Yara 🍃

16.Bölüm - "Unutamadım"

|Sabah/Emniyet|
Mesut:Ya aramıyor da iz de yok ne yapmaya çalışıyor bu şerefsiz?
Hüsnü:Amacı ne bunun?
Hakan:Aylin'e aşık.
Selin:Ama Aylin istemiyor onu. Arkadaşı olarak görüyordu sadece Serhat ne kadar sevdiğini söylese de reddetmiş Aylin hep.
Hakan:Takıntılı platonik yani.
Selin:Bence öyle.
Ali:Amacı ne peki? Kızı kaçırdı ne yapmaya çalışıyor?
Hüsnü:Aylin onu kabul etsin diye yaptı belli ki.
Hakan:Kaçırarak mı başaracak bunu? İstemediğini söyleyince niye inat ediyor ki? Bir insana bir kadına kendini neden zorla kabul ettirmek ister insan?
Hüsnü:Sevmediğini söylemesi yetmiyor işte kendisi seviyorsa yetiyor ona.
Hakan:Sevgi karşılıklı değil midir abi? Sırf erkek diye elde mi edeceğini sanıyor kadının sevgisini?
Mesut:Manyağın teki işte diğer şerefsizler gibi.. Ama hele bi bulayım ben onu.
-Aradan birkaç saat geçer.
Hande:Mobeseden görüntüler geldi.
Hakan:Hangi görüntü?
Ali:Terkedilen aracın olduğu yoldan istedik görüntüleri anca geldi.
Mesut:Aç hadi kızım aç.
Hüsnü:Mutlaka başka araç var bi bulursak.
-Ekip görüntüleri izler, Serhat Aylinle bi minibüse binmiştir.
Mesut:Acele edin bulun şu arabayı.
...
|Serhat Ev|
-Serhat Aylin'i çözer. Aylin ne olduğunu anlamamıştır.
Aylin:Ne oldu niye çözüyorsun? Vazgeçtin değil mi?
Serhat:Yanıldın güzelim, gidiyoruz.
Aylin:Nereye?
Serhat:Burayı bulmaları kolay olur, bize ulaşmaları imkansız olan bir yere.
Aylin:Serhat bak büyük hata yapıyorsun. Bir ordu polis var peşinde nasıl nereye kadar kaçacaksın benimle?
Serhat:Gittiği yere kadar Aylin.
Aylin:Ya neden zorluyorsun ki? Seni istemiyorum, sevmiyorum demek neden yetmiyor?
Serhat:Yetmiyor Aylin yetmiyor. Deli gibi seviyorum seni. Çocuğuna babalık yapmayı bile kabul ettim, aylarca peşinden koştum. Ne bu inadın?
Aylin:Sevmiyorum Serhat üstüne basa basa kaç defa söyledim, söylemem gerekiyor? Benim çocuğumun babaya da ihtiyacı yoktu ki zaten bir babası var onun.
Serhat:Ama babasının haberi yok değil mi? Sahi eski kocan öğrense artık bir çocuğu olduğunu nasıl olur?
Aylin:Sakın Serhat! Denemeye bile kalkma böyle bir şeyi.
Serhat:Ömrün boyunca saklayamazsın Aylin, Ege'yi Hakan'dan.
Aylin:Evet saklayamam, saklamaya da niyetim yok zaten ama Hakan sadece benden duyabilir böyle bir şeyi anladın mı beni? Ve sen artık kızımın adını ağzına almaktan vazgeç!
Serhat:Çok yazık Aylin çok. Neyse hadi gidiyoruz.
...
|EkipAracı|
Ali:Az kaldı az, bulup alıcaz Aylin'i.
Mesut:İnşallah doğru adrestir.
-Ekip minibüsün mobese görüntülerini takip edip bir adres bulmuştur.
Hüsnü:Hakan iyi misin sen?
Hakan:İyiyim abi iyiyim, hafif ağrım var.
Hüsnü:Kalsaydın sen merkezde.
Hakan:Alalım Aylin'i bitsin abi, sorun yok.
...
-Ekip geldikleri eve baskın yaparlar ancak orası da boştur.
Mesut:Yok Allah kahretsin burda da yok!
Hüsnü:Ali  göz atın eve bir iz falan var mı?
Ali:Tamam abi.
-Hakan etrafa bakınırken yerde bir bileklik bulur.
Hakan:Mesut abi baksana.
Mesut:Ne var?
Hakan:Bu Aylin'in olabilir mi?
-Hakan bilekliği Mesut'a verir.
Mesut:Aylin'in evet, ben almıştım ona.
Hakan:Burdalardı o zaman.
Hüsnü:Kaçırdık elimizden desenize.
Hakan:Şimdi ne olacak peki?
Mesut:Elimiz yine boş. Nasıl bulucaz bu kızı biz usta?
Hüsnü:Bir yerde ele verecek kendini usta.
Ali:İstanbul'dan çıkma şansı yok, gerekirse her deliğe bakar buluruz abi.
-O esnada Hakan'ın ağrısı olur, bir köşeye oturur.
Hakan:Of...
Ali:İyi misin sen?
Hakan:Ağrım var ya sabahtan vardı zaten de şimdi daha çok.
Ali:İlaç falan aldın mı?
Hakan:Aldım aldım.
Mesut:Dinlenmen lazım aslanım senin. Git eve.
Hakan:Yok abi, geçer birazdan.
Hüsnü:Yaran taze daha Hakan, böyle gezerken bir şey olur falan.
Hakan:Yok abi ya olmaz bir şey.
Mesut:Gidelim hadi.
-Hakan, Ali'ye tutunur ve evden çıkarlar.
...
-Serhat, Aylinle birlikte sahil kenarında bir kulübeye gelmiştir.
Serhat:Burada kimse bulamaz bizi, rahatız artık Aylincim.
Aylin:Sen öyle san, çok yakın bizi bulmaları.
Serhat:Nasıl bu kadar eminsin?
Aylin:Onları iyi tanıyorum da ondan.
-Serhat, Aylin'i yine bağlamıştır. Aylin'in önüne oturur.
Serhat:Çok özledin mi Ege'yi?
Aylin:Serhat!
Serhat:Peki halüsinasyon görüyor musun?
Aylin:Ne?
Serhat:İlaçlar diyorum etki etmiyor mu yoksa?
Aylin:Sen nerden biliyosun?
Serhat:İlaçlarının değiştiniz hiç mi farketmedin Aylin ya?
Aylin:Sen nasıl?
Serhat:Ben her yere girerim Aylin. Evet halüsinasyon görüp krizler geçirmenin sebebi bendim.
Aylin:İyi de neden? Ben neler çektim günlerce biliyor musun? Her yerde Ege vardı, katili vardı.
Serhat:Beni reddettin Aylin.
Aylin:Seni tanıdığım güne lanet olsun Serhat!
Serhat:Güzel günlerdi be Aylin.
...
|Flashback|
-Aylin o gün adliyeye sanığı getirmişti, karşı tarafın avukatı ise Serhattı. Sanığa karşı bir hayli sinirli olan Serhat, Aylin'in yanına geldi.
Serhat:Komiserim kesin ceza alır değil mi?
Aylin:Siz?
Serhat:Maktulün ailesinin avukatı Serhat Korkmaz ben.
-Serhat, Aylin'e elini uzatır ve tokalaşırlar.
Aylin:Komiser Aylin Aydın ben de.. Yani ceza konusunda sizin daha bilgili olmanız gerekmiyor mu?
Serhat:Öyle tabi de polis olan da sizsiniz sormak istedim.
Aylin:Olayla ilgili tüm deliller toplandı, siz de biliyorsunuzdur bunları ona göre ne hüküm verilirse. Bana göre az bir ceza almaz zaten.
Serhat:Umarım...
-O günden sonra birkaç kez de emniyette karşılaşmıştı Serhat ve Aylin. Zaman geçtikçe Serhat'ın içinde Aylin'e karşı bir takım duygular oluşmuştu. Serhat Egeyle de samimiyet kurunca Aylin'e açılmaya karar vermişti.
Aylin:Seni dinliyorum Serhat. Çok önemli bir konu dedin.
Serhat:Peki.. Yani Aylin nasıl söylesem, ne desem bilemiyorum.
Aylin:Anlat Serhat.
Serhat:Aylin ben seni seviyorum.
Aylin:Ne?
Serhat:Biliyorum daha yeni tanıştık ama yani engel olamıyorum hislerime sende az çok tanıdın beni. Egeyle çok yakın olduk, arkadaş gibi hatta daha fazlası sanki. Kısacası ben aşık oldum sana Aylin. Hayat kurmak istiyorum seninle.
Aylin:Serhat ben.. Yani ne desem?
Serhat:Söyle Aylin, çekinme.
Aylin:Olmaz Serhat. Senle ben olmaz.
Serhat:Neden Aylin? İyi anlaşıyoruz, Ege seviyor beni. Sende şans versen neden olmasın? Ne hatamı gördün ki?
Aylin:Bir hatanı görmedim Serhat. Yalan yok çok iyi, sıcak kanlı birisin evet Ege'de seviyor seni ama olmaz işte anla. Sadece sana karşı değil bu hayatıma birini almak yani hazır değilim.
