18

427 42 8
                                    

Louis mutfağa girdiğinde kaşları çatıktı. Harry kısa süreliğine ona bakıp hazırladığı tabağa geri döndü. Sinirli olduğu her halinden anlaşılıyordu. Tek isteği sorun çıkarmamış olmasıydı. "Bir sorun mu var?"

"Bir müşteri tabağını tam önüne değil biraz sağa bıraktığım için bana işimi öğretmeye çalıştı az önce. Çok biliyorsa neden gelip benden bir şeyler istiyor ki, kalkıp kendisi alsın."

"Alttan al Lou, sakin kalmaya çalış. Sonuçta bizim işimiz bu."

"Ben sakin falan kalamıyorum, sen sakinleştirmek ister misin?" dedi muzip bir ses tonuyla. Ruh halinin hızlı değişmesiyle Harry gülümseyerek ona baktı. Louis ise tepsiyi bir kenara bırakıp onun karnına sarıldı. Burnunu boynunda gezdirirken Harry alt dudağını dişleyerek başını onun başına yasladı.

"Annen her an gelebilir ve ben olsam mutfakta böyle bir görüntüyle karşılaşmak istemezdim."

"Bir şey yapmıyoruz ki, sadece sakinleşmeye çalışıyorum. Hem sevgiliye sarılmak yasaktır, diye bir tabela görmedim ben." kıkırdayarak başını onun omzuna bıraktı.

"Yine işine geldiği gibi davranıyorsun."

"Böylesi daha çok hoşuma gidiyor. O zaman sana istediğim gibi yaklaşabiliyorum, sarılabiliyorum, öpebiliyorum." dedikten sonra dudaklarını Harry'nin çene kemiğine bastırdı. Koklayarak bir öpücük bıraktığında Harry sertçe yutkundu.

"Senin için yemek hazırladım. İlk defa denedim, tadı nasıl bilmiyorum." diyerek konuyu değiştirdi. Aksi takdirde her an Louis'nin dokunuşları altında eriyip gidebilirdi. Louis hoşnut mırıltılar çıkararak tekrar burnunu boynuna sürttü.

"Güzel olduğundan eminim. Eski kafede çalışırken de öğle saatlerinde çok güzel yemekler hazırlardın bana." Harry bu cümleden sonra yüzündeki gülümsemenin silinmesine engel olamadı. Ondan ayrılarak gülümsemeye çalışıp tabağı uzattı. "N'oldu bir anda?"

"Bir şey olmadı." deyip omuz silkse de Louis tabağı eski yerine bırakıp ona yaklaştı.

"Yüzün düştü. Gerildin. Sarılırken hissediyorum vücudundaki değişimi." derken ellerini tutup üstünü okşadı. "Anlat bana." Harry hafifçe omuz silkti. Bu konuda dürüst olacaktı.

"Ben... o zamanlar çok kırılıyordum Louis. Senin için güzel bir şey yaptığımda bile ters tepmesi beni mahvediyordu." Louis gözlerindeki pişmanlıkla baktı ona.

"Geçmişte yaptığım kötü şeyleri silemem ama çok özür dilerim. Tek amacım seni o çöp yığınına dönmüş hayatımdan uzak tutmaya çalışmaktı. O gün benim yüzümden göz yaşı dökmen kendimi dövmek istememe neden oluyor. Üzgünüm."

"Üzülmen için söylemedim. Sadece... o zamanla şu an arasındaki fark tuhaf hissettirdi."

"Çok lezzetliydi. Hızlı hazırlanmış olduğu çok belliydi ama bir o kadar da özenilmiş görünüyordu." dedi o gün yediği yemeği hatırlayarak.

"Çünkü içine sevgimi katmıştım seni şapşal, tabii ki lezzetli olacak." diyerek ruh halini değiştirmeye, ortamdaki ağır havayı dağıtmaya çalıştı.

"O gün mutfağa gelip bir müşterinin söylediklerini iletmiştim sana, hatırlıyor musun? Yediği şeylerin çok lezzetli olduğunu, senin bu işte çok iyi olduğunu söylediğini söylemiştim." başını sallayarak bunun konuyla ne alakası olduğunu düşündü. "Aslında o benim düşüncemdi. Sana öyle ters davrandıktan sonra ağladığını anlamıştım ve biraz olsun mutlu hissetmeni istedim." Harry gözlerinde beliren parıltıyla baktı ona.

"Seni seviyorum."

"Seni o zamanda seviyordum ama aptal düşüncelerim yüzünden öyle davranıyordum. Şimdi kırdığım her parçanı öperek iyileştirmek istiyorum."

We'll Be Alright | LarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin