22. Bölüm

11.1K 369 137
                                    

Yine geldim😚😚

"Asaf hala inanamıyorum. Doktor ne dedi duydun mu? Gayet sağlıklıymışım, bir bebeğimiz olabilecekmiş."

Hastane koridorunda çığlık çığlığa bağırıp kocasının kollarına atılmamak için o kadar zor tutmuştu ki kendini evlerine varır varmaz yaygarayı koparıvermişti.

" Duydum gülüm. Duymaz olur muyum."

Kalbi çiçek açmıştı eşinin bu mutlu hali karşısında. Onunda içi içine sığmıyordu.
Bir hafta içinde aşılama yapılıp uygun yumurtanın döllenmesi sağlanacaktı. Aşılamadan yaklaşık iki hafta sonra test yapıp gebe kalınıp kalınmadığına bakılacaktı.

"Hem dedi ki senin spermlerinde sağlıklıymış. Genç olduğum için daha kolay bir gebelik olabilirmiş ama doğum sezeryan olacakmış. Ama sevgilim biz niye özele gittik ki? Devlete gitseydik keşke."

O heyecanla bir şey dememişti ama özelin masraflı olacağı bir gerçekti. Sadece kocası çalışırken böyle bir şeyin altından kalkmak zor olurdu. Onu böyle bir yükün altında bırakmak germişti çocuğu,  doğumu bile o hastanede yaptırmak istiyordu. Bunu karşılamaları imkansızdı.

Ama Asaf her şeyi göze almıştı bile. Planlarını buna göre yapmıştı. Evden gelen tüm parayı eşinin hamilelik giderleri için kullanacaktı, işin sonunda ellerinde bir şey kalmayacaktı ama çalıştığını düzenlerini devam ettirmek için yettirecekti. Gerekirse kuru ekmek yiyip eşinin ve çocuğunun karnını doyuracaktı.

" Sen bunları düşünme, kocan halledecek her şeyi. Sadece mutluluğumuza odaklan. Çok istediğin o bebeği vereceğim ben bize. "

Kaşları çekilmişti çocuğun.

" Nasıl olacakmış o? Evin parasıyla değil mi?"

Yüzü düşmüştü birden çocuğun. Onun yüzünden evinden yurdundan olmuştu adam. Şimdide onun isteğini yerine getirmek için elinde avucunda ne varsa harcıyordu.

" Düşürme gül yüzünü."

Eşini göğsüne çekip saçlarını koklaya koklaya öptü.

" Senden değerli neyim var ki benim. Bebeğimiz için değil de ne için harcayacağım o parayı. Bir aile olmamız her şeyden önemli değil mi? Bebeğimiz için değmez mi?"

Gözleri dolu dolu olmuştu yavrusunun. Dayanamadı gözlerinden de öptü.

" Değer. Çok istiyorum Asaf, bir bebegimizin olmasını çok istiyorum."

Daha hamile kalmadan duygusallaşmıştı bile.

" Merak etme nurum, olacak inşallah. İstediğin gibi senin gibi minik ağızlı bir bebeğimiz olacak. "

" Ben minik ağızlı mıyım?"

Çocuğun dikkati dağılıvermişti birden. Kocaoğlandan bu kadar uzun süre ayrı kalmış olması bile mucizeydi.

" Öylesin, bebek koku eşim benim."

Asaf eğilip eşinin minik ağzına küçük küçük defalarca öpücük kondurdu.
İçine sokası geliyordu onu.

" Hmm o zaman söyle, deliğim mi minik yoksa ağzım mı?"

" İkiside."

" Kocaoğlan hangisini seviyor peki?"

" İkisinide."

" Kocam hangisini seviyor?"

" Eşinin her köşesini ayrı ayrı seviyor."

Ansızın _MPREG- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin