~KAĞAN~

9

Hastalandığım için bu hafta hep evdeyim. O yüzden yeni bölümler ard arda geliyor.
İyi okumalar 😊

"Kağan"

"Kağan uyan artık."

Atakanın seslenmesiyle uyandım.
Gözlerimi yarım yamalak açıp ne olduğunu anlamaya çalıştım.

Arka koltukta ikimizde uzanmış uyumuşuz. Gerçi ben düştü düşecek gibi duruyorum orası ayrı. Birden kalkınca kafamı çarptım.

"Dikkat et."

Atakan ayaklanıp elini kafama attı.

"Sabahın köründe niye uyanıyorsun ya. Ne güzel uyuyorum burada."

Homurdanmamla sırıtıp düşecek gibi duran bedenimi hafifçe itti. Dengemi sağlayamamış düşmüştüm.

"Koala gibi yapışmışsın. Araba anca durmuş mola yapıyoruz bende bir lavaboya gidicem. Uyumaya devam et. Her yeri kaplama geldiğimde üzerine yatarım boğulursun ona göre."

Somurtarak ona bakarken konuşmasını bitirmiş arabadan inmişti. Son mola yerimizdi sanırsam. Saate baktığımda altıydı. Biraz uzun bir yolculuk oldu.

Arabada tek ben kalmışım. Uyandım artık daha yatamam ki.
Oflayarak dışarı çıktım.

Abimlerde marketten çıkmıştı aynı anda.

Yanlarına gidip gülümseyerek baktım.

Cem abim ne istediğimi anlamış olacak ki gözlerini devirdi.

Karan abim ise gülümseyip kendine çekti beni.

"Günaydın. Neden uyandın. Çok erken uyusaydın biraz daha."

Karan abimin konuşmasıyla gülüp kolunun altından çıktım.

"Uykumu aldım yine uyurum zaten. Şey acıktım ben ne yiyoruz."

"Markette kahvaltı için birşeyler alabiliriz yada biraz sabredersen eve gitmeden kahvaltı yaparız öyle geçeriz."

"Market-"

"Yemen için kek ve meyve suyu felan aldım gideceğimiz yere kadar idare et sonra güzelce kahvaltı yaparız."

Markete gitmek istediğimi diyemeden Cem abim olaya el atmıştı.

Biz arabaya geçerken beş dakika sonra Atakan da gelmişti.

Abim yeni çıkmış sıcak kekleri verirken resmen ağzımın suyu akıyordu.

"Nasıl bu kadar çabuk acıkıyorsun."

Karam abinin sorduğu soruyu duysamda şu an tek odağım kekti.

Ellerim daha fazla titremeden ağzıma tıkıştırdım. Atakan da bir yandan meyve suyunu açıp bana verdi.

Ona öpücük attığımda bana 'senden iğreniyorum' bakışları atınca bende ona 'bokumu ye' adlı bakışımı attım.

Tabisi sadece bakışarak konuşabiliriz.

"Midesinin hassas olduğunu söylemiştim. Reflü için tam teşhis koyulmasa da abur cubur,asitli içecekler,acı aromalı yiyecekler yemesi yasak. Kullandığı ilaçların bazıları da midesi için.
Astımı var birde. İleri seviyede. Sürekli kriz geçirmez ama geçirdiği zaman sonu genelde hastanede bitiyor."

Abim tüm hastane bilgilerimi anlattığında şaşkın şaşkın bakıyordum.

"Yuh abi beş dakka da tüm hayatımı anlattın. Hem onlar yasak değil doktor sadece birazcık uzak dur dedi. Miden düzelene kadar. Sonra devamkee."