Kırklı bölümlere kalmadan final yapmayı düşünüyorum. Ne diyorsunuz?
Sıcak su bedenimden süzülürken mırıltılı bir şekilde şarkı söylerken başımın ağrısının geçtiğini hissediyordum.
Ruhum yorgundu, hissetmenin sadece aptal bir duygudan ibaret olmadığını öğrendiğinden beri dayanılmaz bir sızı vardı bedenimde.
Son sıralar olmadığı kadar kafamı meşgul eden sorular şu ana kadar aklımın nerede olduğunu haykırıyordu.
Acaba bir ailem var mıydı?
Senin ailen zaten var.
Alpaslandan bahsetmiyordum. Küçüklüğüme dair silik görüntülere sahiptim fakat gerçekten hayata dahil olduğumu hissettiğimde ise çoktan Alpaslanın kolları bana sarılıydı. Beni korumak istercesine bana bağlı olan bu adam zaten sahip olduğum tek şeydi. Ve bir başka şeye sahip olmamı engelleyen tek adamdı.
Hiç umursamadığım mesajları atan o kişi?
Artık atmıyor.
Peki iki ay öncesinde yaşadığım o travma?
Evimizin önünde Alpaslanı öldürmekle görevlendirilmiş olan Pavelin adamını son anda Elfenin yakalayışı, ve onu acımasızca katledişi. Atlattık sanıyordum?
Öksürmeye başladım. Kıbrısa geldiğimizden beri ahşap ve küçük olan iki katlı evimizin küçük banyosu, sıcak suya dayanacak kadar sağlam değildi. Buhardan hiç bir yeri göremiyordum.
Suyu biraz ılıttığımda saç kremini saçlarımın uçlarına yedirdim. Tabi o sırada aşağıdaki gıcırdayan ahşap zeminin sesi rahatsız edecek kadar gürültüye bulanmasaydı bornozumu giyme gereği duymadan aşağıya inecektim.
Sinirle nefesimi verirken kabinden çıkarak siyah havlumu üstüme geçirdim.
"Alpaslan?!"
Kulağımı tırmalayan ses hafifçe duraksadı. Tam ona sessiz olmasını bağıracakken aklıma gelen şeyle duraksadım.
Alpaslan evde yoktu.
Çeşmeden akan su sesi kulağıma dolduğunda duraksayan ses tekrar gelmeye başladı. Sorun şuydu ki, ses artık aşağıdan gelmiyordu.
Buhardan önümü göremeyecek gibi olduğumda kapının kilidinin olmasına lanetler yağdırdım.
İçinde tarak gibi aletlerin bulunduğu plastik dolabı gözüme kestirdiğimde beynim saçmalamam gerektiğini haykırıyor, bu kadar paranoyak olmamam gerektiğini söylüyordu.
Ya Alpaslan değilse? diye susmasını sağladığım düşüncelerim gri dumanın banyoyu kaplamasıyla beni tek başıma bırakırken suyun halen akmasını umursamayarak plastik dolabı var gücümle kapının önüne itmeye çalıştım. Tabi banyonun ıslak zemini ve ıslak avuç içlerimi bu düşünceme dahil etmediğim için dolap yeri boyladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eccedentesiast / +18
ChickLitBedenim bir ateşte kavrulurcasına karıncalanıyordu ve o, O beni izliyordu. Eşsiz bir manzarayı izliyormuşçasına, sadece tutkuyla harlanan bedenlerimizi kavuşturuyor gibi değilde, ruhumuzu birbirine kilitliyormuş gibi bakıyordu. *** Eccedentesiast...