bebek gibi bir bölümle geldimm, yıldıza basıp bolca yorum yapalım, keyifli okumalar dilerim 👼🌌
uyuyan eşini uyandırmamaya çalışarak yataktan kalkacaktı aybike. ellerini adamın göğsüne koyup yavaşça kalkmaya çalıştığında da kızılın beline doladığı elleriyle kalkması imkansızlaşmıştı.
kızıl, uykusunda sıkı sıkı sarılmıştı kadına ve bırakmıyordu. hemen altındaki mükemmel yüzü inceledi kadın da. kızıl, şampuan kokusu yayılan temiz saçları, yüzüne rastgele değil özenle dağılmış çilleri, düzenli güzel kirpikleri, kalemle çizilmiş gibi dudaklarıyla kusursuzdu.
farkında olmadan yutkunduğunda ne kadar şanslı olduğunun farkındaydı. berk ince ruhlu, nazik ve aybike'yi el üstünde tutan biriydi ve her yönden mükemmeldi.
her şeyi bir an önce hatırlamayı öyle çok istiyordu ki. en çok da berk için istiyordu bunu. berk'le olan anıları için, evliliklerine dair her şey için. hepsini hatırlamak ve o anılarla mutlu olmak istiyordu. yeni anıları eskilerinin üzerine biriktirmek çok iyi gelecekti ona.
kaç gündür kendisine sürprizler hazırlayan bu adama teşekkür etmek istiyordu. o yüzden de kalkıp hazırlanacak ve markete gidip kahvaltı için bir şeyler alacaktı. ardından da terasa çok güzel bir kahvaltı masası hazırlamayı düşünüyordu, berk için, ikisi için.
ama kızılın uykusundaki kolları onu bırakmıyordu. sonraya ertelemek zorunda kaldığının bilinciyle yavaş şekilde ofladığında da kızılın yüzüne gitti elleri.
çillerinde gezindi hafif hafif. beyaz tenini okşayıp çillerini sevdiğinde hissettikleriyle içi kıpır kıpırdı. adamın yumuşacık saçlarını sevip, kızıl kısa sakallarında dolaştığında da gözleri aralanmıştı adamın.
kadın, suç işledikten sonra yakalanmış bir çocuk gibi yaramazca gülümsediğinde de yeniden gözlerini kapatıp nefes verdi kızıl.
"berk, kalksana."
"öpücük alamazsam kalkamam."
kadın kıkırdayarak kızılın yanağına büyük bir öpücük bıraktığında belinden tutarak geri çekilmesine izin vermemişti berk.
"oldu mu?"
kızıl adam da eşinin gamzesinin üzerini uzunca öptükten sonra belini sevdi.
"olmadı, bir daha istiyorum."
kadın yanaklarına üst üste öpücükler bırakırken de yanına yatırıp boynunu öptükten sonra kalktı yerinden berk. aybike'nin öpücüğüyle uyanmayı çok özlemişti.
"şimdi, güzeller güzeli sevgilimle kahvaltıya gidiyoruz o zaman."
"kahvaltıya mı?"
"hı hı. bebeğimle güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra da şirkete geçeceğiz. hafızana iyi gelebilir."
"kahvaltı olmaz, çünkü benim küçük bir sürprizim var sana. sen burada bekliyorsun ve ben çağırana kadar da gelmiyorsun. anlaştık mı tatlı kızılım?"
dudaklarını dişleyip başını aşağı yukarı salladı adam. oturduğu yatakta kadın yanından kalkıp içeri gittiğinde de hala kısa geceliği üzerindeydi.
güzel bir masa hazırlamaya çalışmıştı kadın. çiçeklerle de süslediği masa gerçekten çok güzel görünüyordu. biraz uzun sürmüştü ama sorun olmazdı herhalde, berk sabırla beklemişti zaten ve hiçbir şey söylememişti.
işini bitirdikten sonra odaya girip kızılı elinden tutarak çekiştirmişti. terasa geldiklerinde de berk şaşırmış ifadesiyle masayı izliyordu, bu kadın şahaneydi.
"güzelim benim, ne gerek vardı bu kadar şeye?"
"beğendin mi?"
"bayıldım." kadının ellerini öpüp sevdiğinde de masadaki papatyalardan birini alıp kızın saçına takmıştı.
"papatyam, güzel çiçeğim benim."
genç kadın gülümseyerek sevgilisiyle keyifli bir kahvaltı geçirdiğinde her geçen gün ona çok daha fazla bağlandığının farkındaydı.
🌙
"ee?" dedi harika elindeki çekirdekleri tüketmeye devam ederken. "anlat bakalım."
genç kadın berk'le geçirdiği, daha doğrusu şuan için geçirdiğini hatırladığı, birkaç günü anlatırken de bir yandan elindeki çekirdekleri bitirmeye uğraşıyordu.
"kızlar? ne oluyor, kimi gömüyoruz bakalım?"
"hemen dedikodunun kokusunu alıyor seninki."
kızıl adam harika'nın tabağına uzanıp bir avuç çekirdek aldığında da adamın eline vurmuştu sarışın kadın. "git karının tabağından beslen ya."
aybike, tatlı tatlı ikiliye gülümserken berk de eşinin gülüşüne dalmıştı. "kıyamam ben ona ama."
kızların yanına oturduğunda da harika'ya telefonundan bir şeyler bulup gösterdi.
"tatlım sen şu lip glossu arayıp arayıp bulamamıştın, hatta beraber aramıştık yine bulamamıştık tüm gün ağlamıştın hatırlıyor musun?"
adamın gülüşüne ise sinirlenmişti harika. "dalga geçme vampir, hatırlıyorum. o lip gloss benim kanayan yaram hala bulamadım."
komodinin üzerinde bir şeyler arayan adam elindeki parlatıcıyla geldiğinde ise harika şok olmuş bir ifadeyle adama bakıyordu.
"artık buldun. geçen gün karşıma çıktı, aklıma senin çok istediğin geldi sürpriz yapayım dedim ben de."
kadın çığlık atıp berk'e sarıldığında da hemen aybike'ye dönmüştü.
"mükemmel biridir kendisi asla kaçırma, kap aybike bu çocuğu."
"kapmışım bile zaten." dedi kıvırcık kadın, berk gelip yanağından öptüğünde gülümserken.
"ben o zaman sizi başbaşa bırakayım kızlar, konuşacaklarınız vardır. kaçtım ben."
aybike, eşinin arkasından el salladığında harika'ya döndü kadın.
"o kadar müthiş birisi ki harika. şuan her şeyi hatırladığınız için size garip gelecek ama ben berk'e yeniden aşık oldum."
kendi kendine gülümsemeye başlayan kızılın ise konuştuklarını duyduğundan haberi yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hala sen | ayber
Teen Fictionaybike, eşi berk'le yaptıkları trafik kazasından sonra hafızasını kaybetmişti.