Herkese merhaba nasılsınız?
Uzun zaman oldu özledim burayı.
Sizde özlediniz mi?
YKS sınavına girenler nasıldı?
İnşallah hepiniz istediğiniz gibi bir sıralama yapıp yüksek puan alırsınız. Yine de ne olursa olsun hepimiz için en hayırlısı olsun.
😘💞💮Hadii devamm edeliiimmm
Elimdeki son süsü de perdeye astıktan sonra evin son haline bakındım. Bugün Atakanın doğum günü. Reşit oluyor kerata. Bizde evi süsleyip süpriz yapmaya karar verdik. Geçen üç haftada o kadar çok şey oldu ki. En önemlisi okula başladık. Yeni arkadaş grubumuz var.
Onları da çağırmıştık tabiki ne kadar çok kalabalık o kadar çok eğlence.
Herkes görev dağılımı yapılmıştı. Ben iyiki doğdun yazısını yapıştırıyorum, ablam mutfakta yiyeceklerle ilgileniyor. Ayaz abim ablama yardım ediyor. Akın abim ve Karan abim pastayı almaya gitti. Cem abim ve amcam Atakanı dışarda oyalıyorlar. Atakanı ben oyalayamazdım hemen belli ederdim bunu bildiğinden Cem abimin kendisi gitti.
Aras abim tam iki saattir balonları şişirmeye çalışıyor. Hayır ne kadar zor olabilir ki. Sırf balon şişirmek istediği için Karan abim şişirme pompası aldı. Ona rağmen bu kadar oyalanması sinirimi bozuyor.
Göz devirip yanına gittim.
"Abi! İki saattir ne yapıyorsun ya. Bak az zamanımız kaldı bir saate kadar gelicekler. Sen hala-"
"Şşş sus bakayım. Şekilli şüküllü yapıyorum ben. Karışmasana bana ya. Git hediyeleri kontrol et. Ablamlara da gidip bakabilirsin onlar sabahtandır mutfakta."
Eliyle ağzımı kapatıp konuşmamı engelleyince umudumu kestim artık. Laf anlamıyor yav.
Abimi salonda bırakıp mutfağa geçtim. Ablamın aşçı olacağı varmış da sonradan mesleğini değiştirmiş. Eli çok lezzetliydi.
"Bitti mi işiniz?"
Ayaz abim tepsidekiledi tabağa koyarken onayladı. Ablam yanıma gelip yanaklarımı sıktı.
"Cem aradı az önce. Yoldalarmış. Diğer arkadaşlarını ara bakalım neredelermiş?"
Ablamı onaylayıp mutfaktan çıktım. İlk defa bu kadar kalabalık bir doğum günüsü kutlayacağız. O yüzden ayrı bir heyecan ve mutluluk var üzerimde.
Ön bahçeye çıkıp Ali'yi aradım.
Grubumuzun ağır abisi ve lideri gibi bir şey. Bu yirmi yaşında olmasıyla da alakalı olabilir. Bir yıl geç başlamış bir yıl da sınıf tekrarı yapmış. Yine de üç kişilik bir arkadaş grupları var.
Bizimle beş olduk. Aslına bakarsak sonradan aralarına katılan biz olduk. Yinede sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi iyi anlaşıyorduk.
Grubun neşesi Yiğit. O da bir hafta önce reşit olmuştu. Grubun ikinci büyüğü.
Sonraki Berk idi. Grubun en asili ve nazlısı. Dünya'nın en üşengeç insanı olabilir. Gerekmedikçe konuşmaz o kadar üşengeçtir yani. İlk başlarda beni çok geriyordu bu hali sanki bizi istemiyormuş gibi anlıyordum. Ama sonradan sadece huyunun bu olduğunu anladım. Zaten tanıştıkça hem Atakan hem benle çok iyi anlaşmışlardı.Ali telefonu açınca kızgın çıkan sesiyle konuşmaya başladı.
"Efendim."
"Atakan birazdan Gelicek siz nerdesiniz?"
"Geliyoruz geliyoruz. Salak Berk en sona bırakmış hediyesini, sonra almaya üşenmiş. Beyfendinin keyfini bekliyoruz. Götünü kaldırıp gelebilirse yarım saate oradayız."
Gülüp cevapladım.
"Tamam çok gecikmeyin ama gerekirse kucakla getir. Muhakkak gelin ama."
"Tamam merak etme geç kalmayız."
Telefonu kapatıp içeri girdim. Okulların kapanmasınada az kaldı. Son sınavları verdik. Notlar açıklanacak sonra karne alıcaz vee finiş. Ve 12. Sınıfa geçicez. Üniversite sınavının stresini düşünemiyorum. Yaz tatilinde çalışmaya başlayacağım. Gerçi hala meslek konusunu kararlaştırmadım. Yinede yüksek bir puan ve sıralama yapmak istiyorum.
İçeri geçip son hazırlıkları da tamamladık. Aras abim de sonunda balonları şişirmeyi bitirmişti. Abimlerde gelmişti. Sorasında Ali, Yiğit ve Berk de gelince tamamlanmıştık. Tabi bu saate kadar hava kararmıştı. Ben kapının arkasında pastayı tutarken Aras abim bir yandan mumları yakıyor ablam ışıkları söndürüyordu. Bir kaç dakika sonra amcamın sesini duyduk. Cem abim ve Atakanın da sesleri gelmeye başladı.
Zil çalınca bir kaç dakika bekletip sonra birden kapıyı açtık. Herkes bir ağızdan doğum günüsü şarkısını söylemeye başladı. Sırıtarak Atakana bakıyordum.
Baya şaşkındı çünkü bir kaç hafta önce ayarlanmıştım ben bugünü. Amcam ve Cem abim Atakanı spor salonuna yazdırmıştı bu da benim işime gelmişti bahanem olmuştu. O yüzden gerekli ekipmanları almak için bugün çıkmışlardı dışarı. Tabi spor demek Atakan demek. Akın abimin de desteklemesiyle ki bu onun kendi spor salonuna yazdırması ile sonuçlanmıştı.
Sonuç olarak Atakan kendi doğum gününü tamamiyle unutmuştu. O yüzden ne kadar şaşkın olduğu tahmin ediliyor.Şaşkınlığını atlatıp hepimize tek tek baktı. En son bende durunca kocaman gülümsedim. O da aynı şekilde gülümsemişti. Mutlu olmayı hakediyordu. Böyle bir ailede olduğumuz için şükrediyorduk.
İyi günlerimizde gülüyor kötü günlerimizde birbirimizin omzunda ağlıyorduk. Aramızda kan bağı yok. İhtiyacımız da yok. Bizim kardeşliğimizin herhangi bir şeyi onaylanmasına ihtiyacımız yok.
Kocaman gülümseyerek konuştum."İyi ki varsın."
Bugünlük bu kadar. Artık buralardayım. Aklımda bir sürü olaylar olaylar var. Heyecanlı olacak.
Neyse sonraki bölümlerde görüşmek üzere kendinize iyi bakın hoşçakalın.
🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~KAĞAN~
Teen Fiction(TAMAMLANDI) Gerçek aile konulu. Erkek başrol. Keyifli okumalar 🙃