''Görecelilik zamanın zarafeti olmaktan çıkınca lanet gibi çöker gecelere. Alışkanlığa dönüşebilir mi sıkıntı? Durur mu zaman? Zamanı güneşe bağlamak insan psikolojisini küçümsemekten başka nedir ki! Duygular, dışavurumlar ile gerçekliğin kıyılarına yok olmak istercesine umarsızca vurur. Her vuruşta zaman yavaşlar, her vuruşta kasvet büyür. Seni büyüleyip mantığını yok sayan bir kadınla geçirdiğin an, her an kadar uzun mudur?
Zamanı salmak belki kolay değil lakin becerebiliyorsan yazı yazmak gibidir. Yazı yazarken nasıl yaptığını düşünen var mıdır ki hala? Yaparsın ama nasıl yaptığını bilmezsin, düşünme ihtiyacı dahi duymazsın. Her kadından daha güzel bir kadın olması gibi, karşına çıkanlarla alakalı zamanın akış hızı ya hep yavaşlatır ya hep hızlandırır sebepler. Aksi bir anda dibe vurur bir anda arşa çıkar. Dilemediğin sürece kazandırır hayat. Bir kere dilersen, dilenmeye muhtaç eder seni. Her zaman, her şeye... O yüzden salmak gerek, nereye nasıl giderse akışına bırakmak. İçindeki senle tartışmadan onun derdini dinlemek, çok soru sormamak. Basit ve hayalsiz insanlar gibi vurdumduymaz yaşamak...
-Sal, hiçbir kadına güvenip de bırakamayacağın kadar sal iplerini.
-Savrul, bütün hislerin birbirine karışana kadar savrul.
-Bağır, aynaların yüzüne kırılmasından korkma, bağır!
-Sakin ol. Gevşe, hiç olmadığın kadar duru ol.
En önemlisi, ne dilediğine dikkat et!'' bunu düşünerek uykuya dalmıştı Meral.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Döngü
RomanceKendi hayatı için elinden geleni yapıp başarılı olduğunu zanneden bir kadın, çocuğunun geleceğini tayin etmek için çırpınırken başarısız olmuştur. Kızı da kendi hayatının benzeri bir döngüye girmiştir. Hatırlamadığı bir anne, sonradan değişse de ort...