2.Sezon- Bölüm 4

174 13 12
                                    

      Yamaç karşısında ki bitik adama baktı sadece, evet Vartolu bitmişti. Ama yeniden canlanması için tek bir umut ışığı lazımdı.

      Yamaç tişörtünün içinden yavaşça zinciri çıkardı yavaş ve özenli davranıyordu. Eli kurşuna gitti ve onu ortaya çıkardı Vartolu anında ayaklandı, çaresizlikle fısıldadı;

"Kızım..."

       Adamın dizleri titriyordu evet bu ışıkta parlayan kurşun yıllar önce kızının boynuna astığı kurşundu... Yamaç açıklamak için ağzını açtı adamın üzerine atılan toprakları çekiyordu her kelimesi, adam mezarından nefes almaya başlamıştı o soğuk mağrada köpeğin getirdiği kuşun önüne konması gibi sıcak duygulardı bunlar.

"Beni Cumali abim kapıda bilinçsiz buldu boynumda bu varmış. O yaşıyor ama senle değil yoksa benimle gelirdiniz. Hayır onunla başka biri var, yardım eden biri... İlkay ilk seni bulmamı istemiş belli ki."

 "Selim... Kızım... Onlar yaşıyor..."

"Var mısın Salih Koçovalı, Çukur'u geri almaya?"

"Varım Yamaç Koçovalı..."

                <***>   <***>   <***>

          Kız uykulu gözlerle tavanı izliyordu. Bıkmış hissediyordu iki hafta geçmiş ve bir çok olay olmuştu. En önemlisi babasını kameralarda fark etmişti ama daha kötü bir şey vardı.

    Salih ,Yamaç'tan habersiz karakuzulara toz yapıyordu. Belli ki kız gibi o da kendi başına karısı ve oğlunun kurtarma peşindeydi ondan önce kızını  bulmalıydı ilk ama biliyordu Selim'leyse hemen ortaya çıkmazdı bunu bilerek hareket ediyordu.

      Selim amcası kapıyı açtı;
"Kalk hadi babamlara gidelim. Bu akşam Yamaç,Kahraman ve baban yanına gidecekler ya bizde gözleyelim."

"Cumali'yi napıcaz?"

"Seni tanımıyor senlik sorun yok ama beni görürse dövecek o yüzden dikkatli olalım."

"Gitmeyelim."

"Babanı özledin İlkay bırak da gidelim gör onu seni onun yanına yollayım."

     Kız anında yatakta diklendi.

"Sensiz asla ayrıca Cumali en favori amcama sıkarsa onu keserim."

    Selim gülümsedi cidden iyi bir ikili olmuşlardı kızın başını okşadı minik bir tebessümle;

"Haydi hazırlan. İyi ki beraberiz Çocuk."

"Karaca ve Akın'ı özledin değil mi?"

"Evet ama sevgimi gösteremedim bana da gösterilmeyince bilemedim. Şimdi annem, Salih ve sen sayesinde biliyorum bundan sonra farklı olucam çok daha güçlü."

"Akın çıkıcak iki güne ne yapıcaz o zaman."

"Ben gidip onu alıp yanımıza getiricem sen gelme onunla da bunları konuşup güvenini geri alıp bir babası olduğunu hatırlatıcam."

     Kız gülümsedi aylar sonra ışıltılı bir gülümsemeydi sinsi planlar yaparken ki sırıtması değildi.

"Pekala hazırlanayım."

       <***>   <***>   <***>

    Salih gördüğü adamın elini öptü, Kahraman ve Yamaç onu buraya sürüklemişti. Doğrusu babasının tepkisinden çekiniyordu intikamdan sonra kin tamamen silinmişti Salih'te.

     İdris üç aslan oğluna baktı. Salih'e döndü,

"Kızım, torunlarım nasıllar?Nerdeler?"

     Salih sahte bir gülümseme taktı yüzüne onun kadar iyi bir oyuncunun maskesini kimse fark etmezdi zaten;

"Saadet iyi bebekte öyle, İlkay Hüsna çok heyecanlı makine mühendisliği derslerine başladı, Saadetle ikisini mağazalardan ve bebek kitaplarından uzak tutamıyorum. Öyle yani baba, Erbaa dalar."

    Dedikleri yalan değildi aylar önce bu oluyordu;

"Bebek ,cinsiyeti belli mi?"

    Salih gülümsedi gözlerinden hüzün akıyordu ama kimse fark etmiyordu, oğlu ,karısı o adamlarla kızı ise aylardır kaçak yaşıyordu tek haberi kolyesiydi Yamaç'ın boynunda ki kolye...

"Erkek, adını İdris Hasan koyucaz, Saadet çocukların isimlerini benzer koyalım dedi Hasan'ıda ekledik. Anam nasıl?"

"İyi çok şükür sizi özellikle de İlkay'ı çok özledi, bebeğe bir şeyler örüp dikiyor sürekli."

          <***>   <***>   <***>

      'Hayat ne tuhaf değil mi? Sevdiklerimize hem çok yakın hemde kilometrelerce uzağız, babam orda , işte o masada oturuyor, gözlerinde hüzün var kırmızılığı belirgin ama ya dudakları? Yalancı bir çerçeveyle kıvrılmış yukarı. Koşmak sarılmak istiyorum ona burdayım demek kucağında oturup saatlerce masal dinlemek istiyorum. Oysa ki şu an yaptığım onu uzaktan izlemek, soğuk ellerim amcamın büyük elleri arasında duruyor. Ağaçların arkasında bir gölge Cumali, rambo olan babamla bir birlerine girdiklerine eminim. Kahraman sakin babamı affetmiş ve Yamaç emanetini saklıyorsundur umarım...'
   

      Selim kızı döndürdü karanlık sokakta yürümeye başladılar, kızın aklındaysa tek bir şey vardı...

'Koçovalılar bu sınavıda vericek. Vermek zorunda...'

🌌🌌⭐🌌🌌
Yeni bir bölüm yine ben.

Evet Akın Koçovaliii geliyorrr yorumlarınızı alalimmm:)))

    

Kabuk Bağlayan YaralarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin