11

4.3K 480 202
                                    

Üzerimdeki hırkayı çıkartıp kenardaki deri koltuğa attığımda tişörtümün aşağısından tutarak onu düzeltmiş ve tekrar önümdeki yarısı tamamlanmış olan elbise tasarımıma dönmüştüm. Fakat çok geçmeden kapımın tıklatılması üzerine kafamı çizimimden kaldırmam gerekmişti.

Eve geldiğimde Felix ve Seungmin yemek hazırladıkları için birlikte oturup yemek yemiştik. Sonra da onlar gitmiş ben de tamamlamam gereken bir tasarım olduğu için çalışma odama geçmiştim. Yaklaşık üç saattir de çalışma odamdaydım. Hyunjin de bu üç saatin sonunda muhtemelen sıkılmış ve kapıma gelmişti.

"Girebilirsin."

Tıklatılan kapıya bakarak konuştuğumdan çok geçmeden kapı açılmış ve Hyunjin açtığı minik boşluktan kafasını içeriye doğru uzatmıştı. Yukarıya dikilmiş kulakları, muhtemelen üzerine yattığından dolayı kızarık olan sol yanağı ve büzdüğü dudaklarıyla fazlasıyla tatlı görünen Hyunjin'e gülümsediğimde "Biliyorum çalışıyorsun ama çok sıkıldım. Yanına gelebilir miyim? Söz hiç ses çıkartmam." diye hızlı hızlı konuşmuştu.

Bunun üzerine yüzümdeki gülümseme biraz daha büyüdüğünde "Gel bakalım." demiştim. O da hiç vakit kaybetmeden kapıyı tamamen açıp içeriye girmiş ve arkasından kapatmıştı.

İçeriye giren Hyunjin çekingence odanın ortasında durup eşyaları uzaktan incelemeye başladığında onun rahat etmesini istediğim için "İlgini çeken bir şeyler varsa yakından bakabilirsin." demiştim. Bunun üzerine bana gülümseyip minik adımlarla maket arabaların olduğu raflara doğru ilerlemişti. Arkasında yavaş hareketlerle sallanan kuyruğunu tatlı bulduğum için kısa bir süre ona baktıktan sonra ben de tekrar önümdeki çizime dönmüştüm. Çünkü birkaç ay sonra önemli bir defilemiz vardı ve benim o zamana kadar bu koleksiyonu tamamlamam gerekiyordu...

Bugün Jisung; Hyunjin için endişelenmiş olmamdan dolayı tüm gün şirkette benimle dalga geçmiş ve 'Resmen hayatında işinden daha önemli bir şey var artık' deyip durmuştu. Gün boyu sürekli 'Gerçekten de Hyunjin benim için bu kadar kısa sürede son birkaç yıldır hep hayatımın merkezinde olan işimden ön sıraya mı geçmişti ya da Minho'nun dediği gibi ben Hyunjin için tüm tabularımı yıkıyor muydum?' diye düşünmekten ciddi anlamda başımın ağrıdığını hissediyordum. Daha da kötüsü sabahtan beri ilhamın "i"si bile bana uğramamış ve sadece bir elbisenin üst kısmının rengine karar vermiştim bunun için de birkaç minik taslak çizmiştim. Bunların tek sebebiyse Minho ve Jisung'un benimle dalga geçmek için kurdukları cümlelerdi.

Normalde onların sözlerine pek takılmazdım çünkü onlar çoğunlukla her şeyle dalga geçme havasındaydılar ama bu sefer konu bendim ve tabi bir de kısa zamanda hayatımı çok fazla etkilemeye başladığını söyledikleri Hyunjin...

Parmaklarımı alnıma koyup ağrıyan başımı ovuşturmaya başladığım sırada zaten pek ilham gelmediği için sadece minik karalamalar yaptığım çizimimden başımı kaldırmış ve Hyunjin'i izlemeye başlamıştım. Bundan kısa süre sonra da arkadaşlarımın Hyunjin'in benim için bir hafta kadar kısa bir sürede çok önemli bir yere sahip olduğu temalı konuşmalarını kendi kendime onaylamıştım.

Çünkü Changbin ellediğinde onlar milyonluk maketler dokunma dediğim, rafımda düzenli bir şekilde duran araba maketlerini Hyunjin şu an yerlerinden almış havada uçururken benden çekinmesin diye ağzımı bile açmıyordum...

Onun maket arabalarla oynayışına kısa süre güldükten sonra aklıma dün yaptığım bir çizimle ilgili bazı düzenlemelerin gelmesiyle gözlerimi tekrar önümdeki defterime çevirmiştim.

Normalde yaptığım cesur ve fazlasıyla cüretkar görünen çizimlerin aksine bu çizim kabarık ve tatlı bir etek çizimiydi. Gerçi bu koleksiyonun teması zaten kabarık giysiler olduğundan neredeyse her şey tüllü ve kabarıktı...

catboy ↦ hyunin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin