25

4.2K 450 950
                                    

bolumde smutumsu(?) seyler var rahatsiz olacaksaniz okumayin bolumu🏃🏼‍♀️🏃🏼‍♀️

Oturduğum sandalyede biraz daha yayılıp masadaki kupanın sonunda kalan kahveyi yudumlamıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oturduğum sandalyede biraz daha yayılıp masadaki kupanın sonunda kalan kahveyi yudumlamıştım. Bu sırada bakışlarımın saate değmesiyle birkaç kere şaşkınca gözlerimi kırpıştırmıştım.

Saat neredeyse bire geliyordu.

Zamanın nasıl geçtiğini amlayamamın yanı sıra Hyunjin garip bir şekilde on buçuktan beri hiç yanıma gelmemişti. Hem de ona bir saate işim bitecek deyip iki buçuk saattir yanına gitmemiş olmama rağmen...

Hyunjin'in muhtemelen uyuya kaldığını düşündüğüm sırada önümdeki çizime son kez bakıp defterimi kapatmıştım. Sonra da onu yan taraftaki çekmeceledden birine koyup masama dağılmış kalemleri toparlamaya başlamıştım ve tam da bu sırada kapım tıklatılmıştı.

Benim gel cevabım üzerineyse kapım hiç bekletmeden açılmış ve son birkaç saattir görmediğim Hyunjin kafasını kapının kenarından içeriye uzatmıştı. Fakat normalde olduğu gibi kulakları havada değildi ve yüzünde de gergin bir ifade vardı.

Onu böyle görmek bir sorun olduğunu düşünmeme ve bu düşünce de gerilmeme sebep olduğu sırada Hyunjin "Yardıma ihtiyacım var." diye konuşmuştu. Garip olansa konuşmasının hemen ardından kızaran yanakları eşliğinde gözlerini benden kaçırmasıydı...

"İçeriye gelebilirsin Hyunjin."

Hâlâ kapıdan içeriye kafasını uzatarak bekleyen Hyunjin'e hitaben konuştuğumda benimle göz teması kurmadan içeriye girmiş ve kapıyı kapatmak için bana arkasını dönmüştü. Bu sırada ben de "Ne konuda yardıma ihtiyacın var?" diye tekrar konuşmuştum.

Ben konuşmamı bitirdiğim sırada bana dönen Hyunjin'le de cevabımı net bir şekilde almıştım.

Hyunjin'in eşofmanının önünde büyük bir şişlik vardı ve kapının yanında kızarık yanaklarıyla çekingence duruyor oluşu ne konuda yardım isteyeceğini fazlasıyla iyi açıklıyordu...

"Canım yanıyor."

Ben Hyunjin'in eşofmanındaki şişliğe baktığım sırada onun çekingence konuşması üzerine kafamı iki yana sallayıp düşüncelerimi dağıtmış ve bakışlarımı yüzüne çıkartmıştım. Bunun üzerine gözlerimiz buluştuğundaysa Hyunjin yine aynı çekingen ses tonuyla "Normalde yardım istemezdim bunun için ama gerçekten zor durumdayım." deyip gözlerini gözlerimden kaçırıp önünde birleştirdiği ellerine indirmişti.

Bu hali gözüme fazlasıyla tatlı geldiği için her ne kadar gülmek istemiş olsam da bunu sonraya bırakmış ve gerçekten zor durumda görünen utangaç Hyunjin'e ciddi tuttuğum ses tonum eşliğinde "Gel bakalım." demiştim.

Konuşamam üzerine bakışları kısa süreliğine bana dönen Hyunjin hızlı bir şekilde yanıma adımlamaya başlamış ben de az önce kaldırmak için elimde toparladığım kalemleri hâlâ masanın üzerinde olan birkaç kalemin üzerine geri bırakıp onları elimle masanın kenarına doğru ittirmiş ve oturduğum tekerlekli sandalyeyle geriye gitmiştim. Ardından da yanıma gelmiş olan Hyunjin'i bileğinden nazikçe çekerek masayla aramdaki boşluğa girmesini sağlamıştım.

catboy ↦ hyunin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin