5.Bölüm - "Ukala"

392 22 10
                                    

|2GünSonra|
-Selin, Mesut ve Aylin merkeze geçmeden önce kahvaltıya gelmişlerdir. Aylin her zaman ki gibi bir şey yemiyordur. Mesut farkeder ve Selin'i dürter.
Selin:Aylin beğenmedin mi yoksa börekleri? Nefistir aslında biz hep geliriz Mesutla.
Aylin:Yok, güzel beğendim de iştahım yok. Canım istemiyor.
-Mesut çatalı bırakır ve Aylin'e döner.
Mesut:Aylin biz seninle ne anlaştık kızım? Sen söz vermedin mi bana, kendine iyi bakacağına, dikkat edeceğine dair.
Aylin:Verdim verdim abi, dikkat ediyorum zaten.
Mesut:Aylinn!
Aylin:Abi ya.
Mesut:İlaçlarını aldın mı?
-Aylin kafasını sallar.
Selin:Ne ilacı?
Aylin:Önemli bir şey değil ya.
Mesut:Sinir atağı gelebiliyor Aylin'e ilaçları almadığı zaman.
Selin:Ne zamandır var bu?
Aylin:Önceden var mıydı bilmiyorum ama Ege'den sonra...
Selin:İhmal etmek yok o zaman.
Mesut:Bende onu diyorum ihmal etmek yok, yoksa ne hale geldiğini gördüm Antep'te.
Aylin:Peki.. Kalksak mı artık yediyseniz?
Selin:Kalkalım kalkalım, geç kalıcaz zaten.
Mesut:Börekler bitmedi daha.
Selin:Kalk Mesut, dünyayı yedin ya.
Mesut:Ziyan mı olsun? Para verdik o kadar.
Aylin:(gülerek) Paket yaptır madem yersin sonra da.
Mesut:İyi fikir.. Seninkileri de alayım onları da yerim.
-Selin ve Aylin güler.
Aylin:Çok obur ya.
Selin:Asla doymuyor asla...
...
|HakanEv|
-Hakan hazırlanmış merkeze geçecektir. Çekmecelerde bir şey ararken en alt çekmecede bir çerçeve bulur.
Hakan:Bu burada mıydı?
-Hakan çekmeceden çerçeveyi alır, yatağa oturur.
Hakan:Belki de hep buradaydı ama önemsemedim ha Aylin?
-Çerçevede Aylin ve Hakan'ın nikah fotoğrafı vardır.
Hakan:Yıllar önce koydum oraya ama karşıma şimdi çıktı sanki. Belki de görene kadar hiç farketmedim. Off... Bunca yıl sonra gelip de duygularımı alt üst etmeye hakkın var mıydı Aylin?
-Aylin, Hakan'ı kurtardığı günden beri Hakan'ın aklında sorular vardı, duyguları darmadağın olmuştu... Aklı da kalbi de bambaşkaydı Aylin'i her gördüğünde.
...
|Emniyet|
-Aylin bilgisayar başında kızlara bir şeyler gösteriyordur.
Hande:Aylin abla baya iyisin sen bu konuda galiba ya.
Eda:Kesinlikle baksana hemen buldu sinyali.
Aylin:Mesleğe organizede başladım ama uzun zaman bilgisayar başındaydım. Muhaberat yani.
Hande:Baya bilgilisin, o zaman sıkışınca sana uğrarız.
Aylin:Her zaman canım.
-O esnada Hakan gelir ve masaya oturur. Masa başında Aylin'i görünce gözleri dalar.
...
|Flashback|
-Hakan elinde kahvesiyle pencere kenarına oturur. Kahvesinden bir yudum alırken etrafa göz gezdirdiğinde bilgisayar başında yabancı birini görür. Üniformalı genç bir kadın bilgisayar başına geçmiş bir şeylerle uğraşıyordu. Yeni geldiği ve acemi olduğu her halinden belliydi. Hakan ukala bir şekilde oturduğu yerden kalktı ve bir kahve daha alıp bilgisayar başında duran kızın yanına gitti.
Hakan:Hoşgeldiniz komiserim tanıyor muyum acaba sizi?
-Kız kafasını kaldırıp ters ters baktığında Hakan sırıtmaya başladı.
Hakan:Yenisiniz galiba ben Komiser Hakan. Buralarda en eski sayılırım bir nevi her şey sorulur benden. Ya siz?
Aylin:Aylin ben de ve evet yeniyim.
Hakan:Memnun oldum Aylin komiserim. Peki bir kahve?
Aylin:Teşekkür ederim de bir şey sormak istiyorum.
Hakan:Buyurun.
Aylin:Siz herkese ya da her kıza karşı böyle samimi misinizdir?
Hakan:Nasıl yani?
Aylin:Diyorum ki her kıza böyle yanaşıp ukala tavırlar sergiler misiniz?
Hakan:Sadece sizin gibi güzel olanlara karşı böyleyim desem?
Aylin:Fazla itici.
-der ve Hakan'a ters bir bakış atarak gider Aylin. Hakan da peşinden sırıtmaya devam eder.
Hakan:Fazla itici bulduysanız çok iyi güzel bayan...
|Flashback|
...
-Hakan o an Aylin'i ilk gördüğü, tanıştığı anı hatırlamıştı ve yüzünde aptal bir gülümseme oluşmuştu. Kendine geldiğinde gülümsemesi düşerek önüne döndü ve kahvesini içti. Ekip yavaş yavaş geldiğinde herkes orta masada toplandı.
Hüsnü:Evet, ne oldu cinayet olayı?
Selin:Abisi savcılığa sevk edildi, abi. Ordan da cezaevi.
Mesut:Kolay çıkmaz ordan.
Hakan:Yani nasıl dönmüş gözü de öldürüp kuyuya atmış öz kardeşini ya?
Ali:Kız meselesi kardeşler arasında da oluyormuş demek ki.
Hüsnü:Neyse kapandı bittiyse bu dosya da önümüzdekilere bakalım artık. Devriye kimde?
Selin:Hakan, ben Volkan'da abi.
Hüsnü:Tamamdır akşama var daha keyfinize bakın.
-der ve kalkar Hüsnü, Mesut da gülerek kalkıp Hüsnü'ye sarılır.
Mesut:Eyvallah başkomiserimm.
Hüsnü:Sırnaşma sırnaşma.
Mesut:İyi be.. Yemeğe gelen var mı?
Ali:Ben gelirim abi, sen mi ısmarlıyorsun?
Mesut:Yoo, herkes kendi cebinden.
Hakan:Bende gelirim abi, nereye?
Mesut:Bizim dürümcüye.. Aylin, Selin hadi.
Aylin:Ben aç değilim abi, gidin siz.
Mesut:Aylin.
Aylin:Abi gidin dedim ya.
Mesut:İyi peki, Selin sen geliyor musun?
Selin:Yok hiç canım istemiyor benim de gidin siz.
Mesut:İyi takılın kız kıza madem.
Selin:Bizde kantine inelim madem hadi.
Aylin:Olur...
-Erkekler gider, Selinle Aylin'de kafeteryaya iner.
Selin:Hakan var diye mi gitmedin yemeğe?
Aylin:Alakası yok, aç değilim sadece. Yani Hakanla sürekli aynı ortamdayız o da orda veya değil farketmez. Mecburen yüz yüze bakıyoruz zaten.
Selin:Sormak da istemiyorum ama merak da ediyorum ayrılık sebebinizi? İlk geldiğin gün çok sinirliydin ona.
Aylin:Uzun karışık meseleler bunlar Selin.. Ama bir ara anlatırım söz.
Selin:Sen nasıl istersen canım ama sen iyisin değil mi?
Aylin:Bilmiyorum Selin yani ayakta kalmalıyım ama Ege aklıma geldikçe bu çok zor oluyor. Kızımı düşünmediğim bir an yok, hep gözümün önüne geliyor..
Selin:Anlamam çok zor seni ama dik durman lazım.
Aylin:Elimden geldiğince durmaya çalışıyorum.. Sağol Selin..
...
|Akşam/Devriye|
-Devriye sessiz sakin geçiyordur.
Selin:Muhabbetiniz de çok sarıyor ha.
Hakan:Aç bir konu da edelim sohbetimizi Selin.
Selin:Bende yok bir şeyler siz anlatın.
Volkan:Devriyede de ne konuşulur ki abla?
Selin:Bilmem Volkancım.
Hakan:Volkan çay kapıp gelsene, sakinken içelim hadi.
Volkan:Hemen getiriyorum abi.
Hakan:Sohbet muhabbet bir yana da ben sana bir şey sormak istiyorum.
Selin:Sor bakalım, hayırdır?
Hakan:Şey.. Aylin'in bir derdi mi var?
Selin:Bilmem.. Noldu ki?
Hakan:Yani yakın sayılırsınız aynı ortamda falan bilirsin diye sordum.
Selin:Yani benim bildiğim yok bir şey. Sen nerden çıkardın bunu?
Hakan:Aylin'in gözlerinde hüzün var Selin.
Selin:Hakan..
Hakan:Tanırım onu her ne kadar yıllar önce ayrılmış olsak da kaç senemiz birlikte geçti bilirim anlarım o yüzden.. Gözlerinde hüzün var, içinde bir acısı var sanki Aylin'in. Yani ne bileyim hiç mutlu değil gibi sürekli durgun.
-Selin biraz sessiz kalır.
Selin:Benim bildiğim bir şey yok, varsa da bir derdi hiç içini dökmedi Aylin bana.. Ama belki sen konuşursun onunla. Anlıyorsan onu sana döker belki içini.
Hakan:Yok Selin, o dediğin olmaz.
Selin:Neden ki?
Hakan:Ayrıldık biz en basitinden Selin. Hangi akla hizmet oturup içini dökecek bana Aylin?
Selin:Ayrılık sebebinizi bile bilmiyorum ama nasıl bu kadar imkansız görebilirsin ki bunu? İki arkadaş olabilirsiniz.
Hakan:Zor görünüyor çok zor...
...
|MesutEv|
-Aylin ve Mesut oturuyordur.
Mesut:Hayırdır kız dilini mi yuttun?
Aylin:Yoo abi, ne alakası var?
Mesut:Hiç sesin çıkmıyor yine.
Aylin:Bir şey olduğundan değil. Her zaman ki halim abi bilmiyor musun?
Mesut:Senin her zaman ki halin bu değil Aylin. Kaç sene geçmiş olursa olsun senin halini biliyorum ben. Nerde benim o cıvıl cıvıl olan kardeşim? Her şeyle dalga geçen hep neşeli olan kardeşim yok oldu.. Bir kez gördüm mü yüzünün güldüğünü geldiğinden beri?
Aylin:Abi bilmiyosun sanki neden böyle olduğumu... Ege hep aklımdayken nasıl gülsün yüzüm?
Mesut:Biliyorum acını ama hayat devam ediyor kızım.. Bir yerden sonra kendine gelmen lazım.
Aylin:Bir gün olur bu abi ama uzun zamanı var bunun... Ben sana bir şey sorucam.
Mesut:Söyle.
Aylin:Hani şu duvardaki fotoğraf var ya Ege ve benim olan.
Mesut:Evet.
Aylin:Hakan hiç görmedi mi o fotoğrafı orda? Yani koymuşsun oraya ama Hakan da illaki gelmiştir buraya değil mi?
Mesut:Hakan defalarca geldi bu eve ama hiç sormadı ya da farketmedi senin fotoğrafını orada.
-O esnada Aylin'in telefonu çalar.
Aylin:Efendim... Bir dakika. Abi ben odadayım.
Mesut:Tamam, keyfine bak.
-Aylin odaya geçer ve telefonla konuşmaya devam eder.
Aylin:Alo...
X:Nasılsın?
Aylin:İyi değilim, iyi olmam da beklenemez zaten.
X:İstanbul'a gitmişsin hemde haber bile vermeden Ege'yi bırakıp gitmişsin.
Aylin:Öyle olması gerekti.
X:İstanbul'a geliyorum birkaç güne.
Aylin:Güzel..
X:Görüşsek?
Aylin:Sanmıyorum...
X:Ege'ye uğradım bugün çiçeklerini suladım.
-Ege'nin adı geçer geçmez Aylin telefonu kapatır ve ağlamaya başlar. Ege'nin resmini eline alır, yüzünü sever.
Aylin:Annem...Nasıl geçecek bu acı? Ben nasıl affederim kendimi? Nasıl yapacağım sensiz? Her gün daha da işleniyor içime yokluğun, acın.
-Aylin ağlamaya devam ederken yatağa uzanır bir süre sonra resme sarılı bir şekilde uyuyakalır. Geceye doğru Mesut Aylin'in kapısını çalar, ses gelmeyince içeri girer ve Aylin'in elinde fotoğraf uyumuş olduğunu görür. Üstünü örtüp yanına eğilir ve saçlarını sever.
Mesut:Geçecek tüm acıların, kendini suçlaman geçecek güzelim...
___________________________________ 5.BÖLÜM SONU

Yara 🍃Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin