Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin, bir sonraki bölümde çok tatlı şeyler görmeniz için erken paylaştım bakın 🥺
Su parkında cankurtaran görevlisi olan Windsor, şezlongda oturmuş etrafa bakarken derin bir nefes aldı. Etraf bugün sessiz ve ıssızdı, hava çok serindi ve insanlar da günü ormanda gezi yaparak geçirmek istemiş olmalıydı. Sadece birkaç çocuk ailesiyle havuzda vakit geçiriyordu, o kadar.
Kolundaki su geçirmez saate baktı. Öğle arası geldiğinden en yakın büfeye geçti ve kendine sosisli bir sandiviç alarak yerine doğru yürüdü. Ancak havuzun en ucundaki bir şezlongda tek başına uzanmış, elindeki kitabı okuyan Louis'yi görerek duraksadı. Dibinde de köpeği Clifford uzanıyordu.
O tarafa yöneldiğinde, Louis birinin geldiğini hissederek bakışlarını kaldırdı. Win'i görerek gülümsedi ve yerine oturarak ona yer açtı.
"Selam," dedi kitabı kucağına yerleştirerek.
"Yeni mi geldin?" Win yanına oturarak sandviçin ucundaki pakedi açarken, Louis başıyla onayladı.
"Evet. Kızlar eve arkadaşlarını çağırdı ve çok ses vardı. Ben de biraz sakinlik iyi olur diye düşündüm."
"İyi yapmışsın. İster misin?" diyerek sosisliyi ona uzatırken, Louis, "Teşekkür ederim," diyerek bunu geri çevirdi.
"Hava bugün serin görünüyor," dedi Louis. "Sanırım bugünkü işin kolay."
Win koca bir ısırık alarak başını salladı. "Kesinlikle." Birkaç çiğneyiş sonunda lokmasını yuttu. "Seni bar gecesinden sonra buralarda görmedim. Havuza da hiç girdiğini görmedim. Neler yapıyorsun?"
"Tatilimin keyfini çıkarmak için her şeyi yapıyorum, yani hiçbir şey."
Güldü. "Yine de ben ve çocuklarla takılabilirsin. Zayn ve Niall da eminim isterler."
"Çoğunlukla Harry'le takılıyorum ama sizinle de bir ara görüşmeliyiz bence."
Anlamadan kaşlarını çattı. "Harry Styles mı?"
"Hı-hım."
"Bar gecesinde onunla gittiğinde çok şaşırmıştım aslında. Tanışıyor gibi görünüyordunuz."
"Evet."
"Nereden tanışıyorsunuz? Benim bildiğim, Harry bu ocak ayında buraya taşındı ama sen bu sene ilk kez buraya geldin."
"Gerçekten uzun hikâye," diye güldü, geçen gün Harry'nin lafını tekrar ederek. "Ama evet, bir sene öncesinden tanışıyoruz."
"Sence de farklı biri değil mi?"
"Öyledir."
"Bilemiyorum..." Sanki bir şey diyecekmiş de bundan vazgeçmiş gibi omuz silkerek sandviçi ısırdı. Lokmasını çiğnerken uzaklara bakıyordu.
"Neden öyle dedin ki?"
"Yani dediğim gibi, farklı biridir. Nasıl biri olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum. İnsanların arasına pek girmez ama bara geldiğinde her seferinde beğendiği biriyle oradan ayrılıyor."
Louis elbette -her ne kadar hâlâ sebebini bilmese de- Harry'nin sırf 'yalnız kalmamak' için böyle bir şeyi yaptığını biliyordu ama Win'e bunu söylemedi. "Ne sıklıkla geliyor oraya?"
"Haftada iki kez gelir. Bazen birkaç hafta gelmez. Çok sık gelmiyor ama geldiğinde de biriyle gidiyor. Yani o gece sizi öyle görünce..."
Yüzü kızararak başını salladı. "B-biz öyle değil... Y-yani... O çok sarhoştu ve tanıdığım için evine bırakmak istedim. Arabayı sarhoş kafayla kullanmak istedi, izin veremezdim ya?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flowers and Beautiful Men | Larry ✔️
Teen FictionHarry Styles kusursuz denebilecek bir yaşama sahipti. Anlayışlı bir eşi, onlarca dostu, başarılı olduğu bir işi ve sağlıklı bir vücudu vardı. Ancak her şey bir anda tepe taklak olunca, artık kusursuz olmayan bir yaşama değil, bir yaşamı olduğuna bil...