20. Final pt.1 👑

748 96 168
                                    

2 yıl sonra

Kucağında olduğum adamın kollarında kahkaha atıyordum. Başımı geriye yatırmış, gözlerim kapalı bir şekilde kahkaha atarken kulakkarıma dolan sevdiğim adamın kahkahalarıyla içime artık soğumaya başlayan havada bile sıcaklık doğuyordu.

"Taehyung dur... Duur düşeceğiz!" beni kolları arasında dönderirken kahkaha atıyor ve elimle göğsüne acıtmadan vurarak durmasını söylüyordum. Artık gülmekten yüz hatlarım ağrımaya başlamıştı.

Yavaşça durmasıyla boynundan çektiğim elimi hızlıca omzuna koyup yüzüne bakarken kıkırdadım. Onunda aynı şekilde bana gülümsemesiyle eğilip alnıma sıkıca bir öpücük kondurmuştu.

"Seni çok seviyorum kral'ım." konuşup yüzüne yaklaşıp dudağına küçük bir öpücük kondurup gülümseyerek bakmaya başladım. Bunu söylememle anında o'da konuşmuştu.

"Bende seni seviyorum, halkım tarafınfan fazlası ile sevilen kraliçem." deyip bacaklarımdan kolunu çekip anında eğilip bedenimi yere bırakmıştı. Boynundan kollarımı çekmiş sinsice yüzüne bakarak geriye doğru adımlayarak sarayın merdivenlerine çıkmıştım. Bana gülümseyerek bakarken yağmur suyundan kalan suyu avcuma alıp yüzüne fırlatmamla sessizce bağırmıştı.

"Jimin!" bağırmasıyla karnımı tutup tekrar seslice kahkaha atmaya başlamıştım. Öyleki askerler yaptığımla gülümsemelerini durduramayıp gülümserken, Taehyung'un sinirli bakışları onlara dönmüştü. Bununla anında tekrar önlerine dönmeleri ile Taehyung eline hızlıca eğilip su birikintisinden şu almıştı. Bununla seslice bağırmaya başlamıştım.

"AAAAA Taehyung!" seslice çığırmamla elinde oluşturduğu su birikintisini bana fırlatıcak gibi yapmasıyla dudaklarım tekrar ayrılmıştı ki, elini ayırıp anında elindeki suyu yere bırakmıştı. Derince nefes alıp vermelerimle yanıma doğru yürüyerek gelip aralık dudaklarıma öpücük kondurmuştu.

"Hadi ama seni ıslatacağımı sanman komik omega." demesi ile kızgın bir şekilde hızlıca omzuna yumruk atmıştım.

"Yaah delta beni sinir etme giderim şimdi!" çığırarak söylenmemle anında başını bana çevirip gözlerini kısmıştı.

"Gittiğin her yol bana çıkar jimin." deyip elimi tutup merdivenleri çıkmaya başlamıştı.

"Senin gittiğin yol nereye çıkıyor peki Taehyung?" bilmişlikle sormamla yürürken başını bana çevirip mırıldanmıştı.

"Her zamanki gibi yine sana." demesi ile kıkırdamış omzumu cilveli bir şekilde koluna vurmuştum. Bununla dudaklarımız da asılı olan gülümseme ile saraya girmiştik.

Sarayın büyük koridorlarından geçerken askerler, çalışanlar önümüzde eğiliyordu. Şuan yirmi bir yaşındaydım ve kraliçe ünvanını yani tacımı tam olarak bir hafta önce almıştım.

Bir hafta önce büyük bir şenlik ile bütün halkın arasında yeminlerimizi etmiştik. Papaz halkın karşısında başıma tacımı takması ile herkes kraliçemiz jimin diye bağırarak bana sevinçlerini belli etmişlerdi.

O gün doğumumdan sonra iki hafta yataktan çıkmamış, aslâ yürümemiş, tam iki hafta karnımdaki kesiğin iyileşmesini beklemiştim. Taehyung o sıralarda ellerimi hiç bırakmamış iki gün bebeğimizi görmemişti. Daha sonra dayanamayarak ben uyurken oğlumuzu görmeye gitmişti. Sabahsa yatağımın kenarında bebeğimizle oturan bedeni görmemle sevinçten canım acısa bile ağlamaya başlamıştım.

Ağlama sesimi duyduğu anda gözlerini bana çevirmesi ile elimi kaldırıp bebeğimi istemiştim. Bununla ikisi birlikte yatağa uzanıp öylece yatmaya başlamışlardı.

Обійми мене, Так лагідно і не пускай...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin