Multimedya daki şarkıyı Elif ve Hasan'a gelsin çok çok güzel bir şarkı gerçekten dinlemenizi tavsiye ederim
Musmutlu hafta sonlarınız olsun uzun bir zaman sonra Elif ve Hasan'ı özlediniz mi Ben bu çifti yazmayı çok çok özlediğimi fark ettim.. Fark ettim ki aslında onları çok boş bırakmışım daha sık onları okuyacağız artık. Elif'in hamileliğini Mustafa ağanın evine taşındıktan Sonra Koskocaman bir aile olduklarını
Bol bol yorumlarınızı okumak istiyorum Lütfen okuyan Herkes yorum bıraksın🦋
Yuvası bilmişti. Ilmek ilmek sevdasını işlediği Hasanı, öksüz yüreği sevdiğine kavuşmanın sevincini yaşarken, köy yoluna giren araba ile oturduğu koltukta, şoför koltuğunun yanında oturan sevdiğine takıldı gözleri
Arabayı kulanan Ahmed efendi ile konuşuyordu. Utangaç bakışları kocasının üzerinde olsa da Ahmed efendinin varlığı ile zoraki başını dışarıya çevirdi. Bilindik sokaklarda ilerlerken ici icine sığmıyordu. Biran önce evine varmak sevdiğine doyasıya sarılmak istiyordu.
" Bu belayıda def etik. Hayırlısıyla" dedi. Ahmed efendi.
"Allah Zeynep bacımdan razı olsun. " dedi. Hasan minnetle kapısında köle olsa azdı. Önce sakat bacağını iyi etmişti. Şimdi evine yuvasına sağ salim kavuşturmuştu.
" He ya Hanımağam olmayaydı. O köpek soyunun ipligini pazara çıkarmayaydı. Halimiz yamandı." Dedi Ahmed efendi.
Hasan, Ahmed efendinin söylediklerine başını sallarken Ahmed efendinin Mustafa ağanın evine doğru gittiğini görünce " Hele biz bi evimize gidek. Kaç gündür mahpustayım. Evimi düzenimi kurayım " dedi. Hasan
Ahmed efendi. Hasanın dediğine uyup, evinin önünde bıraktı.
Hasanın ardından arabandan inen Elif, ağzı kulaklarında kocası ile evine girdi.Hasanın boncuk gözleri viraneye dönen evlerinde gezinirken,Elif kocasının yanına sokulup " Sen hele bi soluklan ben, evimizi toplarım" dedi.
Hasanın karşı çıkmasına fırsat vermeden, kocasinin üzerindeki paltoyu alıp, kendi üzerindeki hırka ile duvarda çivilenmiş askıya astı. Ardından kocasını sedire oturtup, evi temizleyip toplamaya koyuldu. Içi içine sığmıyordu. Çoğu kadına külfet gelen işler Elifi öyle mutlu ediyordu ki.
Kocası evine dönmüştü. Hasreti dinecek gibi değildi lakin, onun doldurduğu evi, derleyip toplarken eliften mutluay yoktu. Süpürdüğü yerin halısını çırpıp sererken, Hasanın oturduğu sedirde uyuya kaldığını gördü.
Dağılan etrafı toplayıp, yemeği ocağa koydu. Evlerinde eksik gedik yoktu çok şükür. Kocası çalışıp ne lazımsa fazlasıyla koymuştu evlerine, Dolaptan büyük güğümü şu doldurup, ocağa koydu. Kocası için ocağa koyduğu aş pişene kadar şu ısınırdı.
Işlerini bitirip, kocasinin uyuduğu odaya geldi. Oturduğu sedirde, sevdiğinin uyanmaması için çıt çıkarmadan seyre daldı. Kara saçları uzanıp, gürlemişti. Alınına dökülen bir kaç tutam iç çekerek baktı. Boncuk gözleri kapalıydı yüzünü çevreleyen sakalları uzanıp güzel yüzünü gizlemişti.
Onu seyretmek bile öyle bir lütuftu ki Elif için.. Gözleri mutluluk ile dolarken; heybetli bedenine sokulma isteği nükseti. Sevdasina yurt olan geniş göğsüne başını koyup günlerce dinlenmek istiyordu. " Gözümün ışığı" dedi. Dolan gözlerinden yaşlar süzülürken kim bilir mahpusta neler çekmişti.
Hasanın gözlerini kırpıştırmasıyla gülümsedi.
Hasan evinde olmanın rehavetine kapılıp uyuduğu uykusundan uyanıp; Ona aşkla bakan yeşil gözleri görmesiyle " Elifim" dedi. Günlerdir hasreti gül yuzlusune
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi ve Beyaz (Umut Serisi 2)
Romance" Hikayede +18 sahneler bulunmaktadır" Karacadağ'ın Ahrazı'nın hikayesinde geçen Zeynep ve Mustafa karakterinin hikâyesidir. Karartma gök mavisi sevinçlerini Hüzün düşürme kirpiklerine Mavi ile Beyaz'ın buluşması gibi olsun vuslatımız Sonra birşey...