Adel(+18)

S2 ~3~

Yaklaşık yarım saattir Taylorla sarılarak uyuyorduk. Aslında o uyuyordu. Ben de onu uyandırmamak için olabildiğince hareketsiz kalmaya çalışıyordum.

Yatmaktan kollarımının karıncalanıp uyuşmasına dayanamadığım için hafifçe yerimde kıpırdandım. Taylor uyku sersemliğiyle belimdeki elini sıkılaştırarak beni kendine yasladığında hissettiğim şeyle donup kaldım. Tanrım, sadece uyuyorduk. Bu yüzden erekte olmuş olamazdı. Ya da sadece şu erkeklerin gördüğü +18 rüyalardan görüyordu.

Aklıma gelen pis düşüncelerle sırıttım. Biraz yaramazlıktan kimse zarar görmezdi. Zaten uyuyordu, hiçbir şey anlamazdı.

Yattığım yerde hafifçe hareketlenip kendimi ona bastırdım. Farketmeden çıkardığı seslere gülmemek için elimle ağzımı kapattım.

Ben aptal gibi yaptığım hareketlere devam ederken göz ucuyla Taylora baktığımda, yüzündeki muzip ifadeyle ne yaptığımı sorgularcasına bana bakıyordu. Utançtan nefes almayı unuttuğum sırada hızlı bir hamleyle üzerime çıkıp kollarımı başımın üstünde birleştirdi. Bir süre beni izledikten sonra küçük çaplı bir kahkaha atarak üstümden kalktı ve yerdeki tişörtünü giydi.

"Üstünü giyin, kahvaltıya gel."

O odadan çıkarken ben de ellerimle yüzümü kapatıp az önceki anının beynimden kopup gitmesi için dua ettim. Beş yıllık güzel anılarım silinmişti ve yerini bunlarla mı dolduruyordum?  Rezalet... (Sıçtııın çocuk ilk hareketi senden bekliyordu kaldırdın paşayı indir indirebiliyorsan)

~

Pijamalarımla ve çıplak ayaklarımla soğuk mermer zeminde şıp şıp yürüyerek alt kata indim. Mis gibi bir sofrayla karşılaşma hayaliyle koşarak içeri girmemle Taylorun üzerime koşması bir oldu.

"Üstünü giyin demiştim.."

Ben iki takım elbiseli adamla resmi bir kahvaltı yapacağımızı nerden bilebilirdim? Hem kahvaltı günün en rahat öğünüydü. Takım elbiseyle kahvaltı mı yapılırdı??

Bir hevesle indiğim merdivenleri yavaş yavaş tekrar çıktım. Üzerime daha uygun bişeyler geçirdikten sonra daha az berbat görünmek için  karışık saçlarımı taradım.

Kahvaltı masasına geldiğimde Taylor yoktu. Ben de o iki adamın tam karşısına geçip önümdeki kreplerin üstünde duran vişneyi ağzıma attım. Birinin yüz ifadesinden anlaşıldığı üzere gülmemek için büyük bir çaba sarfediyordu. Diğerinde ise mimik oynamıyordu.

Sonunda Taylor gelip sessizliği bozduğunda ikisi de rahatlamış gibiydi.

"Adam, Donald tekrar hoş geldiniz. Bu Adelin Burnyll. Adel bunlar da Adam ve Donald Force. "
"Memnun oldum."

Yüzümde hafif bir gülümsemeyle nazikçe elimi uzattım. İkisiyle de tokalaştıktan sonra bütün ilgimi önümdeki kahvaltı sofrasına çevirdim.

Onlar derin ve resmi sayılacak bir dille sohbet ederken ben de arada sırada -evet -hıhım gibi kısa cevaplarla sohbete dahil oluyordum.

"Şirket yönetmek için çok genç değil misiniz bayan Burnyll?"

Son kısmı duyana kadar sorunun bana sorulduğunu düşünmüyordum bile.

"Anlamadım?"

Adam söze başlayamadan Taylor boğazını temizleyerek ondan önce davrandı.

"Babandan sonra, yani şirketin tek varisi sensin ya.."

Çok kısa süren bir sessizliğin ardından Donald saatine bakıp ayağa kalktı.

"Bir toplantıya yetişmemiz lazım. Her şey için teşekkürler. Sizinle tanışmak güzeldi bayan Burnyll."

Gülümseyerek uzattığı elini sıktım. Ve aynı şekilde diğerinin de. Kapıya kadar eşlik edip yolladıktan sonra yarım kalan kahvemi alıp Taylorun yanına gittim.

"Seni ciddi görmeye alışık değilim"

Diyip güldüm.

"Ben de"

Diye yanıtladı.

"Kimdi bu adamlar? Evimize geldiklerine göre önemli birileri."

"Şirkete ortak olmak isteyenlerden sadece biri. Kardeşler ve şirkete ortak olmayı çok istiyorlar."

"İyi de neden babamla konuşmuyorlar ki? Bizimle napacaklar?"

Taylor derin bir nefes alıp gözlerini kaçırdı. Ben de hâlâ soruma mantıklı bir cevap düşünüyordum.

"Babanı biliyorsun. Bu aralar, işleri çok yoğun. Yani, şirketle özel olarak ilgilenemiyo. Daha önemli işleri var..."
(kabirde götüne giren yılanları çıkarmakla meşgul askm)

Beni bir kere bile aramayacak kadar mı meşgul diye içimden geçirirken sadece kafamı salladım.

"Şey diyorum. Bugün.."
"Bugün ne?"
"Dışarı mı çıksak? Alışverişe falan gideriz."

Dışarı mı? Nerdeyse 2 aydır evden dışarı adımını atmayan ben bugün dışarı, alışverişe mi gidecektim? (Evt uzatma)

(Hey sen evet sen, aşağıdaki kalın fontlu yazıyı geçmiyorsun, ben hep geçiyorum çünkü qıwoeıwıwuywıw neysee yardımına ihtiyacım var oku lütfen bebeyim)

Selam bebek 💏👩‍❤️‍💋‍👩
Parantez içleri yazarkenki ruh halim wuweırotprkıeueuw

Neyse şimdi azıcık yardımcı ol, bu şıllık yazacak konu bulamıyor.

Ağağağ bi dk sevdiğim bey msj attı hemen geliyom.......

Geldim nerde kalmıştık. Heğ yazacak konu bulamıyorum +18 +25 +70 hiç farketmez istediğin senaryoları özelden at ben de ona göre yaziyim öptüm 💋 💋