Önceden uyarayım, hikayede madde kullanımıyla ilgili kısımlar var. Rahatsız olacaklara ya da etkilenecek olanlara duyurulur.
---
Issız sokakta kulaklıklarından gelen müziğin eşliğinde yürüyen genç arkasında hissettiği hareketlilikle kaşlarını çattı. Omzunun üzerinden arkaya baktığında üç kişinin arkasında tuhaf bir şekilde yürüdüğünü gördü. Sanki sarhoş gibilerdi. Hızını biraz arttırarak bir an önce evine ulaşmak istedi. Arkasından gelen adım seslerinin de hızlandığını duydu.
Korku tüm vücudunu ele geçirmişken aklından buradan koşarak uzaklaşmak geçiyordu. Kolunu tutan el irkilerek geri çekilmeye çalışmasına neden oldu. "Nereye böyle?"
"Bunun sizi ilgilendirdiğini sanmıyorum. Bırakın kolumu."
"Hadi ya. Bıraktırabiliyorsan bıraktır bakalım." Kolunu çekiştirse de pek bir faydası olmadı. "N'oldu cici çocuk, yapamadın mı?"
"Ne istiyorsunuz benden? Bırakın gideyim."
"Üstünde nakitin var mı?" Cebinde sadece yarın kullanacağı yol parası vardı.
"Yok." kendisini süzen gözler onu geriyordu. Korkuyla etrafına bakındı.
"Kulaklığın neye bağlı?" cevap vermeyip kolunu bir kere daha çekiştirdi. Nihayet kurtardığı kolunu ovalayıp birkaç adım geri attığında sırtı birinin göğsüne çarptı. "Sana bir soru sordum? Madem üstünde nakitin yok, para edecek bir şeyler ver bize."
"Benim üstümde nakitim var, almak ister misin?" gelen dördüncü kişiye çevirdi gözlerini. "Çocuğu rahat bırakın gitsin. Sence sana verecek parası olan kişinin bu saatte, bu yolda ne işi olur?"
"İşine git."
"Onu rahat bırak Scott." az önce kolunu tutan genç karşısında duran diğer genci hafifçe ittirdi.
"Sana işine bakmanı söyledim."
"Bende sana onu rahat bırakmanı söyledim. Abinin burada böyle şeyler yaptığından haberi var mı?" derken cebinden telefonunu çıkardı. "Merak etmesin, haber vereyim en iyisi."
"Gidiyoruz beyler." diyen gence şaşkınca baktı Harry. Bu kadar basit miydi onu durdurmak. "Seni mutlaka bir gün tekrar bulurum cici çocuk."
"Hala oyalanıyorsun Scott." Uzaklaşan üç bedenin arkasından baktı. Korkudan kuruyan dudaklarını ıslatarak "T-teşekkür ederim." dedi.
"Sende daha fazla dolanma buralarda, nereye gideceksen git. Bir daha da böyle ıssız yolları kullanma. Her zaman bunun gibi korkaklar çıkmayabilir karşına." başını sallasa da kapüşonu yüzünü kapatmış olan gençteydi gözleri. Başını hafifçe kaldırdığında gördüğü mavi gözler yorgun bakıyordu. Karanlıkta bile kendini belli eden mavi gözler bir an duraksamasına neden oldu. Güzel gözler, diye düşünse de şu an bunu düşünmek için saçma bir an olduğunu fark etti.
"Hadi git artık."
"T-tamam. Şey, size nasıl teşekkür edebilirim?"
"Başımdan giderek teşekkür etsen nasıl olur kıvırcık?"
"Adım kıvırcık değil. Harry."
"İyi, ne yapabilirim bu bilgiyle?" deyince Harry ona kaşlarını kaldırdı. Sert çıkan sesi biraz korkutmuştu onu ama sinirleneceği bir şey söylememişti ki. "Korkuyor musun yalnız gitmeye?" diyerek gözlerini kısan mavi gözlü gence başını iki yana sallayarak karşılık verdi. En fazla 21-22 yaşlarında olduğunu düşünüyordu.
"Git o halde, neden bekliyorsun burada?" diyerek gözlerini devirince Harry kaşlarını çattı.
"Sen adını söylemeyecek misin?"
"Gerek var mı?" o yürümeye başlayınca Harry onu takip etti.
"Ama ben sana söyledim."
"Söylemeseydin. Ben sana adını sormadım." Harry sinir olarak kaşlarını daha çok çattı.
"O çocukları nereden tanıyorsun? Arkadaşların mı?"
"Hayır ve bu seni ilgilendirmiyor kıvırcık."
"Sana bir adım olduğunu söyledim az önce, anlamadın mı?" kendisine dönen ters bakışlarla sertçe yutkundu. Evinin olduğu sokağa gelince durdu. "Yardımın için sağol." dese de mavi gözlü genç çoktan ondan uzaklaşmıştı. Harry'nin söylediğini duysa da dönüp ona bakmamıştı bile.
Ve bu onların ilk karşılaşmalarıydı belki ama onlar bilmese de son olmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
We'll Be Alright | Larry
FanfictionLouis bir serseriydi. Harry ise onu tanıdıktan sonra hayatı değişen biriydi. Peki o da Louis'yi değiştirebilecek miydi? Uyarı! Uyuşturucu madde kullanımı yer almaktadır.