Güzel yorumlarınız ve eleştirileriniz benim için çok önemli. Yorum yaparsanız çok mutlu olurum ❤
-Herkes kendi masalının başrolüdür derler. Ne büyük bir yanılsamaydı oysa. Ben hayatımın yabancısıydım. Benim gibi yüzlerce insan yabancıydı. Bu bir dil değildi, ezberleyemezdin. Bu bir şehir değildi, bilemezdin. Öğrenemezdin çünkü bu bir derste değildi. Yaşayamazdın bile, çünkü bu bir hayat değildi.
İşte ben masalımın yabancısıydım.
Şimdi ise ölüm birkaç adım ötemde beni bekliyordu.
Babam gözlerindeki kini en saf haliyle benden esirgemezsen bıçağı sıkıca kavrayarak iki adım geriledi. Ona tutunduğum için bu benim yere çökmeme sebep olurken acıyla inledim. "Acıyı iliklerine kadar hisset, hisset ki bu boşa gitmesin küçük kızım." Titreyen elim hissettiğim zulümle karnıma giderken sanki elimi suya tutmuşum gibi kana bulandı. Zorlukla aldığım bu nefesler şimdi gerçekten son nefesim miydi?
Kalan son nefeslerimi onunla konuşarak harcamak istemedim.
Hatta giderek benden ayrılmaya başlayan bilincimi dahi.
"Aral," diye mırıldandım içimden. "Sen adımı bana sevdiren tek kişisin, lütfen beni affet. Seni sonsuza kadar seveceğim."
Karnıma bakmaya korkarken, "Sana bir şey itiraf edeyim." dediğinde dişlerimi sıkarak kafamı hafifçe kaldırıp ona baktım. "Teyzen gittikten sonra anneni gerçekten sevmeye çalışmıştım ama yalnızca kendimi kandırmıştım. Adını ben koymuştum Erna." Alayla gülerek yukarıdan bana küçümseyici bir bakış attı. Adımı yok etmek istedim. "Hep kız çocuğum olmasını istemiştim. Hep adını Erna koymak istemiştim."
"Onu," dedim güçlükle. Gözümden akan bir damla yaşa lanet ettim. "Mahvettin."
Saniyeler büyük bir işkenceyle geçiyordu.
"Evet," dedi yadırgamadan. "Şimdi de Dünya'dan siliyorum."
Bana doğru yaklaşarak aniden saçımı kavradı. Dudaklarımın arasından cılız bir çığlık kaçarken saçımdaki baskıyla beni ayağa kaldırdı. Elindeki bıçağı tekrar bana saplayacağını anladığımda neredeyse dişlerimi kırmak üzereydim. Gözlerimi sıkıca kapattım. Acı aşılamaz bir boyuta ulaşıyordu. "Elveda küçük kızım."
Elveda her şeye rağmen adımı güzelleştiren insanlar.
"Hayır!"
Duyduğum sesin ardından bir şeyin kırılma sesi geldi. Saçlarımdaki baskı gittiğinde zorlukla gözlerimi açtım. Gördüğüm ilk şey ayaklarım dibinde bayılmış babam olurken bu çok uzun sürmedi. Gözlerim kararmaya başladığında yere düşmek üzere olan bedenimi kavradı biri. "Erna,"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KABUS KÜLLERİ
Teen FictionBen kendi kalbinde tutsak olan o kızım. Her nefesimde harlanan ateşimin mimarisiyim. Sıcak gecelerin soğuk mevsimiyim. Ben kabusum. Ben külüm. Ve kalbime sıcak bir adamın aşkını sığdırdım. "Sen ölmeyi seviyorsun Ay Parçası, ben ise her seferinde sen...