29. Bölüm

9.3K 381 58
                                    

Asaf sevdiğini güzelce yıkayıp pakladıktan sonra bir güzel karnını dolurmuştu. Heyecandan yerlerinde duramıyorlardı. Akif'in ısrarıyla sadece iki saatliğine izin alıp kan testi yapmaya götürdü eşini. Doktorunda onaylamasıyla artık bir bebekleri olacağı kesinleşmişti.

İkiside mutluluk sarhoşuydu. Akif'se haberi aldığında hiç olmadığı kadar duygusal hissetleye başlamıştı. Kocası işe gittiğinde evi temizleyip kocası için yemek pişirdi.

Asaf çok yoruluyordu onlar için. Bunu seve seve yaptığınında farkındaydı Akif. Aileleri için çalışıyordu. Çok mutluydu, sevdiği adamlaydı ve bir bebekleri olacaktı, onu üzen şeyse eşinin topal ayağıyla çalışıyor olduğuydu.

Ona bir şey olacak diye ödü kopmaya başlamıştı. Artık iki canlıydı, babalarına bir şey olacak olursa sonu felaket olurdu Akif'in. Karnındaki çocuğu kimse kabul etmezdi. Onu bile kabul etmezlerdi. Ailesine gidemezdi, çalışamazdı. Akif bu düşüncelerle divana çöküp cenin pozisyonuna geçti.

Hayat çok zordu, yaşamak çok zordu. Şu an mutluydular, kocasından ya da kendinden  yana bir şüphesi yoktu ama gelecek onu kaygılandırmaya başlamıştı.

Kollarını dizlerine sarıp iyice büzüldü divanda.

"Asaf, korkuyorum gel artık."

Hiç bir bekleyiş bugünkü gibi uzun sürmemişti sanki. Elini karnına koyup yanlız olmadığnı hissetmek istedi ama rahatlayamadı bir türlü. Kocasını istiyordu.

Kapı çalındığını duymadı bile. Kaygıları tüm zihnini meşgul ediyordu o sırada. Asaf kapıyı çalmasına rağmen açılmadığını görünce kaygılanıp anahtarla girdi. Yavrusu koltukta büzülmüş yatıyordu.

" Nûrum?"

Ses vermeyince yanına gidip boyun girintisini öptü. Hasretinden geberecekti neredeyse.

" Asaf, kocacım geldin mi? Özür dilerim duymadım kapıyı."

Asaf kafasını eşinin mis kokuyu boynundan çekmeden sert sert öpmeye başladığında Akif hemen kucağına çıkmıştı kocasının. Gerginlikle katılaşmış bedeni kocasının dokunuşlarıyla gevşemeye başlamıştı.

" Asaf'ım çok mu özledin beni?"

" Hı hı. Öldüm hasretinden sevdam."

Sesi boğuk çıkmıştı ama özlemi kelimelerinden taşıyordu. Asaf eşine doyamayıp boynunun her yerini sert sert öpüp kokladıkça Akif kucağında mırıl mırıl mırlıyordu. Mırlamaları kulağına doldukça canına can geliyordu sanki.

" Özledin mi kocanı?"

Asaf elini eşinin kasıklarına bastırdığında Akif tiz bir sesle inledi.

" Çok özledim, kocacım. Çokk"

Elini kocasının elinin üzerine koyup iyice bastırmasını sağladığında bacaklarını araladı iyice. Asaf elini eşinin eşofmanına sokup küçük pipisini parmaklarının arasına aldığında ikisininde içi bir hoş olmuştu.

Yavrusunun minik aletine bayılıyordu. Elinin altında kaybolmuştu hemencecik. Her seferinde heyecanla bir serçe tutarmış gibi tutup ilgilenirdi yavrusunun küçük aletiyle. Ona ait olan her şeye bayılıyordu zaten. Sevdiğinin nefes alış verişi bile bambaşkaydı onun için.

"Bu ne güzellik yine. Yumuşacıksın yavrum."

Başını eşinin boynundan çekemiyordu bir türlü. Hamile eşinin kokusu müptela etmişti kendine.

Parmaklarını çocuğun küçük pipisini zedelememeye dikkat ederek ufak ufak ovuşturmaya başladığında ucundan zevk sıvıları gelmeye başlamıştı. Hemen baş parmağını ucuna bastırıp sevk sıvısını yaydı etrafına.

Ansızın _MPREG- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin