Haiiii, ben geldiiim. Huuuh, 2 bölüm birden yüklemiş olmama rağmen o iki bölümün bildirimi gitmediğini söyleyenler ve bölümleri göremeyip okuyamayanlar çok olduğunu duydum. Hâlâ 19 ve 20. bölümü okumayanlar varsa onları okumadan bu bölüme geçmesin<3
Bu arada final geliyor haberiniz olsun Xx Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim! Xx
**
Tenimin her bir noktasına bırakılan soğuk, ıslak dokunuşlar vardı. Esneyerek yastığa başımı biraz daha gömüp ellerimi hafifçe oynattım. Parmaklarımın altındaki soğukluk dikkatimi çekti.
Uyku sersemi parmaklarım bu sert soğukluğun ne olduğunu idrak etmeyi başardığında dudaklarım ufak bir gülümsemeyle kıvrıldı.
Birbirine yapışan kirpiklerimi titreştirerek aralamayı başardığımda, bulanık görüş alanıma giren Taehyung'un çakmak gibi parlayan o göz alıcı gözleri olduğunda yüzüme yapışan tatlı tebessüm eşliğinde onu izledim, görüş alanıma netleştirmeye çalışırken gözlerimi kırpmaya devam ettim.
Çıplak göğsünü tutuyordum, onu sıkıca sarmalamıştım. "Günaydın güzelim." dedi ağır ağır.
Dün gece yaşadıklarımız zihnime nüfuz ederken dudaklarımdaki gülümseme daha da genişledi. Mmmh ne geceydi ama... Asla unutamayacağım kadar inanılmaz bir gece yaşatmıştı bana.
"Eşsiz bir geceydi." diye hırıltılı bir ses homurdandı. Başımı olumlu anlamda sallayıp yastıktan doğrulduğum gibi onun göğsüne abanarak yüzüne yaklaştım.
Dudaklarımı ağzının ortasına sertçe bastırdım. "Sanırım bir vampire aşık oldum." diye fısıldadım dudaklarına.
"Sanırım?"
"Sanırımdan da öte. Öyle... Aşık oldum. Gönlümü benim kurtarıcım olan bir vampire kaptırdım." dedim uykulu sesimle, ufak ufak esneye esneye.
Dudakları beğeniyle büküldü. "O gönlünü kaptırdığın vampir de sana deli gibi vurgun." diye hırladı çeneme dişlerini sürterek.
"Bana mı yoksa kanıma mı?" diye sordum kıkırdayarak. "Hem sana hem kanına..."
İtirafı karşısında dudaklarımın iki kenarı yukarıya doğru kıvrıldı. "Dün gece için pişman değilsin değil mi Jeon?" diye sordu dudakları milimlik seğirirken yüz hatları ciddiyete bulanmış, dudaklarındaki gülümseme solmuştu.
"Pişman olmam mı gerekiyordu?" diye sorusuna soruyla karşılık verdim. Tek kaşımı kaldırarak ona bakarken alt dudağını ısırdı.
"Yaşadığın zevki bir yana koy, kanını emmeme izin verdiğin ve benimle birliktelik yaşadığın için pişman mısın?"
Kaşlarım itinayla havalanırken şüpheyle beni izleyen erkeğin çıplak geniş omuzlarından tutunarak ona yaklaşıp dudaklarımızı birleştirdim. Lakin onu öpmek yerine, gözlerinin içine baka baka dudaklarının üzerine kısık bir sesle konuşmaya başladım.
"Değilim. Pişman değilim. Aksine bu çok güzeldi, bir vampire aşık olmak delice, ama ben sana delicesine kapıldım Kim."
*
Taehyung'u bir tur daha seks için ikna etmeye çalıştıysam da başarılı olamamıştım, bana muhteşem bir kahvaltı hazırlamıştı. Kan yapacak ne yiyecek varsa hepsini toplamıştı resmen. Tıka basa yemiştim.
"O vişne suyunu da iç." dediğinde sandalyemi yavaşça iterek ayağa kalktım. "Ah yok Taehyung, mide fesadı geçireceğim şimdi."
"Kilo verme, zayıf düşme. Sağlıklı beslenmelisin güzelim." dediğinde yüzüme çarpık bir gülümseme asıldı. Beni düşünmesi hoşuma gidiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OBSESSED • TAEKOOK ✓
FanfictionJeon Jungkook'un yeni taşındığı evin hemen arka bahçesinin birkaç metre ötesinde bir mezarlık vardı. Her gece istisnasız o mezarlıktan sesler geliyordu ve Jungkook fazlasıyla meraklıydı. Mini fic, bölümler kısa kısa çerezlik:) Semetae! Ukekook! Yan...