Hikaye 17

15 6 49
                                    


Ege sabah saat sekiz sularına doğru uyanmıştı , hazırlanıp aşağı indi salonda masanın üstünde duran nota kağıtlarını eline alıp kontrol etti yanlış olan iki yeri görünce sağ kolu ile birini sol kolu ile de diğerini düzeltip çantasına koydu ve mutfağa gitti bugün veli toplantısı olduğunu söyledi ailesine fakat her zaman olduğu gibi yine görmemezlikten geldiler onu . Morali hafiften bozulsa da kendini toparlayıp istemeye istemeye okuluna gitti.

Okuldaki tek motivasyonu müzikti . Hatta belki de hayattaki tek motivasyonu müzikti.

Her zaman yürüdüğü okul yolundaki çiçek bahçesinden gelen hoş kokuların bu sefer farklı bir melodisi vardı. Hemen iki tane kalem çıkarıp bir yandan çiçek bahçesinin taslağını çizip bir yandan da notlar aldı bu sırada okulundaki çocuklardan birkaçı ona sataşmaya başladılar :

''Hastalıklı bu sefer hangi sesi kokladın aa pardon bu sefer kokuyu duymuşsun yaa '' dedi dalga geçercesine.

Ege eşyaları çantasına koydu ve önüne gelen kahverengi saçlarını düzelterek yoluna devam etti. Umursamıyordu, her gün bunun gibi milyonlarca zorbalığa ve psikolojik şiddete maruz kalıyordu. Buna hafta sonları da dahildi..

Okula geldiğinde çantasından kulaklıklarını çıkarıp taktı ve doğruca müzik odasının bulunduğu kata gitti.

Bu katta sadece konferans salonu ve müzik odası olduğundan törenler ve dersler hariç pek kimse bulunmazdı. Kata ulaştığında kulaklıklarını çıkartıp müzik odasına girecekken konferans salonundan daha önce duymadığı bir ses işitti, biri prova yapıyordu bu aşikârdı Ege'nin burnuna o sırada anlamlandıramadığı hoş bir koku geldi . Kimin söylediğine bakmak için kapının girişine baktı lakin müzik hocası onu gördü ve direkt yanına gidip :

'' Canım ben de seni çağıracaktım yarışmaya yeni gelen arkadaşın  Afra ile katılacaksın . çok güzel değil mi sesi ? Ayrıca getirdin mi kağıtları ?'' dedi fısıldayarak .

Ege başını sallayarak çantasından kağıtları çıkarıp uzattı .

'' Evet çok güzel bir sesi var , anlamlandıramadığım bir kokuda'' dedi . Hocası gülümseyip yerine geçti .  Salona bakınca birçok öğrencinin sessizce sesi dinlediklerini gördü o da bir koltuğa oturup sesi dinleyip kokuyu tanımlamaya çalıştı.

Şarkı bittiğinde herkes gibi o da Afra'yı alkışladı . Müzik hocası alkışladı dindirip konuşmaya başladı :

'' Arkadaşınız Afra yeni geldi okulumuza ve yarışmamıza o ve Ege arkadaşınız katılacak'' dedi Ege'yi işaret ederek . Bunu söyler söylemez biri lafa atlayıp:

'' Afra tamam da bu Hastalıklı neden katılıyor bir şeyler koklamasını mı izleyeceğiz yarışmada''

Ege gözlerini devirdi , müzik hocası bir şey diyecekken Afra söze atladı:

'' Bir böyle düşünüyorsan hastalıklı olan sensin iki Sinestezi hastalığından bahsediyorsan eğer bu hastalığa sahip olanların çoğu çok zeki kişiler oluyorlar, senin aksine '' dedi soğuk ve kendine güvenen bir sesle.

Ege bıkmış bir halde Afra'ya dönerek: '' Değmez konuşmana gerek yok ayrıca evet Sinestezi'' dedi ve çantasını alıp müzik odasına gitti, oradaki manzara tablosuna odaklandı ve kulağına gelen melodiyi kağıda notalar aracılığıyla aktardı.  Daha sonra kapı çalındı ve açıldı gelen Afra'ydı.

'' Düzgünce tanışamadık ben duyduğun gibi Afra sen de Ege sanırım . Şey benim pek tanıdığım kimse yok buralarda, yeni taşındık da arkadaş olmak ister misin?''

Ege kafasını sallayıp:

'' Olur , benim de az önce gördüğün gibi mükemmel(!) arkadaş ilişkilerim var '' dedi.

Melankolik HikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin