🌱Rengârenk Acılar
*Hep sana çıkıyor bu yollar, inan kader diye bir şey var .*
Keyifli okumalar 💕Sabah kalkıp ev ahalisiyle beraber kahvaltımızı yaptık. Gitmemizi istemiyorlardı . Alperen'i bilemem ama ben gitmek durumundaydım. Ki bunu ona da söylemiştim ama kabul etmemişti.
Kahvaltıda eli yaralı tarafına dokunmuştu. Sorduğumda bir şey yok demişti ama kahvaltıdan sonra yukarı çıkmış ve hala gelmemişti.
Biraz daha bekledim ama gelmeyince merak edip ben de yukarıya çıktım. Odasının önüne geldiğimde kapısını tıklattım ama herhangi bir ses yoktu . Tekrar tıklattım yine bir ses gelmeyince kapısını aralayıp içeriye girdim . Odası da kendisi gibi kokuyordu .
Odasında değildi, aşağıda da yoktu . Nereye gitti bu adam ? Odanın içinde su sesi duymamla duşta olduğunu anlayıp odadan çıkıyordum ki bana seslendi .
" Duru?"
- Efendim ?
" Bir şey mi oldu ?"
- Hayır olmadı ama sen uzun süre gelmeyince merak ettim ,bir bakayım dedim . Kapını tıklattım ama ses gelmeyince içeri girip bakmak istedim . Duşta olduğunu farkedince hemen çıkıyordum ki sen çıktın. Afedersin ,ben çıkıyorum aşağıda bekliyorum seni .
Arkam hala ona dönük konuşuyordum.
"Sorun yok, arkanı dönebilirsin. "
- Yok ben dönmeyeyim . Gideyim ,hatta gidiyorum .
Adımımı attım ama izbandut gibi karşıma dikildi ve ben hala inat edip utandığımdan bakamıyordum . Eliyle çenemden tutup başımı kaldırdı . Ohh şükür giyinik durumdaydı. Üzerine vücudunu saran beyaz bir tişort altına da siyah kot pantolon giymiş ve parfümünü de sıkmıştı.
" Neden gözlerini kaçırıyorsun?"
- Kaçırmıyorum .
" Neden yüzüme bakmıyorsun peki ?"
- Yoo,bakıyorum .
Yüzüne baktığımda dudağının kenarı kırvrıldı . Önümden geçtiğinde kendi valizini alarak kapıyı açtı ve beraber aşağıya indik.
Ailesi bizim geldiğimizi görünce ayağa kalkıp yanımıza geldiler .Alperen çok yüzüne bakmasa da ilk babasının elini öpüp vedalaşmaya başladı. Annesine hüzün çökmüştü.
Ne yapacağımı bilemedim ama en doğru şeyin bu olduğuna inanıp ben de babasının karşına geçip elimi uzatınca elimi tuttu ama öpmeme izin vermeden kollarını bana sardı .
Bu zamana kadar bilmediğim baba sevgisi nasıl bir şeydi? Kendi canından, kanından bir parçanı koruyup kollamak, sevmek , değerli olduğunu hissettirmek bu kadar zor muydu gerçekten? Peki ya kardeş sevgisi ? Alperen'e baktığımda kardeşleriyle arasındaki bağı ben dışardan biri olduğum halde çok net hissedebiliyordum.
Annesi de sıkı sıkı sarılmıştı bana . Annesinin yerinde annem olsaydı diye düşünürken içimden geçenler nefesimi keserken ,gözlerim dolmuştu.
"Abi ,yengemi yine getirirsen değil? ( değil mi )"
" Getiririm tabi abiciğim . Neden getirmeyeyim. Dikkat edin kendinize . Allaha emanet olun ."
"Annesi: Oğul arayı çok uzatmayasan, seni çok gördüğümüz yoktur zaten ."
"Tamam anacığım ,uzatmayız. "