Serhat:Hazır olduğunda olur Aylin.
Aylin:Buna hiçbir zaman hazır hissedemem kendimi ben. Benim hayatımda sadece kızım var anla lütfen.
-Aylin kalkıp gider. O günden sonra Aylin Serhat'a karşı mesafeli davranır. Serhat her ne kadar her fırsatta Aylin'e karşı hislerini dile getirse de Aylin Serhat'ı reddeder ve görüşmek istemez.
...
|Gece/Emniyet|
Mesut:Elimiz kolumuz bağlı kaldık burada böyle.
Hüsnü:Er geç kendini ele verecek şerefsiz, usta.
Mesut:İyi de ne zaman? Ne adresi var ne de akrabası adamın.
Hakan:Resmen bizden bir adım önde.
-Ali, Hakan'ın yanına gelir.
Ali:İyi misin sen? Ağrın var mı?
Hakan:Geçti geçti.
Rıza:Çocuklar hepiniz yoruldunuz dünden beri. İsterseniz gidin dinlenin burda bir iz yok zaten.
Mesut:Yok baba, eve gidip ne yapıcam ki?
Hüsnü:İyiyiz baba, sen git dinlen asıl. Hakan sende git aslanım bak sabahtan beri solgunsun zaten.
Hakan:Yok abi yok, iyiyim ben.
Ali:Burdayız baba, bir iz ipucu bulup Aylin'i alana dek burda herkes. Ama sen git dinlen.
Rıza:Sizi bırakıp gidecek değilim...
Hakan:Ben hava alıcam biraz ya, aşağıdayım.
Ali:Geleyim mi?
Hakan:Yok yok.
-Hakan gece karanlığında emniyetin önüne çıkar ve bir kenara oturur. Elinde evde bulduğu bileklik vardır hala. Cebinden bir fotoğraf çıkarır ve uzun uzun bakar. Derin bir nefes aldığında yarası sızlar.
Hakan:Nerede ne haldesin kim bilir? Niye bu uzaklığın, gizemin, inadın Aylin? Bak işte bulamıyorum bulamıyoruz seni.
-Hakan'ın cebinden çıkardığı fotoğraf Aylinle birlikte yıllar önce çektirdiği fotoğraftır. Hakan o fotoğrafı daima yanında taşıyordur. Aylin'in yüzünü sever, gözleri dolmuştur.
Hakan:Biliyor musun hiç unutamadım seni ben.. Hala ilk gün ki gibisin içimde. Hala aşığım sana ama söyleyemiyorum işte bilirsin beni.. Keşke zamanında açıklasaydım sana her şeyi de şimdi burda ayrı ayrı iki uzak insan olmasaydık...
...
|Kulübe|
-Sabah olmuştur, o gün haftasonu olduğu için sahile balık tutup pikniğe gelen insanlar vardır. Aylin gözüne çarpan güneş ışığıyla uyanır. Hala bir kenarda elleri ayağı bağlı duruyodur.
Serhat:Günaydın tatlım, aç mısın?
Aylin:Hayır!
Serhat:Peki, sen bilirsin. Bu arada akşama gidiyoruz az daha dayan.
-Aylin hiçbir şey demez. Birkaç saat sonra piknik yapanların gürültüsü Serhat'ı rahatsız eder olmuştu. Daha fazla dayanamayıp dışarı çıkar ve insanlara bağırmaya başlar.
Serhat:İnsan var burda insan! Gidin başka yerde yapın pikniğinizi lan.
A:Halka açık alan değil mi kardeşim? İstediğimiz yerde yaparız piknik. Rahatsız oluyorsan sen git.
-Serhat sinirlenip adama yumruk atar. Adam ailesiyle oradan uzaklaşır ve polisi arar. Adamın oğlu kavga edilirken videoya çekmiştir. Gelen resmi polisler videoyu izler ve Serhat'ı tanır.
PolisM:Devrem bu asayiş ekibinin aradığı adam değil mi?
PolisM2:Hangi adam ya?
PolisM:Hani polisi kaçırmış.. Mesut komiserin kardeşini.
PolisM2:Hatırladım hatırladım, o adam bu. Arayalım hemen hadi.
...
|Emniyet|
-Ekip otururken anons gelir.
Telsiz:3452 Merkez.
Eda:Merkez dinlemede 3452.
Telsiz:Aranan şahıs Serhat Korkmaz bulundu.
Eda:Anlaşılmadı tekrar et 3452.
Telsiz:Komiser Aylin Aydın'ı alıkoyan şahıs şu anda sahilde bir kulübede.
Hande:Mesut abi.
