jeon jungkook

865 88 49
                                    

önceki bölümü okuduğunuzdan emin olunn
üsteki yıldızada bir basarsanız çook sevinirim 😽
birde bu fici yazarken dinlediğim bir playistim var isterseniz paylaşayımm💛💛
•••

taehyung



Taksiciye parayı uzattım, küçük bir teşekkür edip arbadan indim, kolum da ki saate bakıp bir of çektim, saat çoktan 11 olmuştu ve jungkook denen ergen kesin söylenicekti. ya tanrı aşkına hangi kafe bu saate açılır. Neyse, neyse bunları düşünmek için oldukça geçdi.

Karşımda ki kafeyle bakışıp hızla yürümeye başladım, içeri girdiğimde kapının açılmasıyla çalan küçük çan sesi ile bir kaç kişisin gözleri bana dönmüştü, çok dolu değildi zaten en fazla beş veya altı kişi vardı.

Gözlerim tezgaha ilişti ve duraksadım, tek bir kişi vardı ve tanrı aşkına bu güzellik neydi? Saçları hafif dalgalıydı kıvırcık denemezdi ama o kadar güzel duruyordu ki ellerim kaşındı. üzerinde ki siyah basit tişört bile onda güzel duruyordu, kaşının üstünde ki piercing..tanrım bu neydi, yıllardır kendi güzelliğimle övünürdüm ama onun güzelliğindem sonra kendime övünmeyi çok görmüştüm.

Sonra aklıma jungkook düştü ve hızla tezgaha ilerledim.
tam onu soraca iken önümde ki sanki tanrının özellikle işlediği yüzü bana döndü ve gözleri bir süre duraksadı, ardından bakışları önünde ki kahveye tekrar döndü ve konuştu.

"Ne istemiştiniz bayım?" tanrım cidden bu ses neydi.
tamam kendime gelmeydim bu çıtırla daha sonra da ilgilenebilirim.

"Ben jungkook'u sorucaktım, ah soy adı.." duraksadı, "Jeon olmasın?"

Cümlemi kesmiş sanki dediğim dikkatini çekmiş gibi elinde ki kahveyi bırakıp tekrar gözlerimizi buluşturmuştu.

"Ah tanıyorsunuz demek ki, yani aynı yerde çalışıyorsanız tabi ki tanırsınız." neden olduğu bilemediğim heycandan dolayı saçmalamıştım.

Evet evet acilen toparlanmalıydım, tam cümlemi toparlayıp konuşucakken güldü. o ince dudakları öyle güzel kıvrıldıki içimden küfürler yağdırdım, dudağının altın da ki benden bahsetmiyorum bile, dudaklarına baktığımı fark ettiğinde sanki yanlış bir şey yapmış gibi hemen eski haline dönüp konuştu.

"Ben Jeon Jungkook."

Afedersiniz ama bir insanın ismi bile bu kadar mı güzel gelirdi kulağa, bir dakika jungkook mu dedi o? lan bu benim.... şimdi sıçmıstım.

"Sen de taehyung olmasın."

"Evet" dedim ama sesim zor çıkmıştı.

"Mesajlar da bu kadar suskun durmuyordun ne oldu?" benimle dalga geçer bir ton da konuşmuştu.

Evet ya suskun değildim ben, güzelliğine yenilmemeli işimi yapmalıydım, sonuç da onun canını ben alıcaktım, derin bir nefes verip kendime gelmeye çalıştım.

"Suskunluk ve ben " kahkaha patlattım, o ise beni izledi ve ben tekrar söze girdim.

"Patron gelmedi değil mi? ayrıca bu nasıl iş ya ben kimseyle görüşmeden direkt işe mi giricem yani?"

angels of death | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin