanmış. Gasptan yatmış sadece birkaç ay.
Hüsnü:Ailesi hakkında falan bilgi yok mu?
Hande:Var başkomiserim, haber verildi.
Rıza:Adresine, oturduğu yere gidin sorup soruşturun bi.
Hüsnü:Tamamdır müdürüm...
-Rıza odasına geçer.
Hüsnü:Aylin ilk günün istersen takıl sen kızlarla merkezde.
Aylin:Yok başkomiserim, gelmek istiyorum bende alışmak lazım zaten.
Mesut:Hadi o zaman çıkalım...
-Mesut, Aylin'i yanına alarak önden gider. Hakan da peşlerindedir. Toplantı boyunca hiç sesi çıkmamıştır.
...
|Mahalle|
Hüsnü:Aylin, Ali siz benimle gelin aileyle konuşalım bi.
Ali:Tamam abi.
Mesut:Bizde mahalledekilerle konuşalım.
Hüsnü:Tamam usta, haberleşiriz.
-Hüsnü Aylin ve Aliyle eve gidip maktulun ailesiyle konuşurlar.
Aylin:Oğlunuzun sabıkası varmış biliyorsunuzdur sizde.
Anne:Bilmez olur muyum hiç? Akıllanmadı ne kadar dil döksek, yalvarsam da akıllanmadı. Babası, abisi dövdü bile ama nafile. En sonunda gitti oğlum... Ama ölmeyi haketmedi, gerçekten haketmedi benim Necip'im.
Aylin:Tamam ablacım.. Sen biliyor musun oğlunun peşinde olan, düşmanı olan var mıydı? Yani bunu ona kim yapabilir?
Anne:Yoktu kızım.. Tamam adam vurdu, hırsızlık yaptı ama yoktu düşmanı yani benim bizim bildiğimiz yoktu.
Aylin:Son zamanlarda hiç tuhaf olayı olmuş muydu peki? Yani ne bileyim oğlunuzun tanıdığı sizin tanımadığınız biri falan geldi mi?
Anne:Yok kızım, olmadı bir şey. Olduysa da ben hatırlamıyorum.
Aylin:Anladım ablacım, başınız sağ olsun tekrardan.
Anne:Oğluma kıyanları bulacaksınız değil mi kızım?
Aylin:Bulucaz ablacım..
-Ekibin işi bitince hepsi minibüste toplanır.
Hüsnü:Aileden pek bir şey çıkmadı... Bildiğimiz şeyler, sizde ne var?
Ali:Mahalleli de aynı abi ama bir düşmanı yoktu diyor millet.
Aylin:Hem suç kaydının olup hem düşmanının olmaması tuhaf değil mi?
Hakan:Yaraladığı adamı bulsak belki de o yapmıştır.
Mesut:Bencede bir bakalım.
Hüsnü:Hepimizin gitmesine gerek yok. Ali, Hakan siz gidip bakın bizde merkeze geçelim.
Ali:Tamam abi...
-Hakan ve Ali gider, ekip de merkeze geçer. Yolda yürürlerken Ali, Hakan'ın dalgın olduğunu farkeder.
Ali:Kendine gelemedin bi türlü.
Hakan:Ne?
Ali:Sabahtan beri pek bir dalgınsın. Aylin yüzünden mi?
Hakan:Neden onun yüzünden olsun ki?
Ali:Ne bileyim. O kadar zaman sonra görmek eski karını..
Hakan:Hiçbir etki yaratmadı bende desem.. Aklımda başka şey vardı ondan.
Ali:He he...
Hakan:İnanmıyorsun değil mi?
Ali:Neden inanmayayım kardeşim... Bir şey sorucam sana.
Hakan:Sor.
Ali:Siz ne kadar oldu ayrılalı?
Hakan:Ekibe gelmeden önce 5-6 yıl oldu yani.
Ali:Baya olmuş... Neden peki? Anlaşamadınız mı? Sebepler falan var dedin o gün merkezde.
Hakan:Uzun mesele kardeşim ama anlaşamadık ya da yeteri kadar tanıyamadık birbirimizi diyelim.
