Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, şimdiden teşekkürler ❤️
---
Ölüm döşeği mi ? Ne diyordu bu kadın ?
"Ne diyorsunuz siz Türkan hanım ?"
Türkan: Senin daha haberin bile yok. Kocanın beyninde tümör var, tedavi oluyor, sen burada uyu..
"Ne ? Ne tümörü ? Ne tedavisi ? Selim iş için şehir dışına gitti"
Türkan: Yazık.. Bak, benim oğlumun morale ihtiyacı var. Onun yanında olman gerekiyor, bunu ona borçlusun..
İçeri girip Yaman'ın baş ucuna not yazıp, onu uyandırmadan, sarılıp yattığı Kuzey'i alıp çıktım ve Türkan hanımın götürdüğü hastaneye geldim..
Odaya girdiğimde cidden Selim orada yatıyordu, yanına gittim, elini tuttum..
Selim: Seher, ne yapıyorsun burada ?
"Neden bana söylemedin ? Birlikte aşardık bunu da.."
Selim: Korkma.. İyiyim ben..
"Evet, iyi olmaya da devam edeceksin.."
Selim: Seni de Kuzey'i de bırakmam asla.. Ben sizin için iyi olacağım Seher..
O halsiz haliyle bile hâlâ beni düşünüyordu..
"Beni düşünme.. Sen iyi olacaksın, hiç şüphem yok"
Selim: Ben çok mutluyum.. O kadar mutluyum ki şu an ölebilirim.
"Nasıl konuşuyorsun sen öyle ? Sakın bir daha ölüm kelimesini ağzına alma"
Ben seni bırakıp nasıl gideceğim ? Nasıl ? Nasıl giderim beni daha önce defalarca bırakan bir adamın peşinden ? Ama aşık olduğum, çocuğumun babası olan adamdan bahsediyordum.. Bir yanda beni terk etmeyeceğinden emin olduğum, hasta haliyle, ölüm döşeğinde bile beni düşünen, onunla beraber psikologtan kurtulduğum, yaralarımı saran ve beni seven adam, diğer yanda beni daha önce aldatan, yalnız bırakan, ama şimdi yeniden seven, çocuğumun babası ve aşık olduğum adam.. Hangisini seçecektim ben ? Aşk mı, güven mi ? Londra mı, İstanbul mu ? Yaman mı, Selim mi ?
Yaman
Akşam kucağıma alarak yattığım oğlum yanımda yoktu. Telaşlanmıştım, odada dolanırken baş ucumda duran notu fark ettim..
Canım, benim gitmem gerekiyordu, Kuzey'i de aldım, seni uyandırmadım. Ben en kısa zamanda yanına geleceğim. Geldiğimde konuşuruz. Kapıyı çekip çıkabilirsin, benim anahtarım var..
Ne işiydi bu ? Başı dertte miydi ? Gece gece nereye giderdi çocukla ? Aradım ama açmadı.. Evden çıkıp tekrar aradım..
"Neredesin Seher ?"
Seher: Yaman, canım sonra konuşsak olur mu ?
Seher'in sesi çok garip geliyordu. Derdi vardı ama be ? Neredeydi ? Neden konuşamıyordu ? Hepsi kafamın içindeki soru işaretleriydi..
Seher o gün benimle hiç konuşmadı. Aramadı da.. Sadece eve gittiğini ve iyi olduğunu söyleyen bir mesaj attı, o kadar. Ertesi gün aradım ama müsait olmadığını söyledi. Ne oluyordu ? Onu kendimden soğutacak bir hata mı yapmıştım yine ? Farkında olmadan kırmış mıydım onu ? O yüzden mi soğuk davranıyordu ?
10 gün kadar olmuştu, Seher ile sadece telefonla konuştuk, o da çok kısa şekilde.. En sonunda Arif'lere gittim. Durumu anlattım, yardım etmelerini istedim. Zeynep'in aklına bir fikir geldi. Seher'i aradı, uzun zamandır görüşemediklerini, Kuzey'i de özlediğini ve eve gelip gelemeyeceğini sordu. Seher gelmeyi kabul etmişti. Yarım saat kadar sonra Kuzey'i de alıp gelmişti. Beni görünce afalladı. Oturdu, bana bakmıyordu. Yanına oturdum, ellerini tuttum, o sırada sanırım Zeynep ve Arif bizi yalnız bırakmak için gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Ateşi | SehYam
FanficKırıldık ve paramparçayız. Ama bu, sil baştan başlamak için hayatın bize sunduğu en güzel fırsattır.