Adına 'Şirket' dediğimiz, 20 yaşına kadar eğitim gördüğümüz binanın önündeyiz. Üst düzey yönetim, ciddi ve şık kıyafetler içinde terastydı. 'Derine' geçebilmemiz için son sınavımız olan 'Çınar Sarsılmaz' denilen hocanın karşısında sarf edeceğimiz mücadeleyi izlemek ve biraz da bizi germek için tam ekip olarak oradaydılar.
Asya, Doğa, Sezin, Barlas, Ekin ve ben. Aşağıda halka oluşturduk, halkanın tam ortasında Çınar hoca. Bu bizim için gerçekten çok zor bir sınavdı. Karşılıklı diyaloglarımız başladı.
"İlk kim başlayacaksa başlasın, 2. Olarak hemen arkadan geleceğim." Dedi Barlas.
Sezin ise "Bu söylediğime ben bile inanamıyorum ama bu sefer herhangi bir birincilik istemiyorum. 3. Olarak arkadan geleceğim." Dedi.
"Asya, sen dedeleri sevmezsin neden ilk sen başlamıyorsun şu işi bitirelim artık." Diye sordu Doğa.
Asya, ellerini ayaklarını silkeleyerek ufak ısınma hareketleri ile
"Bahsettiğin dede Çınar hoca ve bunu ilk yapan kişi ben olmayacağım."
O sırada ben girdim söze
"Şuraya ramboyu getirselerdi ellerim ve ayaklarım bağlı olsa bile ilk başlayan ben olurdum ama ben bu tombiğe el kaldıramam."
"Abi bu dede çok tatlı ben buna vuramam ısırırım o yanakları ama vuramam ponçik misin laa." Diye garip bir ses tonuyla konuştü Ekin.
Barlas "Ponçik mi, ponçik ne la biz bu adamı yenemezsek 'Derine' geçemeyeceğiz biliyorsunuz değil mi? ponçik monçik değil azılı bir düşman olduğunu düşünün. Sevdiklerimize zarar vermiş falan." Dediğinde
"Ne zararı oğlum, gevreğini doldurduğun son kaseye takma dişlerini mi koymuş napmış nasıl zarar vermiş olabilir?" Dedim.
Asya "Üzgünüm ben hicbir sekilde onu bir düşman olarak düşünemiyorum." Dediğinde çoğumuz başımızla onaylamıştık onu.
Çınar hoca, terasta bulunan yönetici tayfaya dönerek sesli bir şekilde "Ben başlıyorum." dedi. Kafasıyla onayladı Cengiz.. Çınar hoca arada 1 adımlık bir mesafe bırakarak hepimizin yanından geçti. Açıkcası gardımızı bile almadık ona karşı.Derken miğdemde inanılmaz bir sancı hissettim ve yere gömüldüm. Zar zor kafamı kaldırdım, herkes benim gibi acı içinde yerdeydi
Ekin zorlukla "Kim vurdu lan bana?" Diye sorduğunda
Sezin "Ben hiçbir şey görmedim." Demişti.
Doğa "Bu çok ani oldu kesinlikle saymıyorum." Dedi sitem dolu sesle.
Barlas "Ananı avradını..." diye başlayıp sert bir küfür edeceğini fark edince durdurmuştu kendini.
"Oğlum adam az önce yanımdaydı size ne ara vurdu?" diye inledim.
"Kalkın!" diye bağırdı Çınar hoca.
Acı içinde kalkmaya çalışırken konuşmaya başladı
"Siz ne aşağılık, haysiyetsiz, arsız, namussuz, gurursuz bi' altılı çıktınız. Şunlara bak erkek erkek değil, kadın kadın değil. Bir de beni küçümsüyolar. Sanırım 'Derin' size göre değil."Ekin hâlâ acı içindeyken "Hocam ağır oluyo ama.." diye söylendi.
"Sus lan göt."
Kahkaha atan Barlas'a dönüp "Hoşuna mı gitti göt lalesi?!" Diye bağırdığında Barlas gülerken dona kaldı. Ekin, Barlas'a yaklaşarak
"Sana göt lalesi dedi." diye kısık bir ses tonuyla kıs kıs güldü.
Barlas tüm siniriyle "Sana da göt dedi, beni göte dikilen birsey olarak tasfir etti. Benden çıkan sana girdi yani." Dedi. Aramızda gülüşüyorduk. Çınar hoca önce bizi süzdü cık cık çekti ve yönetime dönerek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Adım
Action"Bana sonradan pişman olacağınız şeyler yapmayın. Çünkü ben affedecek kadar iyi biri değilim..."