Mesut:Ne?
Hande:Bulduk, ihbar geldi.
Hakan:Nerde nasıl?
Hande:Sahilde kulübede, resmiler anons geçti.
Hüsnü:3452 sakın müdahale etmeyin, ben başkomiser hüsnü çoban sakın müdahale etmeyin bizi bekleyin çocuklar.
Telsiz:Anlaşıldı.
Selin:Hadi hadi çıkalım.
Hakan:Kaçırmayalım bu kez.
-Ekip çıkar.
...
|Sahil|
-Ekip verilen adrese gelmiş, uzakta bekliyordur.
Hüsnü:Dikkat edelim, silahı falan olabilir.
Mesut:Silahı olsa kaç yazar usta? Alalım Aylin'i hadi.
Hüsnü:Usta.
Mesut:Hadi hadi.
-Ekip araçtan inip kulübeye yaklaşır, Serhat kulübenin önünde dolaşırken gelen ekibi farkeder.
Serhat:Allah kahretsin! Nerden çıktı bunlar?
-Serhat anında silahını çıkarıp ekibe ateş etmeye başlar.
Mesut:(bağırarak) Serhat kaçacak yerin yok, at silahını şerefsiz.
Serhat:Defolun gidin lan.
Hakan:Gerizekalı nasıl kaç kişi var karşında? Kaçabiliceğini mi sanıyorsun?
Serhat:Oo Hakan Komiser de gelmiş, Aylin pek sevinir buna.
-Serhat ateş ettikçe uzaklaşmaya çalışıyordur. Ateş ederek koşmaya başladığında Mesut, Hüsnü ve Ali'de peşindedir.
Mesut:Aylin! Aylin'e bakın.
Hakan:Dikkat edin abi!
-Hakan ve Selin kulübeye girer, Aylin onları gördüğüne inanamaz.
Hakan:Aylin!?
Aylin:Hakan, Selin... Geldiniz sonunda geldiniz?
Selin:Geldik kuzum geldik.
-Hakan, Aylin'in ellerini ayaklarını çözer.
Hakan:İyi misin?
Aylin:Hı hı.
Selin:Çok şükür.
-Aylin elleri çözülür çözülmez anlık refleksle Hakan'a sarılır. Birkaç dakika öyle kaldığında çoktan kokuları birbirine sinmişti. Aylin ne yaptığını farkedince kendini geri çekti.
Aylin:Özür dilerim.
-Hakan gülümseyerek yanıt verdi Aylin'e ve elinden tutup kaldırdı.
Hakan:Sen iyisin ya.
Selin:Kuzum iyisin değil mi? Bir şey yapmadı değil mi o sana?
Aylin:Yok yok yapamazdı zaten, iyiyim ben de abimler nerde?
Selin:Serhat'ın peşindeler.
-Ekip geri geldiğinde Selin, Aylin ve Hakan onları kulübenin önünde bekliyordu. Serhat, Ali'nin elinde ağzı yüzü dağılmış şekildeydi. Mesut, Aylin'i görür görmez sarıldı.
Mesut:İyi misin güzelim?
Aylin:İyiyim abicim iyiyim. Geldiniz buldunuz ya.
Mesut:Bulucaz tabi kızım, bırakır mıyım hiç seni bu şerefsizin eline?
-Aylin tam Serhat'ın karşısına geçti ve uzun uzun dağılmış kan içindeki yüzüne baktı.
Aylin:Seni tanıdığım güne lanet olsun Serhat!
Serhat:Ben sadece seni sevdim Aylin. Seni ve Ege'yi...
-Aylin, Serhat'ın daha fazla konuşmasına izin vermedi ve yüzüne tükürdü.
Ali:Yürü lan şerefsiz!
-Ali, Serhat'ı götürdü, ekipte toplanıp gidecekken Hakan etrafta görünmedi bir an. Aylin arkasını dönüp baktığında yere çökmüş Hakan'ı gördü, koşarak yanına gitti.
Aylin:Hakan! Hakan iyi misin?
-Hakan'ın yarası daha fazla ayakta kalmasına izin vermemiş, kanamaya başlamıştı. Eliyle kanayan yarasını tutuyordu.
Hakan:İ-İyiyim.
Aylin:Yaran kanıyor senin! Nasıl iyisin ya?
Hakan:İyiyim gerçekten.
-Aylin, Hakan'ın elini yaradan çeker, cebinden çıkardığı mendille kanayan yere baskı uygular. Hakan'da elini Aylin'in elinin üstüne koyar, canı hala yanıyordur. Gülümseyerek Aylin'e bakar.
Hakan:Sağol...
___________________________________ 16.BÖLÜM SONU