şiirlerim

narcissus

o anda doğan, o anda ölen
yüz binlerden biriydin sen

ayaklarım sızlıyor
uyku vakti henüz gelmedi mi
acıyın şu yabancıya
doğru yolu gösterin

uykusuz, acısız, yazgısız
var olmaya değer bir şey var mı?
yoksa da onu heraklitos'a sormalı
ama o henüz doğmadı.

her yenisi beni istiyor
kutsanmış mıyım,
çok mu hastayım yoksa?

yazık sana.
kayıp, bahtsız çocuk.
sanıyorsun ki herkesin sözü
seninkiler gibi açık
onlarınki hiç olmadı.
büyüyünce unuttu hepsi
gerçekten yaşıyor olmayı.

susadım
gözüme bir su ilişti
iki 3, üç 5 attım
sonunda ona ulaştım

sudan bana geri bakan
bu müthiş varlık
güzelliğinden habersiz
ne diye yaşamış bu ana kadar?

ey tanrılar, bu görüntü gerçek olamaz
mağaradaki kız, neydi adı?
echo mu? haklıydı
bu yansımadan güzeli olamaz dünyada
mükemmelliği eşi görülmemiş bir parça

böylece onyıllar geçip gitti,
o kendine amade olmuşken.
meraklı ruhlar oldu yanına gelen
onu uyandırmaya cüret eden.

o güne kadar çektiği yalnızlık
onu eğitmişti çoktan.
artık hiç kimseyi görmüyordu.
yine de her cezanın bir süresi vardı
onunki de şüphesiz dolmaya yakındı.

ah, şimdi yavaşça soluyor o illüzyon
gözümün önünde bir parıltı
bir tanrıçanın ışığı
"lanetin süresi dolmuş anlaşılan"

sanırsam eğildi artemis,
yansımadaki ruhun yanına
sesinde acı vardı yalnızca
bu mükemmellik ona nasıl vermedi fayda?

"bahtsız çocuk,
kendi hediyeni lanetledin sen
güzelliğin, aşkından kavrulanın hepsine yaptığı gibi
en sonunda seni de öldürdü.

o kadar alışmışsın ki farklı olmaya
çürüdüğünü fark etmedin.
yaşamıyorsun artık,
insanlığını bırakalı yüzyıllar olmuş."

elini uzattı, başıma koydu
altın ışıklar etrafımda dolaştı
neler oluyordu?
iskeletimin yerinde yeller esiyordu.

mis gibi bir koku yayıldı etrafa
telaşla başını tekrar çevirdi suya

saçlarının yerinde beyaz taç yaprakları,
güzel gözlerinin yerinde altın polen vardı.
kolları yeşil dallar, ayakları kökler olmuştu
şimdi istese bile kalkıp yürüyemiyordu.

artık mükemmel bir insan değil
evrende benzeri olmayan bir bitkiydi.

işte görüyorsunuz ya, başından beri
onun laneti talihsiz aşk değildi.
doğuştan geliyordu laneti
kusursuz, benzersiz,
müthiş bir yalnızlık.

19 haziran 2022
artemis'in anlatımından narcissus'un hikayesi.