Gözlerimin yanlış görmemiş, kulağımın yanlış işitmemiş olmasını diledim o an . Fakat gerçekti, gelmişti.
- Alperen... Sen... sen buradasın .
"Evet buradayım ."
- Ama nasıl, ne zaman geldin?
"Duru ben evimi özledim .Bana kalbini açar mısın ?"
Şu an ki mutluluğumu anlatmaya hiçbir kelimenin duygusu anlamı yetmezdi . Koşarak boynuna sarıldım. Kollarını belime sarıp sarıldı sıkıca. İkimizin de kalbi yerinden fırlarcasına atıyordu .
Bu kokuyu solumak , bu güven duygusunu hissetmek , kalbimin onun için bu kadar atışı... Bu Alperen olmadan hiçbir zaman bulamayacağım bir güzellikti .
Geri çekilip gözlerine baktım. İlk kez mutluluktan ağladım .
"Ağlama, gözyaşların inci tanesi gibi . Dökülmesin. Sorumun cevabını alabilir miyim artık?"
- İlk defa mutluluktan ağladım. Kalbim senin evin , ve kapıları sana daima açık olacak. Evine Hoş geldin Alperen,iyi ki geldin .
"Benden mutlusu, benden şanslısı yok şuan bu dünyada . Çok...Çok hoş buldum Duru . İnci tanem ."
Tekrar sıkı sıkı sarıldım. Hâlâ inanamıyordum .
"Hadi içeri geçelim , hava esiyor biraz hasta olma ."
- Tamam geçelim . Alperen , gitmeyeceksin değil mi ?
"Bir kere gittim Duru, bir daha hiç gitmem . Gidemem ..."
Masanın üzerindeki bardağı da alıp ön tarafa geçtik . Ellerimiz birbirine bağlıydı. Yavuz bizi gördüğünde otuz iki diş gülüyordu. Bardağı mutfağa bırakıp içeriye geçtim , yanına oturdum .
-Ne zaman geldin?
"Normalde daha erken gelecektim ama uçak rötar yaptı. Bir saat önce geldim . Valizi kapıdan içeri itip sana geldim. "
- İyi ki geldin . Peki şimdi ne olacak ?
"Güzel soru. Şimdi seninle birlikte güzel bir hayata başlayacağız. Korktuğun her şeyi geride bırakacak güzel bir hayat . Duru eğer kalbinin kapısını bana açmasaydın, ben yine de dönerdim. Gidersem ,vazgeçmek istemedigim halde belki senden ayrı yapabilirim dedim ama olmadı, yapamadım. "
"Ben artık saçlarına dokunmak, her sabah gözlerine bakarak ,kokunu soluyarak ,sana sarılarak uyanmak ve uyumak istiyorum . Geri kalan hayatımın her gününü seninle geçirmek istiyorum . Korktuğun ne varsa beraber atlatacağız. Seni hiçbir zaman incitmeyeceğim, kırmayacağım. Sadece bana güven."
- Alperen özür dilerim .
"Ne için?"
- Kendime bile itiraf edemediğim duygularımı sana söyleyemedim. Emin ol ki benim için hiç ama hiç kolay değildi. Korkularımı seninle aşabilirim ama Eğer bir gün beni bırakırsan, incitirsen ,bilerek kalbimi kırarsan işte o zamandan sonra ben bir daha ayağa kalkamam . Güvenim, inancım sonuna dek biter .
"Gözlerime bak , bak ve artık o itirafını eder misin ?"
- Seni...seni seviyorum.
"Seni kalbimin en derinlerinde çok ama çok seviyorum inci tanem. "
- Neden bana inci tanem diyorsun ?
"Şöyle açıklayayım. Bir deniz düşün, uçsuz bucaksız masmavi güzel bir deniz . O denizin derinlerinde küçük ama göz alıcı bir şey var . İçini açıp bakıyorsun ve içinden değerli küçük bir tane inci çıkıyor.Kimsenin görüp de bulamayacağı çok değerli bir şey. İşte o sensin. Sen benim o değerli inci tanemsin ."