Ali:Anladım.. Hayırlısı olsun böylesi.
...
|Emniyet|
-Aylin orta masada tek başına oturmuş elinde kitap bir şeyler okuyordur. Hakan gelir ve köşeye oturur,hiç sesi çıkmaz. Az sonra Selin gelir ve Aylin'in yanına oturur.
Selin:Selam...
Hakan:Selam.
Selin:Aylincim.
Aylin:Aa hoşgeldin..
Selin:Ne okuyordun?
Aylin:Sevdiğim kitaplardan biri, kafam dağılsın diye.
-Kitabı kapatıp masaya bırakır.
Selin:İyisin değil mi?
-Aylin biraz duraksar, Hakan'ın da bir kulağı onlardadır.
Aylin:İyiyim iyi olmaya çalışıyorum...
Selin:Geçecek zor ama geçecek.
Aylin:Ben eve geçsem sorun olur mu?
Selin:Ne sorunu olacak canım git tabi, mesai bitmek üzere zaten ben söylerim Rıza babaya.
Aylin:Tamam canım, sağol.
Selin:Tek mi gideceksin?
Aylin:Atlar bi taksiye giderim.
Selin:Çocuklar bıraksın seni, uğraşma taksiyle.
Aylin:Gerek yok hava alıcam biraz zaten.
Selin:Tamam kuzum, nasıl istersen.
-Aylin gider, Selin de kahve almak için kalkar.
Selin:Kahve alıcam, ister misin Hakan?
Hakan:Yok, sağol aldım ben..
-Selin giderken Hakan da kalkar ve Selin'i durdurur.
Hakan:Bir şey sorucam.
Selin:Sor tabi.
Hakan:Aylin'in bir sorunu mu var?
Selin:Yo-yok, nerden çıkardın.
Hakan:Ne bileyim dalgın gibi sanki bir derdi var.
Selin:Yok yani varsa bir şey de ben bilmiyorum... Merak mı ettin yoksa?
Hakan:Yoo, hayır sordum dedim ya sadece. Neyse sormadım say sen...
...
|Sahil|
-Aylin emniyetten çıkmış sahile gelmiştir. Telefonda Denizle konuşuyordur.
Aylin:Ya iyiyim diyorum Deniz gerçekten.
Deniz:Aylin sesinden bile belli. Ne oldu söyleyecek misin?
Aylin:Hakanla aynı ekipteyiz.
Deniz:Ne? Nasıl ya?
Aylin:Abimin ekibinde görev yapıyormuş Hakan'da.
Deniz:Oha! Peki noldu? Abin biliyormuymuş Hakan'ı?
Aylin:Evet, haberi varmış her şeyden. Tayinim bu ekibe çıkınca itiraz etmiş ama işte...
Deniz:Peki Ege?
Aylin:Bilmiyor nerden bilecek ki zaten onunla ayrılalı çok olmuştu. Abim falan da söylememiş yani.
Deniz:Peki sen?
Aylin:Bilmiyorum... Hadi bırak beni, siz nasılsınız? Bizim çocuklar nasıl?
Deniz:İyi herkes, Oğuz'da yanımda selamı var hatta.
Aylin:Sende selam söyle. Deniz, Ege...
Deniz:Gittim suladım Ege'nin çiçeklerini merak etme.
-Aylin'in gözleri dolmuştur, ağlamak üzeredir.
Aylin:Çok özledim.
Deniz:Aylin.. Yapma ama ağlama be canım.
Aylin:Elimde değil Deniz. Her gün daha da çok özlüyorum onu.
Deniz:Aylincim...
Aylin:Sonra konuşalım mı?
Deniz:Aylin.
Aylin:Arayacağım söz.
-Aylin telefonu kapatır ve yürümeye devam eder. Akşama doğru eve gelir.
...
|ErtesiGün/Emniyet|
-Aylin oturuyordur, Mesut da yanına gelir ve oturur.
Aylin:Günaydın.
Mesut:Günaydın günaydın.
Aylin:Bir şey mi oldu?
Mesut:Erkenden çıkıp gelmişsin.
Aylin:Uyku tutmadı geldim bende erkenden.
