Bölüm 5

4.8K 146 14
                                    


"Uyuyor musun?"

Kimden gelmişti bu mesaj? Gecenin bir yarısı kendisine mesaj atacak kimseyi tanımıyordu. Belki de yanlış atılmıştı. Cevap vermedi.

Kısa bir süre sonra telefonu çalmaya başladı. Az önceki numara arıyordu. Merakına yenik düşerek telefonu açtı.

"İyi geceler Ceylan. Rahatsız etmiyorumdur umarım."

Bu ses Giray'a aitti. Numarasını bulmuştu demek ki ama nerden bulduğunu sormayacaktı.

"İyi geceler, uyumak üzereydim." Sesi soğuktu.

"Anca fırsat bulabildim, sesini duymadan da uyumak istemedim. Sabah acil çıkmam gerekti, o kadar güzel uyuyordun ki uyandırmaya kıyamadım, özür dilerim."

Bugün özür günü müydü, herkes özür diliyordu.

"Önemli değil." Kestirip atmıştı.

"Kızdın mı çok?"

O böyle tatlı tatlı konuşurken nasıl kızabilirdi bilmiyordu ama yelkenleri de indirmeyecekti.

"Kızmadım. Kızacak kadar ciddiye almıyorum."

"Demek öyle." Galiba Giray'ı kızdırmayı hemen başarmıştı. Telefonun ucundaki sesi sinirli geliyordu.

"Evet öyle. Şimdi uyuyacağım. İyi geceler!"

Telefonu da suratına kapattı. İçindeki öfkeye ne anlam verebiliyor ne de dindirebiliyordu. Giray onun için hiç olmayacak bir şeydi. Ona kalp kırıklığından başka verecek bir şey yoktu, bunu biliyordu. Kendini ikinci bir kez imkansız bir aşkın kollarına atamazdı.

Türkiye'ye dönmek ona hiç iyi gelmemişti. Geldiğinden beri ağlayarak uyumadığı tek gece Giray'la beraber uyuduğu geceydi.
Nereye giderse gitsin aşkın kederi de onunla gidiyordu.

•••

Öğlene kadar uyumuş, uyanıp açlığını bastırmak için birkaç lokma atıştırdıktan sonra kitabını alıp bahçeye çıkmıştı. Ceren, Kaan ve Murat beach club'a gitmeye karar vermişlerdi, ne kadar dil dökseler de Ceylan'ı kendilerine katılmaya ikna edememişler, Ceylan ısrarları kesin bir dille reddetmişti. Kendinde eğlenecek gücü bulamıyordu. Şu an ona gelebilecek tek şey yalnız kalmaktı.

Okuduğu kitaptan hiçbir şey anlamıyordu. Sayfaları çeviriyor ama bir türlü kitaba odaklanmamıyordu. En sonunda kitabı kapattı, tüm her şey boşunaydı. Giray bir an olsun aklından çıkmıyordu. Birine daha gördüğü ilk geceden bağlanmak ona saçma geliyordu, ama kendine engel olamıyordu. Keşke o gün hiç evden çıkmasaydım diye düşündü Ceylan geldiğinden beri belki sayısız kez. Bu bir şeyi değiştirmezdi, Giray'ı burada yine görecekti ama o zaman Murat odağında olacaktı. Giray silik bir karakter kalacaktı onun için.

Odasına çıkmak üzereyken babası Tahir bey elinde meyve tabağıyla bahçeye çıktı.

"Hiçbir yere kaçmıyorsun küçük hanım. Bu meyveleri yiyeceksin. Kaç gündür ağzına doğru dürüst bir şey girmedi, gözümden kaçtı sanma."

"Babacığım zahmet etmeseydin keşke, ne gerek vardı ben yiyorum zaten." Babasının bu kadar düşünceli olması hoşuna gitti.

"Hadi oradan! Yiyormuş, sen külahıma anlat bunları. İncecik kaldın gözümün önünde."

Gözünden hiçbir şey kaçmazdı Tahir beyin. Sadece dile getirmek için zamanını beklerdi.

"Galiba buraya alışmakta zorlanıyorum."

"Suratının turşu satmasının tek sebebi bu yani?" Bu adam hiçbir şeyi ciddiye alamazdı, her şeyi böyle şakaya vururdu. Birden Ceylan kahkaha atmayı ihtiyaç duydu.

AŞK YÜZÜNDEN +18 (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin