27.Bölüm - "Git"

378 19 14
                                    

-Aylin'de Hakan'da hala Antepteydi. Hakan nedensizce gitmek istemiyor, Aylin'de Hakan'ı burada bırakamıyordu. Aylin kaç defa konuşmak istediyse de başarılı olamamıştı. Hakan, Aylin'e kızgın değildi ama konuşmak istemiyordu. Aylin o gün yine geldi otel odasının kapısına.
Aylin:Hakan! Hakan aç lütfen.
-Hakan oturduğu yerden kalktı ve kapının arkasında durdu. Açıp açmamakta kararsızdı.
Aylin:Hakan bak ben dayanamıyorum artık. Senin benim yüzüme bakmamana dayanamıyorum, alışkın değilim böyle olmana. Sen hiç böyle yapmadın bana. Hep gülerdi yüzün ben seni istemesem de. Yapma böyle.
Hakan:Aylin..
-Hakan gözyaşlarını silip açtı kapıyı. Aylin yaşlı gözlerle Hakan'a bakıyordu.
Hakan:Aylin..
Aylin:İyi misin?
-Hakan kapıyı daha da açarak içeri geçmesini işaret etti Aylin'e.
Hakan:İyi görünüyor muyum sence?
Aylin:Tekrar tekrar aynı şeyleri dinlemek istemiyorsun biliyorum. Ama bende dayanamıyorum Hakan, az önce de dedim ya alışkın değilim bana böyle kırgın bakmana.. Haklısın evet ama sessiz kalma ne olur.. Bağır çağır bir şeyler söyle ama böyle sessiz kalarak daha da yakma ciğerimi.
Hakan:Bağırıp çağırarak bir yere varabilir miyim Aylin? Benden alınan yıllar geri gelir mi veyahut Ege geri gelir mi?
-Aylin kafasını öne eğer, hiçbir şey diyemez.
Hakan:Sana kızmıyorum ama yapamıyorum da Aylin.. Diyorsun ya alışkın değilim bu haline diye alış Aylin alış.. Çünkü bundan sonra eski halime dönmem zaman alır... Sende daha fazla kahretme kendini dön İstanbul'a.
Aylin:Ya sen? Sen ne yapacaksın? Gelmeyecek misin benimle?
Hakan:Hayır.. Döner miyim ne zaman dönerim bilmiyorum Aylin. Ama kahretme kendini artık.
Aylin:Sensizlik zor evet ama seni bu halde görmek daha da zor Hakan.
-Aylin çekinerek Hakan'ın yüzüne dokunur. Hakan gözyaşları içinde yanağını Aylin'in eline bastırır.
Hakan:Git Aylin.. Seni üzmek, kırmak bu hayatta isteyeceğim en son şey bile değil. Ancak şu durumda ağzımdan çıkacak kelimeler geri dönüşü sağlayamazsa dile korkuyorum.
Aylin:Korkma Hakan. Diyeceğin her kelimede haklısın korkma dök içini.
Hakan:Git Aylin, ne olur git..
-İkisi de bir süre sessiz kalır ancak bakışları her şeyi anlatıyordur. Aylin hiçbir şey demeden çıkar gider. Otelin önünde arabaya bindiğinde Hakan gözleri yaşlı onu izliyordur.
Hakan:Özür dilerim Aylin...
...
Aylin:Efendim Deniz.
Deniz:Kuzum nerdesin?
Aylin:Hakan'ın yanından çıktım şimdi.
Deniz:Konuştun mu peki?
Aylin:Pek sayılmaz..
Deniz:Aylin bak sesin iyi gelmiyor gel eve,dinlen biraz. Kaç gündür uyku dahi uyumadın.
Aylin:Biraz dolaşmak istiyorum Deniz. Kafam allak bullak zaten.
Deniz:Sen nasıl istersen canım ama dikkat et kendine.
Aylin:Merak etme.
-Aylin kaç gündür uykusuzdu, arabayla dolanırken bir anda direksiyonun hakimiyetini kaybetti ve araba büyük bir gürültüyle bariyerlere çarptı.
...
-Dakikalar sonra kazanın olduğu yerde polisler ve ambulans vardı. Aylin'i arabadan çıkarmış ambulansa bindirirlerken polisler de kimliğine baktı.
Memur:Polismiş.. Komiser Aylin Aydın.
Memur2:Bizim emniyet mi acaba? Anons geçiyorum denk gelir öyleyse.
-O esnada Aylin'in telefonu çalar, arayan Deniz'dir. Memur telefonu açar.
Deniz:Aylin gel kızım artık ya, aklım sende.
Memur:Deniz hanım iyi akşamlar.
Deniz:İyi akşamlar da siz kimsiniz? Aylin nerde?
Memur:Polis memuru Gökhan ben. Komiserim bir kaza yaptı, hastaneye götürülüyor şu an.
Deniz:Ka-kaza mı? Durumu nasıl? Kötü bir şey varsa söyleyin bakın bende polisim Organizede.
Memur:Durumunu tam olarak bilmiyoruz komiserim. Az önce çıktı ambulans yola.
Deniz:Tamam, hangi hastane?
-Deniz hastaneyi öğrenir öğrenmez hemen yola çıkar. Deniz kaza haberini aldığı sırada yanında Oğuz'da vardı. İkisi de hemen yola çıktılar ancak Oğuz başka yere gidiyordu.
...
|Otel|
-Hakan, Aylin gittiğinden beri içiyordu. Şişenin dibini de bardağa koyduğunda bardak birden çatladı. Hakan ne olduğunu anlamadan kapının sesiyle irkildi.
Oğuz:Aç kapıyı Hakan!
Hakan:Bu kim ya?
-Hakan kapıyı açıp baktığında Oğuz'u gördü. Geldiğinden beri birkaç defa görmüştü sadece.
Hakan:Siz?
Oğuz:Oğuz ben, Aylin'in eski ekip arkadaşı.
-Oğuz içeri girerek sert bir hamleyle Hakan'ı duvara yaslayıp yakasına yapıştı.
Hakan:Ne oluyor ya? Bırak!
Oğuz:Acılısın, anladık kızını kaybettin de o kıza bunu yapmaya ne hakkın var? Nasıl perişan oldu günlerce gözümüzün önünde biliyor musun sen?
Hakan:Be-ben...
Oğuz:O kız şimdi senin yüzünden canından olacak.
-Hakan bir anda Oğuz'u iter.
Hakan:Ne diyorsun sen be? Ne canı?
Oğuz:Kaza yapmış Aylin, hastanede ve bunun sorumlusu sensin. O kıza neler dedin de o haldeydi?
-Bu kez Hakan yapıştı Oğuz'un yakasına.
Hakan:Ne diyorsun lan sen? Ne oldu Aylin'e? Nerde şimdi?
Oğuz:Sanane! O kız o hale düşene kadar aklına geldi mi hiç? Şimdi de bilmene gerek yok.
-Hakan, Oğuz'un boğazını sıkar.
Hakan:Aylin nerde nasıl dedim sana?
-Oğuz, Hakan'ın elinden kurtulur.
Oğuz:Bırak be.. Hastanede şimdi ama ne halde bilmiyorum. Kaza yapmış, araba paramparça. Bana bak Hakan efendi eğer ki Aylin'e bir şey olursa sorumlusu sensin!
-Oğuz çıkar gider, Hakan'da peşindedir. Oğuz'un arabasına biner ve hastaneye yola çıkarlar. Yolda hiç konuşmasalar da bakışları birbirlerini öldürecek gibidir. Hakan camdan dışarı bakarken yumruğunu sıkıp ağlıyordur.
Hakan:Lütfen Aylin lütfen..
-Oğuz, Hakan'ı duymuştur, ters bir bakış atar.
...
|Hastane|
-Hakan ve Oğuz koşarak acile girerler. Oğuz anında Deniz'i görür.
Oğuz:Deniz, nerde Aylin? Durumu nasıl?
Deniz:İçeride.
Hakan:Na-nasıl ciddi bir şey yok değil mi?
Deniz:Bilmiyorum göremedim.
-Hakan bir anda acil müdahale odasına girer. Doktor ve hemşireler Aylin'in başındadır.
Hakan:Aylin!
Doktor:Siz?
Hakan:Aylin nasıl?
-Doktor, Hakan'a dönüp kenara çekildiğinde Hakan, Aylin'in yara bere içinde ki yüzünü görür,o an kalbine bir sancı girer. Aylin kendinde değildir. Hakan'ın peşinden Deniz ve Oğuz da girmiştir içeri. Hakan, Aylin'e yaklaşır.
Doktor:Ucuz atlatmış. Birkaç sıyrık ve ezilme dışında ciddi bir sorunumuz yok. Temografi sonuçları da çıkınca net konuşabilirim size.
Deniz:Kendine ne zaman gelir?
Doktor:Birazdan gelir. Ağrı kesici vereceğiz şiddetli ağrıları olabilir. Ayrıca sonuçlar temiz çıksa da iç kanama riskine karşı gözlem altında olacak hasta.
Deniz:Hı hı.
-Hakan ve Oğuz dışarıda, Deniz odada Aylin'in uyanmasını bekliyorlardır.
Oğuz:Dua et iyi. Eğer Aylin'e bir şey olsaydı sonuçlarına katlanırdın.
-Hakan, Oğuz'un bakışlarından ve sözlerinden yeterince rahatsız olmuştu. Daha fazla dayanamadı ve ayağa kalkarak Oğuz'un önünde dikildi.
Hakan:Ne diyorsun sen ya? Ne sonucu? Ne yapabilecektin ya? Kimsin ayrıca sen?
-Oğuz'da sinirlenip ayağa kalkar.
Oğuz:Kimim ben öyle mi? Aylin'i senden daha çok düşünen biriyim bunu bil sadece Hakan efendi. Senin gibi egoist, acım var diye kıza yapmadığını bırakmayan biri değilim.
Hakan:Ben miyim egoist? Sen benim kim olduğumu biliyor musun ya?
Oğuz:Biliyorum tabi o zengin parasıyla hava atan cinslerdensin işte.
Hakan:Bana bak!
-Birbirlerinin üstüne yürürken etraftakiler onlara bakıyordur. Deniz odadan çıkar.
Deniz:Kendine geldi, uyandı Aylin.
Hakan:Oh..
Deniz:Ne oluyordu burda?
Oğuz:Yok bir şey, Aylin'e bakalım hadi...
-Üçü birlikte Aylin'in yanına girerler.
Oğuz:Aylin canım geçmiş olsun, aklımızı aldın. İyi misin?
Aylin:Sağol, iyiyim şimdi. Nasıl oldu bende anlamadım.
-Hakan başını kaldırıp gözleri yaşlı Aylin'e bakar.
Hakan:Geçmiş olsun.
-Aylin sadece kafasını sallar. Ama bakışları konuşur Hakanla.
...
-Aylin sabaha kadar hastanede kalacağından Deniz'de yanındadır. Hakan ise odanın önünde gözünü kırpmadan beklemiyor sabaha kadar.
Deniz:Aylin bak ağrın falan varsa kendini iyi hissetmiyorsan kalalım hastanede.
Aylin:İyiyim ben Deniz. Biliyorsun duramıyorum burada.
Deniz:Tamam canım.
Aylin:Burda mı?
Deniz:Hı hı.. Kapının önündeydi sabaha kadar... Ne oldu Aylin? Niye bu haldesin sen?
Aylin:Hiçbir şey olmadı Deniz, olması gereken bir şey de yok zaten.
-Aylin ayağa kalkacağı sırada Hakan içeri girdi.
Hakan:Günaydın, nasılsın Aylin?
-Aylin, Hakan'ın yüzüne bakmadan konuştu.
Aylin:İyiyim.
Hakan:Çıkıyor musunuz?
Deniz:Evet, ben çıkış işlemlerini halledip geliyorum. Aylin bekle beni.
Aylin:Tamam.
-Deniz odadan çıktığında odaya derin bir sessizlik çöktü. Hakan'ın gözü Aylindeyken Aylin onun yüzüne bakmıyordu.
Hakan:Bir şey demeyecek misin Aylin? Konuşmayacak mısın benimle?
-Aylin başını kaldırıp sadece baktı Hakan'a.
Hakan:Çok korktum ben.
