kırk beş

5.9K 461 51
                                    

Yüzüne öylece bakakaldım. Çetin paspası bırakıp üzerime doğru yürüdü. Arkamda duvar olduğu için bende geri geri gittim. Tanıştığımızdan beridir bilmem kaç defadır bu pozisyondaydık. Avuç içlerimi duvara yasladım. Çetin ise elini başımın üzerine koydu.

"Bununla yakın olma." dedi, emir verir bir tonda.

"Nedenmiş?" dedim, Çetin yüzüme eğildi.

"Çok mu meraklısın sen?" dedi, başımı evet anlamında salladım.

"Çok." dedim, Çetin duvarda ki elini çekip saçlarıma götürdü. Buklemi eline alıp okşadı.

"O zaman her şeyi merak etmeyi bir süre bırak." dedi, avuç içlerim terlemişti. Çetin buklelerimde ki elini çekip boynuma sardı. Uzun parmakları enseme doğru giderken, baş parmağı da yanağıma değdi.

"Hâlen beni diliyor musun?" dedi, dudağımın yanı kıvrıldı. 

"Çok mu meraklısın sen?" dedim, Çetin gözlerime bakarak başını evet anlamında salladı.

"Çok." dedi, sessizce kıkırdadım.

"Zil çalacak." dedim, Çetin derin bir nefes aldı.

"Çalsın." dedi, yan tarafa kaydım ve etkisi altından çıktım. 

"Sınıfıma çıkıyorum ben." dedim, Çetin sağ omzunu duvara yasladı ve gidişimi izledi.

O beni izlerken yürümek daha zor geldi. Merdivenlere ulaştığımda arkamı döndüm. Dimdirekt gözlerime bakıyordu. Hafifçe gülümseyip sınıfa çıktım. Sınıfa girdiğimde Rana karşıladı beni. Kolumdan tutup sınıftan çıkardı.

"BİR ŞEY OLDU!" dedi, kaşlarımı çattım.

"Ne oldu?" dedim, en azından onun aksine sakin bir tavır ile.

"Betül geliyor!" dedi, gözlerim fal taşı gibi açıldı.

"Ne demek Betül geliyor?" dedim, Rana yüzüme aval aval baktı.

"Ya Betül geliyor diyorum kıt mısın sen?" dedi, gözlerimi devirdim.

"E ne güzel işte uzun zaman olmuştu." dedim, Rana kolumdan tuttu.

"Daha önce geldiğinde yaptıklarını hatırlamıyor musun?" Koluma girdi ve beraber uzaklara baktık.

Biraz geçmişe gidip yaptığını hatırlamaya çalıştık.

Betül, ben ve Rana 7 yaşından beridir arkadaşız. Betül'ün babasının işi yüzünden Trabzona gitmek zorunda kaldı. Senenin belirli aylarında buraya geliyordu.

"Bence düzelmiştir." dedi, Rana.

"Şimdi neredeymiş?" dedim.

"Direkt benim evime geçecekmiş." Rana'nın omzuna elimi koydum.

"Allah sabır versin." dedim, Rana elime baktı.

"O seninde arkadaşın. Ben tek başıma bulmadım." dedi, alt dudağımı ısırdım.

"Rana, çocuğumuz değil." dedim, ve kahkaha attım.

"Doğru lan bir an kendimi fazla role kaptırdım." Akşam çıkışa kadar sıkıcı dersleri bir şekilde geçti. Akşam çıkışta ise Rana kolumdan tuttu ve kendi evine götürdü.

"Benim ne işim var burada?" dedim, Rana kolumu cimcikledi.

Ranagilin evinin önüne geldiğimizde gözlerimi usulca kaldırdım.

Oha.

O ne lan.

Işık mı o?

Gözlerim kamaştı resmen.

"Rana, onun Betül olduğuna emin miyiz oğlum?" dedim, Rana da aynı benim gibi bakakalmıştı.

"Yok lan değildir." İkimizde kol kola girdik. Aynı adımlarla hızlıca yürüyüp Betül'ün yanına gittik.

"Betül sen isen ses ver." dedi, Rana. Betül önce hafiften gülümsedi. Gülümseyince gamzesi çıktı. Gözleri rengini hiç kaybetmemişti. Aynı ışıltısı ile duruyordu.

"Benim tabii salaklar." deyip, ikimize de sarıldı.

Betül aşırı güzel olmuştu.

"Çok özledim aşkom sizi." dedi, ağzından asla aşkom lafı düşmezdi.

"Engelleyeceğim sizi yazmıyorsunuz bana hiç." Heh birde bu. Asla ayrılmaz parçası.

"Neyse size çok aşık olduğum için bu seferlik affediyorum." dedi, sarılma merasimini bitirip eve geçtik. Betül ve Rana konuşurken benim telefonuma bildirim gelmişti.

Çetin : okuldan erken mi çıktın

Evet

Bir arkadaşımız geldi de

Çetin : kim

Betül

Çetin : güzel

Evet Betül güzeldir

Çetin : hayır onun için demedim

Çetin : güzeldir belkide bilmem ve beni ilgilendirmez

Çetin : geldiği için güzel dedim

Anladım Çetin

Merak etme

Çetin : neredesin şimdi

Ranagilin evindeyiz

Çetin : bekle orada

*Çetin çevrimdışı*



KALBİM SENDE KALDI | TEXTİNG ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin