YILDIZ #wattys2019

6.BÖLÜM "KAMU TEKLİFİ"

Halsey - Colors

○●○●○●○●○●○●○●○●
Sabah kalktığımda bildiğiniz zombi gibiydim. Akşam biri yanıma gelmiş benim elimi yüzümü sulu boyayla boyamış gibi. Dün makyaj da yapmamıştım ki ben. Hayret bu ne lan böyle. Kesin Ece akşam geldi. Yüzümü boyadı. Yoksa böyle olması imkansız.

Dur dur dur! Ece dün zaten benim yanım da yatmıştı. Kesin o yaptı. Bittin Ece sen. Bittin. Gerçi ben kabusu görüp uyandığımda Eceyi görmemiştim. Kesin uyutmadım kızı. O da kendi yatağına gitti.

Yataktan kalktım ve banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadım. Odama geri gittim. Bildiğiniz geri geri yürüyerek odaya girdim. Arada böyle değişik şeyler yapıyorum. Ne var yahu. Hiç mi geri geri yürümediniz?

Telefonumdaki bildirimlere baktım ve Arda'dan mesaj geldiğini gördüm. Töbe bismillah bu ne ayak.

Sağ ayak dedi iç sesim. Tamam vurmayın ablalar, abiler.

"Benimle yarın kafeye gelir misin?"

'tabikiii'demek isterdim ama demedim. Şimdi bu yarın diyor. Bugün mü demek bu yoksa bugünün sonrasındaki günden mi bahsediyor. Anlamadım gerçekten. Bana mesajı dün akşam atmış o zaman bugün değil mi? Bu gün olması lazım. Kafam karıştı. Sanırım bugün demek istedi yavrucak.

"Olabilir. Saat kaçta peki söyle :)" dedim. Hemen mesaj geldi.
Hani profili oluyor orda son görülme tarihi yazan yer yok mu. Neyse siz anladınız onu. Orda 'yazıyor...'yazan yer varya bildiğiniz 3 dk boyunca onu bekledim. Hayır anlamıyorum destan mı yazıyosun. Erkekler kısa cevap vermeyi sevmezler miydi.

Taş gibi çocuğu kaçırma Damla. Bu çocuk sana nasıl baktı hâlâ anlayamıyorum zaten.

Yazıyor...
Yazıyor...
Yazıyor...

Hadi be beklettin beni resmen. Sonunda yazdığında yarım saatten beri bunu mu yazıyorsun salak çocuk. Çok mu uyuz yazıyorsun yoksa düşüne düşüne mi yazıyorsun. Ben bile bu kadar uyuz yazmıyorum. Kesin başka bir şeyler yazacaktı sonra vazgeçti. Eminim ben. Yazdığı şey şuydu " tamam o zaman. Saat on iki kafelerin olduğu yer de ol ;)" işte sadece bunları yazmış. Bu ne? Bu ne? Nee buuu?

"Tamam" yazdım ve gönderdim. Ardından hemen bir mesaj daha geldi " ya da beraber gidelim". Tekrar "Tamam" yazdım ve gönderdim. Evet arkadaşlar şimdi geldik en zor bölüm, kıyafet seçmeye. Dolabı açtım. İnceledim,inceledim,inceledim ve sonunda karar verdim. Mavi sade bir tişört ve siyah dar paça pantolon. Saçlarımı da at kuyruğu yaptım. Hafif şekilde lipbalm ve rimel sürdüm. Artık bu yaptıklarımı da makyajdan sayarsak hazırdım. Çok mu süslü olmuştum? Yoo gayette normaldim yahu. Son kere aynadan kendime baktım ve aşağıya indim.

Alt tarafı arkadaşınla buluşacaksın. Bence abartılı oldu. Sahi. Damla niye bu kadar çok özendin?

Altına siyah spor ayakkabılarımı giydim. Artık hazırdım.. Ayna da kendimi incelerken mesaj geldi telefonuma. Gerçi mesaj zaten telefona gelir başka nereye gelecek. "Ben kapının önünde seni bekliyorum". Hemen aşağı inip annemlere "ben gidiyorum" dedim. Annem "nereye gidiyorsun Damla?" diye sorunca "anne ben kızlarla kafe de buluşma sözü vermiştim de oraya gidiyordum" dedim şirince gülerek. Annem "izin aldın mı gitmek için" derken bir elini beline koydu ve iddialı bir şekil de bana baktı. Omuzlarım düştü. Al işte. Kesin izin vermeyecek.

"Anne ya söz bir daha ki sefere izin alırım ama şimdi kızlar beni bekliyor" dedim adeta yalvararak. Annemin bakışları yumuşadı ve "iyi bakalım git. Fazla gecikme" dedi ve yanaklarımdan öptükten sonra beni kapıdan uğurladı.