Aylin:Korktun öyle mi? Bende korkuyorum günlerdir Hakan. Senin yüzüme bile bakmaman korkutuyordu beni. Ama sen git dedin, evet haklıydın ama benim sana uzattığım eli ittin ve benim kalbim öyle paramparça oldu ki.
Hakan:Aylin ben..
Aylin:Dediğin her şeyde haklısın Hakan ama bu kalbimde dayanmıyor bu kadarına.
-Aylin ayağa kalkarken Hakan yardım etmek istedi ancak Aylin geri çekildi. İkisinin de gözleri doluydu. Hakan derin bir nefes aldı ve Aylin'in çenesinden tutup kendisine bakmasını sağladı. İkisi de nefes kadar yakındı birbirine.
Hakan:Aylin..
-Hakan, Aylin'in yüzündeki yaraya dokunmak istedi ancak Aylin bir adım geriye gitti. Hakan'ın yüzüne bakmadan çıktı odadan. Hakan, Aylin'in peşinden gitti ancak Aylin çoktan çıkmıştı hastaneden. Deniz geldi Hakan'ın yanına.
Deniz:Hakan, inan bana Aylin'in hiçbir suçu yok Ege'de. Bunları haketmiyor o. Hele ki acısı böyle büyükken senin de yüz çevirmen acısını artırıyor.
...
|2GünSonra|
-Aylinle Hakan hala Antepteydi. Hakan kaza gününden sonra sürekli düşünüyordu. Aylin'i düşünüyordu, Ege'nin kaybından sonra onun ne hale gelmiş olabileceğini düşünüyordu. Ve Aylin'e haksızlık yaptığını söyledi kalbi ama ne yapacağını da bilmiyordu. Aylin ise Mesut'a basit bir kaza diye anlatmıştı. Mesut'un içi rahat etmeyip Antep'e gelmeye kalkışsa da Selin tutmuştu onu ama Mesut sürekli Aylin'i sıkıyordu dönmesi için. Aylin'in ise aklı Hakandaydı ama kırgınlık da vardı yüreğinde. Gece yarısı yine çıktı evden. Deniz yanında gitmek istese de ikna etti onu yalnız kalmak için.
-Aylin'in gideceği tek yer vardı;Ege.. Gecenin bir yarısı Ege'nin mezarına geldi Aylin. Küçücük mezarın başına çöktü. Ege Çınar yazan mezar taşını sevdi, çiçekleri okşadı.
Aylin:Annem, güzel kızım.. Bak yine sana geldim, sende buldum kendimi. Çok canım yanıyor biliyor musun? Baban.. Senin yokluğun kalbimi söküp alırken bir de onun acısı canımı çok yakıyor. Yaşamıyorum sanki... Ne zaman kendimi yorgun, sıkkın hissetsem anlar gelirdin bana kocaman sarılırdın. Ama şimdi kimse yok yanıbaşımda, yapayalnız kaldım senden sonra Ege.. Çok canım yanıyor, sana gelmek istiyorum kızım.
-Aylin ağlayarak Egeyle konuşurken yanında tanıdık bir koku hissetti. Dönüp yanına baktığında acı bir gülümseme vardı yüzünde.
Aylin:Senin ne işin var burda?
Hakan:Kızıma geldim senin gibi.. Bende onda buldum kendimi.
-İkisi de yan yana otururken çıt ses çıkmıyordu. Sessizliği bozan Hakan oldu.
Hakan:Özür dilerim Aylin.. Canını yaktım özür dilerim.
Aylin:Özür dileme Hakan. Bunu yapmanı gerektirecek bir şey yok ortada.
Hakan:Var Aylin.. Canını çok yaktım, yanında olamadım senin. Acına ortak olamadım özür dilerim.
-Hakan, Aylin'in gözyaşlarını sildi.
Hakan:Yalnız değilsin bundan sonra. Ben varım hep. Acına da mutluluğuna da bırak ortak olayım artık. İzin ver yaramızı birlikte saralım.
-Aylin gülümseyerek Hakan'a bakar ve başını Hakan'ın omzuna koyar.
Aylin:İyileşir mi yaramız? Geçer mi bu acı?
Hakan:Elinden tutmama izin verirsen neden geçmesin ki..?
___________________________________ 26.BÖLÜM SONU

Yara 🍃Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin