Selamün aleyküm canlarımm^^
Nasılsınız?
Bomba bir bölümle karşınızdayım.Hadi bölümün sonunda konuşalım.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.Beğenmeniz dileğiyle iyi okumalar.💙
___________Aslında herkes birer katildi.Kimisi insanların,kimisi duyguların.
___________Ömür'ün anlatımıyla
Bazen belirsiliğe düşer insan.Elinden gelen her şeyi yapar ama yine de çıkamaz o belirsizlikten.Evham yaptıkça daha da derine iner.Aslında öylece dursa,belki de daha kolay olurdu o belirsizlikten çıkması ama aklı rahat vermez bu sefer de.Çalışır çabalar,bu sefer hiç çıkılmayacak bir belirsizliğe düşer.
'Bazen öylece durmak gerekir bir şeyleri halletmek için.' diye bir cümle okumuştum bir kitapta.Öylece dursam halleder miydim gerçekten bazı şeyleri?
Azat...Değişik biriydi.Onda çözemediğim bir çok şey vardı.Çözebildiğim tek şey ise kendini düşünmediğiydi benim gibi.
Gözlerine baktığımda sonu bilinmez bir uçurum görüyordum her seferinde.
Çok sabırlı bir insandı.Sabırlı ve dirayetliydi.Ailesine rağmen kalbini temiz tutmuştu.Evet,kalbi temizdi.Neden diye sorma.Bilmiyorum.Bana öyle hissettirdi geçirdiğimiz süreç içerisinde.
Azat'ı kapıda gördüğümde bana bir şey sormadı.Belki duymuştu,belki duymamıştı.Bunu da bilmiyorum.Konuşmak için doğru zamanı bekliyordu belki de.Belki de doğru zaman ben gittiğim zamandı.
Sahi burdaki işim bittiğinde nereye gidecektim.Azat'ın bana yardım edeceğini düşünmüyordum ki yardım isteyecek yüzüm de yoktu zaten.
Annem...Annem yoktu benim.Beni doğurduktan hemen sonra ölmüştü.Ben ağır gelmiştim annemin bünyesine.Annem öldükten sonra bir saat boyunca ağlamışım.Hissiyat işte.Annemin öldüğünü hissetmişim.Sonra babam beni büyüten kadınla evlenmiş annemin kırkı çıkmadan.Babaannem bulmuş kadını.Ama benim için evlenmiş.Onlar konuşurken duymuştum her şeyi.
Kader annem bana hiç kötü davranmazdı.Beni büyüten oydu.Hakkını hiçbir zaman ödeyemezdim.Ama bazen düşünmeden edemiyorum.Eğer annem hayatta olsaydı bu kadar tepki verir miydi bu olaylara?Boynumdaki kolyeyi çeker miydi acır diye düşünmeden?
Belki de Kader annem bıkmıştır artık benden.Bu olay da bardağı taşıran son damla olmuştur.Küçükken çok yaramaz bir çocukmuşum.Laf dinlemez her şeyin tersini yaparmışım.Kendince haklıydı o da.Başkasının çocuğuna çok bile dayanmıştı.
Kapının çalınmasıyla önümdeki defteri hızlıca kapatıp ayağa kalktım ve gözlerimi hızla silerek kalemi defterin üzerine bıraktım.
"Girebilirsiniz."
Konuşmamla kapının açılması ve Ferhat beyin içeri girmesi bir oldu.Elinde siyah orta kalınlıkta bir dosya vardı.Odaya girip kapıyı ardından kapatarak odadaki koltuğa oturdu.Kaşlarımı çattım.
"Bakma öyle.Bir kaç şey söyleyip gideceğim.Gel otur yanıma."
Birkaç saniye yüzüne bakarak amacını öğrenmeye çalıştım fakat başarısız oldum.Azat bu konuda kesinlikle babasına çekmişti.Saygısızlık olmasın diye yanına oturdum ve konuşmasını bekledim yüzüne bakarak.
"Evlendiğin kişinin gerçek yüzünü merak ediyor musun?" diyerek elindeki dosyanın kapağını açtığında dosyaya bakmadan konuştum.
"Ben kocamın her şeyini biliyorum sizin aksinize." dedim neyime güvendiğimi bilmeyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POLİS MİSİN ABİ?
General FictionArkadaşlar Kitap karakterimiz Ömür numara salladığı zaman kötü bir ruh halinde olduğu için saçmalıyor ve diğer karakterimiz de aynı şekilde biriyle konuşma ihtiyacı hissettiği için konuşmayı devam ettiriyor. Baya kötü yorum gelmiş açıklamak istedim...