Kyungsoo ve diğerleri esneyerek uçaktan indiler. Sonunda Çin'e gelebilmişlerdi. Kyungsoo uzun zamandır annesini göremediği içinde adlandıramadığı bir mutluluk vardı. Enerjik annesini özlemişti. Aklına annesini Kai'le tanıştıracağı geldiği anda önde Chanyeol ve Sehun ile çıkışa doğru ilerleyen sevgilisine koşarak arkadan bacaklarını bele dolayarak sarıldı. Havaalanında ki insanlar meraklı gözlerle etrafa sevinç saçan ikiliye gülümseyerek izliyorlardı. Baekyeol çiftine gelirsek...olaylar biraz karışık.
Chanyeol o gece eve gelmemiş ve hastanede kalmıştı. Baekhyun'un gözüne bir gram uyku bile girmemişti. Chanyeol küçük Baek'ini o kısa tartışmalarından sonra görmezden geliyordu.Kai kahkaha atarak sırtındaki Soo'yu döndürüyordu. İkili etrafa resmen enerji yayıyordu. Baekhyun Sehun'la şakalaşarak ilerleyen Chanyeol'a üzgünce bakıyordu. Chanyeol'a korkusundan yaklaşamıyordu bile...
" Soo yoruldum hadi in bebeğim."
" Kai çok mutluyum annemle seni tanıştıracağım."
" Annen evlenmemize izin verir? "
" Bilmiyorum annem biraz dönek."
Kai Soo'ya gülümseyerek omuza kolunu attı.
" Chanyeol yalvarırım git şurdan."
" A-ah Sehun oppa esprilerimi beğenmedin mi?" Chanyeol sesini bir kız sesi gibi incelterek Sehun'a konuştu.
Sehun ona masum masum gözlerini kırpıştıran deve " Ağzının ortasına bir yapıştırırım asfalta bok gibi yapışırsın. " dedi.
Chanyeol şirince kafasını salladı ve arkalarında sesi çıkmadan yürüyen Baekhyun'a " Baekhyun biraz hızlı yürü. Seni beklemek zorunda değiliz." dedi.
Baekhyun dudaklarını büzerek Sehun'un yanına oturdu takside. Kyungsoo taksiyi evlerinin önünde durdurarak arabadan koşarak çıktı. Çok fazla heyecanlıydı.
" Teyze birilerini mi bekliyordun?"
Luhan masumca çalan kapıyı işaret etti. Geleceklerinden haberi yoktu. Teyzesi bu işin uzadığına kaanat getirerek Kyungsoo ve Luhan'a hiç birşey söylememişti." Evet, benim için kapıyı açar mısın Lu.? "
Luhan kafasını sallayarak çalan kapıyı açtı.
Luhan karşısında gördüğü kişilerle donup kaldı. Kyungsoo ve diğerlerininde bir farkı yoktu. Hepsi şaşırmış durumdaydı. Bu gergin ortamı Sehun'un alaylı sesi bozdu.
" Chanyeol ayağıma köpek boku değdi, yalada geçsin." Sehun kapıdaki kişiyi gördüğü anda yürümeyi keserek ona baktı.
" LUHAN!! " Hepsi bir ağızdan bağırdı ve sıkıca kuçaklaştılar. Bir kişi hariç...
Sehun.
" Her şeyi teker teker anlatacaksın kaçak"
Kyungsoo annesine ilerleyerek kadına sarıldı. Kai Luhan'a Sehun'u gösterek alt dudağını ıssırdı ve içeri girdi. Baek ve Chan'de içeri girerek Luhan'ı Sehun'la yalnız bıraktılar. Luhan Sehun'a baktığında ağladığını gördü. Sehun daha fazla dayanamayarak Luhan'a sarıldı hiç bırakmamak adına. Öyle sıkı sarılıyordu ki Luhan'ın iç organları ağzından çıkabilirdi. -öğğk-" Luhan seni s-seviyorum."
Luhan bu iki kelimelik cümleyi Sehun'un ağzından duymayalı uzun zaman olmuştu. Luhan ağlayarak bşını geniş omuza gömdü. Sehun burnunu mis kokulu bal köpüğü rengi saçlara gömerek kokuyu içine derince çekti.
" Her şeyi anlatacaksın Luhan." Sehun ayrılarak baş parmağı ile Luhan'ı yanaklarını sildi. Luhan tamam anlamında kafasını salladı. Sehun pembemsi dudaklara yaklaşarak alt dudağı dudakları arasına aldı. Bu dudakları öpmeyi özlemişti.
Biliyorum çok fazla kısa oldu bu bölüm. Üç gün bölüm atamayacağım. Malum Teog sınavım var. Bana şans dileyin. Sizi seviyorum!!!
YEHET!!!