Mesut:Bir şeyler yedin mi peki?
Aylin:..
Mesut:Ben biliyorum cevabını, yemedin.
Aylin:Canım istemiyor ki.
Mesut:Aylin kaç gündür istemiyor canın bir şey? Ne olacak böyle güzelim? Aç, uykusuz kalıp kendini mi cezalandırıyorsun?
Aylin:Abi ya...
-Aylin'in elindeki kahve bardağını alır.
Mesut:Ayakta kalmak için günlerdir şu lanet olası şeyi içiyorsun yeter yazık etme kendine. İlaçları da almıyorsun.
Aylin:Alıyorum onları.
Mesut:Aylin yalan söyleme bana hemde gözlerime bakarak.
Aylin:Off.. Onları alınca uyuşuyor beynim.
Mesut:Ama sen kendinde ol diye onlar. Ya kriz geçirirsen? Doktor ne dedi?
Aylin:Tamam alıcam bundan sonra.
Mesut:Söz mü?
-O esnada Hakan ve Ali gelir. Aylin, Mesut'u dürter.
Aylin:Tamam kapatalım konuyu, anlaştık.
Ali:Günaydınlar.
Hakan:Günaydın.
Aylin&Mesut:Günaydın.
-Hakan kahve alıp köşeye oturur.
Ali:Alıştın mı Aylin? Nasıl gidiyor?
Aylin:Daha yeni ama alıştım gibi bilmiyorum.
Mesut:Alışır alışır.. Devriyesi bile var bu akşam.
Ali:Hemen de yazılmaz be abi.
Aylin:Olsun olsun daha iyi.
Mesut:Bütün ekibe var lan.. Şöyle İstanbul turu yapalım diye.
Aylin:Bu daha iyi...
...
Rıza:Evet cinayet olayıyla ilgili gelişme var mı elimizde?
Aylin:Aileden bir şey çıkmadı Rıza baba.
Ali:Biz Necip'in yaraladığı adamla konuştuk.
Rıza:Ne çıktı?
Hakan:Adam şikayetçi olmamış, Necip para verip anlaşmış adamla.
Hüsnü:Neden vurmuş peki adamı?
Hakan:Kavgada olmuş.. Adam kavgayı ayırmak için girince Necip yanlışlıkla onu bıçaklamış.
Mesut:Hepsi bundan ibaret yani.
Hakan:Aynen abi, onun dışında basit gaspları var onlardan da fazla yatmamış iyi halden dolayı.
Selin:Ee kim öldürdü bu adamı?
Rıza:Aileden var mı şüphe duyulacak bir şey?
Hüsnü:Bize ters bir şey gelmedi ama yakın markaja almak lazım.
Rıza:Kesinlikle, çözün bu işi uzamasın fazla.
Hüsnü:Tamamdır müdürüm..
...
|Akşam/Devriye|
Hüsnü:İstanbul karışıktır, olaylıdır ama kolay alışırsın be Aylin.
Aylin:İnşallah başkomiserim. Gerçi Antep'te pek sakin değildi, harareti yüksekti.
-Aylin derin bir nefes alarak dışarıyı seyretmeye devam eder. Hakan da arada bir göz ucuyla Aylin'i izliyordur. Yaklaşık bir saat dolandıktan sonra çatışma ihbarı gelir.
...
Hüsnü:Herkes dikkatli olsun sağlam istiyorum hepinizi, alalım şunları.
Mesut:Hüsnü'yü duydunuz dikkatli olun. Aylin!
Aylin:Merak etme abi.
-Ormanlık alandaki çatışma hararetli bir şekilde devam eder. Aylinle Hakan yan yana çatışıyordur. Aylin, Hakan'a doğru gelen kurşunu farkeder ve onu geriye doğru çekip adama ateş eder. Hakan me olduğunu geç anlar ve sadece Aylin'in gözlerine bakar.
Aylin:Vuracaktı adam seni!
Hakan:Kurtardın ama..
Aylin:İlk ve son bu bir daha asla..!
___________________________________ 4.BÖLÜM SONU

Yara 🍃Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin