Azize arkadaşlarının gidişinden sonra tam içsel dünyasına geçecekti ki bir anda, duyulan sessizliği bozan boğucu kahkaha kulaklarını ağrıttı. Sesin olduğu yere doğru baktı ürkerek. Karanlıktaki hiç de yabancı olmayan ara ara beyaz tellerinin de olduğu dağınık saçlı, üzerinden beyaz önlüğünü hiç çıkarmayan, ürpertici bakışlı çılgın adam konuşmaya başladı:
P: Hahhah.. Sizin sayenizde hiç araştırmama bile gerek kalmadan gerekli bilgilere ulaşabiliyorum. O zayıf korunma kalkanınız sadece sizden güçsüzler için varlığınızı siler. Unutma ben sizden daha güçlüyüm.
Azize yüzündeki gerginliği bir kenara atıp gözlerini kapattı ve konuşmaya devam etti.
İ: Bizi gözetlemek sizde eskiden kalma bir alışkanlık galiba.
Karanlıkta duvara dayanan adam doğruldu ve gürültülü bir kahkaha daha attı. Gözlerinden alev çıkarcasına konuşmaya devam etti.
P: Haklı olabilirsin. Sizi büyüten bu güçlere kavuşmanızı sağlayan bendim. Sizin bu ilerleyişinizi görmek inanılmaz bir şey. Uzun zaman yaptığım araştırmalarımdan çıkardığım hipotezlerin doğruluğunu sizin üzerinizde test ettim. Siz benim deney farelerimsiniz nasıl gözetlemeden durabilirim. Üstelik çok şaşırtıcı sonuçlar da verdiniz. Tahminlerimin ötesinde bir güç kazandınız. Sahi neydi sizin mottonuz?... Dur söyleme hatırladım "Sevgi, güçtür." idi.
İ: Doğru. Size göre ise "Güç, güçtür." değil mi? Size tavsiyem sevgi bağının gücünü hafife almayın.
P: Bu durumdayken bile hâlâ buna inanıyor olmanız gerçekten gülünç.
İ: Neye inanmak istiyorsanız ona inanın lakin başka insanların inançlarını da küçümsemeyin lütfen. Eskiden en güvendiğim ve saygı duyduğum insanlardan biriydiniz. İyi bir oyuncuymuşsunuz.
P: Küçümsemek mi? Küçümsemek değil tecrübelerime dayanarak bunu söylüyorum. Ayrıca o sıkıcı anılardan bahsetme bir daha. Size iyi davranmak midemi bulandırıyordu. Sizi bir araya getirip hanginizin seçilmiş karanlık güce sahip olduğunu bilmeden yaşadığım ve hepinize iyi davranmak zorunda kaldığım günleri düşündükçe hepinizin derilerini yüzmek ve işkence yapmak istiyorum. Neyse ki çok sabırlıyım. O tam olarak uyanana ve gücünü kazanana kadar bekliyorum. O gün geldiğinde farklı deneylerim için sizi tekrar denek olarak kullanmaktan büyük bir zevk alacağım.
İ: Planlarınızın her zaman istediğiniz gibi gitmediğinin farkındasınızdır diye düşünüyordum ama yanılıyormuşum. Büyük bir hayal kırıklığı yaşadığınızdan emin olacağım.
Çılgın adam kafesin parmaklıklarına yapıştı ve yüzünü iyice azizeye yaklaştırarak soluk soluğa konuşmaya devam etti.
P: Karanlığın gücünü uyandırmak için yapmaman gereken bir şeyi yapıyorsun, ışığın gücünü kullanıyorsun. Her zaman akıllıca kararlar alan sen bile karanlığa hizmet ediyorsun. Bu seni günden güne zayıflatıyor üstelik kafesimin içindesin ama yine de bu kadar iddialı konuşuyorsun. Aslında şu an benzer amaçlar için hareket ediyoruz ama benim kötü olduğumu söylüyorsun. Herkes kendi çıkarları, kendi amaçları için hareket ediyorlar ama nedense bazılarını kötü olarak gösteriyorlar. Neyse ki senin ne düşündüğün umurumda bile değil. Çok yakında gözlerindeki o umudu söküp atacağımdan emin ol.
Azize ne kadar sinirlense de sakinliğini korumaya devam etti ve daha fazla konuşmayı uzatmak istemediği için sustu.
Çılgın adam azizeye uzunca bir süre baktı ve içinden şu sözcükler geçti: "Farklı taraflarda olsak da birbirimize çok benziyoruz. Mesela ikimizde uğruna yaşadığımız insanlar için karanlığa hizmet ediyoruz. Ama bir yandan da yaptığın tüm bu fedakarlıklar, bana onu hatırlattığı için sinirlerimi bozuyor. "
Karanlıktan siyahlara bürünmüş biri gelip çılgın adamın kulağına bir şeyler fısıldadı. Çılgın adam aniden oldukça ciddi ve acı dolu bir yüz ifadesi yaptı. Zoraki ve iğrendirici bir gülümseme ile azizeye dönerek konuştu.
P: Durumunu yine kontrol etmeye geleceğim benim minik denek farem. O zamana kadar daha fazla işe yara olur mu? Artık gidiyorum. Gitsem bile gözüm üzerinde sakın saçma bir şey yapmaya kalkışma yoksa sonuçlarına katlanmak zorunda kalırsın!
Gelişi hızlı olduğu gibi gidişi de oldukça hızlıydı.
Çılgın adam karanlığın içinde kaybolunca azize rahat bir nefes alabildi. Yıllardır onun kafesinde olmasına rağmen hâlâ onunla konuşmak rahatsız ediciydi. Neyse ki duydukları ile yetinmiş ve önemli olanı fark etmemişti. İnsan çok dikkatli bile olsa görmek istemediği bir şeyi göremez. Elini göğsüne doğru götürdü, gözlerini kapattı ve gücü ile sevdiği için ışık olmaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVERA : ZEVAHİR İLE BATININ ARAFINDA
FantasíaGördüklerimiz bize yeteri kadar bilgi vermez. Bildiğimizi sandıklarımızın bile görünmeyen sırları olabilir. Mavera kısacası görünenin ötesini; yaşamın ardındakileri bulmak isteyen, araştıran kişilerin hikayesi. Karanlığa hapsolmuş bir zihin... Sevgi...