31

250 23 23
                                    

steve'in babama ihanetinden bu yana bir yıl geçmişti. babam ilk zamanlar üzüntüsünden kahrolsa da stephen strange sayesinde zor zamanlarını atlatmıştı.

babamın steve'e olan sevgisini en iyi ben biliyordum. benim natashaya olan sevgimle yarışırdı.

steve'in gidişiyle duygusal çöküntü yaşayan babam stephen'e istemeden bağlanmıştı. olayların üstünden bir ay geçtiğin de stephen ve babam tanışmışlardı.

şimdi babam eskisine göre çok daha iyiydi. babam natasha ile görüşmemi yasaklamıştı.

anlamadığım bir şekilde natasha o gün steve ve bucky'nin kaçmasına izin vermişti. steve'in tarafını tutan herkese o kadar kızgındı ki natashanın bile ona ihanet ettiğini düşünüyordu.

ilk başlarda her ne kadar buna itiraz etsem de bir zamandan sonra babamın yanında olmam gerekiyordu.

herkese ihanet edebilirdim ama babama asla. babam küçüklüğümden beri bana çok sevgi vermişti, bir anlığına bile gerçek ailemi aratmamıştı.

steve'in tarafından bir tek wanda ve clint'e çok sinirli değildi. wandaya karşı her zaman kendini suçlu buluyordu, ailesinin ölümüne sebep olduğu için. clintle ise zaten çok görüşmüyorduk.

arada sırada ona ihtiyaç duyduğu için ondan yardım istiyordu. clint zaten hiçbir şeyi sorun etmiyordu. şehirden uzakta ailesiyle yaşıyordu.

wanda ve vision ise babamın takibinde olarak kendilerine ait bir yerde yaşıyorlardı.

ben, babam, harley ve matt ise kuleden ayrılmış iki katlı büyük bahçeli bir eve çıkmıştık.

avengers ekibi dağıldığı için neredeyse herkes normal hayatlarını sürdürüyordu. okulumuz bitmişti ve üniversiteye hazırlanıyorduk. wade ve peter ise her zaman ki gibi kendi hallerinde takılıyor ama çoğu zamanı bizim evimizde geçiriyorlardı.

stephen ise sıklıkla ziyaretimize geliyor, akşam yemeklerimize katılıyordu. matt ve harley eski hallerinden kurtulmuş, mutlu bir şekilde ilişkilerini sürdürüyorlardı.

siyah bikinilerimi giymiş dışarıda ki havuzun orada şezlonglarda yatıyordum. hava çok sıcak olduğu için havuza girmiştim ve çıktığımda üstümde duran şemsiye sayesinde gölge olan şezlongta yatıyordum.

elimde ki telefonla ilgilenirken arkamdan gelen seslerle birlikte kafamı kaldırdım.

hemen arkamdan üstünde ki mayolar ve omuzlarında ki havlularla yürüyerek gelen dörtlüyü gördüm

harley ve matt el ele yürürken wade bir elini peter'ın omzuna atmış peter'a bir şeyler anlatıyordu.

yanıma geldiklerinde "geç kaldınız" dedim huysuz sesimle

"bizsiz yapamadığını biliyoruz da, bu kadar belli etmesen mi?" diye sordu wade hemen yanımda ki şezlonga otururken.

sahte bir gülümseme verdiğim de harley ve matt çoktan havuza girmişlerdi. yavaş adımlarla yanımıza gelen stephen'ı gördüğüm de heyecanla gülümsedim ve yerimden kalkıp hızlıca sarıldım.

o da sarılmama karşılık verdiğin de "bugün geleceğini bilmiyordum." dedim birlikte şezlonglara yürürken

"planımda yoktu, ama sizleri özlediğim için gelmek istedim."

"ama babam sanırım evde yok. sabah yoktu en azından."

"odasında. senin yanına gelmeden önce onun yanına uğramıştım."

stephen'a hala gülümseyerek bakarken "hadi git ve giyin, sizi bugün o çok sevdiğin mekanıma götüreceğim."

stephen'ın dediğiyle gülümsediğimde sevinçle ellerimi çırptım ve hızlıca odama doğru koştum.

madison stark/natasha romanoffHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin