0.4

1.3K 105 274
                                    

yıldıza basıp bolca yorum yapmayı unutmayın, keyifli okumalar 🌌

"harika." dedi kadın ikisi için hazırladığı atıştırmalıkları bir kenara bırakarak. yatağa oturup sarışın kadına sarılmıştı. "ben çok yoruldum."

"bitanem benim, biliyorum. ama hafızanı kaybettin sen, kurulu bir düzenin vardı. hiçbirinden eser kalmadı. ama berk'i de anlaman lazım. düşünsene eşi bir anda ona soğuk davranıyor, eski nişanlısıyla görüşmek istiyor."

"harika, sen söyle bari. biz emir'le neden ayrıldık?"

"bak ya, bak hala emir diyor bana. aybike, o pisliğin adı bile geçmeyecek artık duymayacağım."

iğrenerek yüzünü buruşturup devam etti sarışın kadın. "biz seninle bir akşam bara gitmiştik, kafa dağıtacaktık. sonra işte emir'i gördük. bir kadınla öpüşürken."

ela gözleri dolmuştu genç kadının. emir onu aldattığı için ayrılmışlardı demek ki. o günlerde yaşadığı zor anları hatırlamıyordu ve tekrar duymak, tekrar üzülmek fazla gelecekti.

harika arkadaşının gözyaşlarını silip sıkıca sarıldı ona. en çok onun desteğine ihtiyacı vardı. yatakta doğrulduğunda harika yeniden söz aldı.

"söyle bakalım, o isminden bile söz etmek istemediğim itle mi buluştun sen?"

"evet?"

tatlı bir ifadeyle kendini sevimli göstermeye çalışmıştı kıvırcık kız. harika ise kızmış ifadesini bir kenara bırakıp yardımcı olmaya çalıştı.

"eh be aybike, gidip emir'le mi konuşmak mantıklıydı cidden? beni niye çağırmıyorsun sen?"

"harika, tamam. emir'in bana yaptığı pisliği hatırlamıyordum, hala hatırlamıyorum ama bana bunu yapmışsa ben onun yüzüne bakmam bir daha zaten."

"aferin benim çiçeğime."

"sen de bana berk'ten bahset. şaka gibi. hastanede gözümü açıyorum ve bir anda evli olduğum ortaya çıkıyor. hem de hiç tanımadığım bir adamla."

"tanımadığın değil canım, tanıdığını hatırlamadığın. bak sen benim yaklaşık on senelik arkadaşımsın ve ben senin kimseye bu kadar aşkla baktığını görmemiştim. sen berk'i her şeyden çok seviyorsun, o da seni aynı şekilde. emin ol buna."

hafif bir gülümseme belirdi aybike'nin yüzünde. berk'in ona böyle değer veriyor olmasını sevmişti. sabah olanlar aklına geldiğinde de yüzü düştü yeniden, berk'e haksızlık ettiğini düşünüyordu.

"harika, ben berk'e bugün öyle davranınca emir'in numarasını isteyip bir de onunla buluşunca çok mu kırdım onu?"

"yani." dedi derin bir nefes vererek sarışın. "tabi ki de kırılmıştır. ama şimdi ben kalkıyorum ve sen de berk'in gönlünü alıyorsun. o zaten sana kıyamaz ki."

yine hafifçe gülümsedi kadın, kıyamazdı demek.

"harika, kuşum peki son bir şey soracağım. biz berk'le nasıl tanıştık?"

"onu da berk anlatsın canım benim. ama sana şu kadarını söyleyeyim, özkaya şirketinde tanıştınız siz. berk'in iş yerinde. hem belki berk sana ofis fantezilerinizi de anlatır, senin de hafızan geri gelir. sonra da telafi edersiniz bu zamanları, başbaşa..."

"harika!"

imalı imalı söylediğiyle aybike'nin peşinden mısır fırlatmasıyla kaçtı odadan sarışın. harika'nın gidişiyle yastığını kucağına alıp kendini serinletti aybike. ofis fantezisi demişti... düşüncelere dalmanın sağlıklı olmayacağını düşünerek mutfağa geçti, birkaç küçük sürpriz yapıp berk'e kendini affettirmeye çalışabilirdi.

🌙

berk eve geldiğinde odalarının kapısının önünde duraksadı. kapıyı tıklattıktan sonra eşinin "gir." sesiyle içeri girdi.

"kendi odana ne zamandan beri kapıyı çalarak girmeye başladın?" sabahki olayı hatırlatarak alaycı bir tavırla yataktan kalktı kadın.

berk morali bozuk bir ifadeyle içeriye girdiğinde kapıyı kapattı ve kırıldığını olabildiğince sesine yansıtmamaya çalışarak konuştu.

"harika'yla konuşmuşsun, aradı az önce. umarım bir karara varmışsındır. bak aybike ben gerçekten-"

"seninle kalmak istiyorum."

elini tutup yavaşça sevmesiyle de kızılın gözleri şaşkınca aralanmıştı.

"emir'le neden ayrıldığımızı da biliyorum ama sadece bu da değil. ben, emir'den bahsetmek de istemiyorum artık. senin yanında olmak istiyorum berk."

kurumuş dudaklarını ıslattı genç adam, çok sevindirmişti aybike'si onu.

"aybike sen,"

"ben, özür dilerim berk. öyle davranmamalıydım sana. çok kırıcıydı her şey ve tekrar özür dilerim. beni affedebilecek misin?"

"aybike, ben... çok sevindim bir şeyleri düzeltebilmemize. eğer bir daha böyle davranışlar sergilemeyeceğine söz vereceksen affedildin bebeğim."

"söz." dedi kadın tatlı bir heyecanla. salona doğru ilerlediğinde de berk'in elini sırtına yavaşça koymasıyla gülümsemişti.

"bu elbise," dedi kızın pudra pembe, sade ve rahat elbisesine bakarak. o hediye etmişti bu elbiseyi. "çok yakışıyor sana."

gülümsedi aybike. teşekkür ettikten sonra mutfaktan hızlıca getirdiği kek tabağını uzattı adama.

"kek yaptım, sabah olanların telafisi olarak düşündüm de."

gamzeleriyle gülümseyip aldı kadının elinden keki. iştahla bir ısırık aldığında da mırıldandı. aybike'nin keklerine her zaman bayılmıştı.

"çok güzel olmuş, her zamanki gibi canım benim. ellerine sağlık."

koltukta yayılmış kızılın yanına oturdu aybike. kararsız kalarak yavaşça başını kızılın kenara koyduğu koluna yasladığında da berk gülmüştü.

"güzel sevgilim benim, her şeye yeniden başlayacağız, inan bana."

inanıyordu kadın. ve kendini güvende hissetmişti. berk'e de güveniyordu artık. bir öfkeyle emir'in telefon numarasını istediği için, onun yanına gittiği için de pişman hissediyordu.

kadının yüzünün asıldığını fark edince saçlarını oynamaya başladı berk, aybike bu hareketine bayılırdı.

"üzülmek yok artık bebeğim."

"berk?" dedi soru sorar bir tavırla.

"söyle güzelim."

"biraz garip olacak ama, ben seni yeniden tanımak istiyorum."

kızıl gülümseyerek elini naifçe öptüğünde başını omzuna koyup onunla beraber kekinden yemeye başladı. berk'e karşı bir şeyler hissetmek istiyordu.

hala sen | ayberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin